Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinin 6100 Sayılı HMK'nın 119.maddesine aykırı olduğunu, davanın süresi içerisinde açılmadığından reddini, dava konusu yapılan bonoyu, müvekkilinin bankaya temlik ve teslim eden ... Ltd. Şti.'nin imzalamış olduğu genel kredi sözleşmelerindeki açık hükümler uyarınca müvekkili bankaya temlik cirosu ile teslim edilmiş olan bono hakkında her türlü dava ve takip hakkını kullanabileceği açık olup; T.T.K. .mevzuat ve Yargıtay kararlarının da bu hususu teyit ettiğini, takibin durdurulması istemli tedbir talebi hukuki olmadığını belirterek tedbir talebinin reddini, davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini, davacı aleyhine alacağın %20'sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini savunmuştur. İlk derece mahkemesince; "İst. Anadolu ... İcra Md. ... E. sayılı takip dosyasında takibe geçilen 2 adet bono senedinin keşidecisi davacı lehtarı, dava dışı ve takip borçlusu ... Ltd....

    Türk Ticaret Kanunu'nun 670 ve devamı maddelerinde düzenleme bulan kambiyo senetleri, illetten mücerret olup soyut borç ilişkisi doğurduğundan davacının 13/12/2016 tarihli ibra sözleşmesine konu çek ve bonolar nedeni ile borçlu olmadığının tespitine yönelik dava açmasında hukuki yararının bulunduğu kanaati ile davanın kabulüne karar vermek gerekmiş olup İcra ve İflas Kanunu'nun 72/5 maddesinde işaret olunan "borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olması" koşulu oluşmadığından davacının kötü niyet tazminat talebinin reddine yönelik aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir" gerekçesi ile; "Davanın KABULÜNE, -Akbank Aydın Şubesi'ne ait Z5902872 nolu keşide yeri Aydın, keşide tarihi 19.12.2015 olan 18.000 TL bedelli çek, -23.11.2015 tanzim, 23.06.2016 vade tarihli 3.000 TL bedelli bono, -23.11.2015 tanzim, 23.04.2016 vade tarihli 3.000 TL bedelli bono, -23.11.2015 tanzim, 23.05.2016 vade tarihli 3.000 TL bedelli bono, -23.11.2015 tanzim, 23.12.2015 vade...

    İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, bono üzerindeki tediye tarihlerinin müvekkillerinin eli ürünü olmadığını, sonradan alacaklı tarafından doldurulduğunu, bu nedenle senedin bono vasfında olmadığını, bonoda düzenleme yeri bulunmadığını, ödeyecek borçluların isimleri altında tek bir adres yazıldığını, borçlu T2 adres bilgisinin yazılmadığını, bono üzerinde iki imza olduğunu, imzaların hangi borçluya ait olduğunun belli olmadığını, alacaklı ve borçlu arasında herhangi bir alışverişin bulunmadığını, ayrıca senet bono vasfını taşımadığından uygulanan faiz miktarının da geçerli olmadığını söyleyerek takibin iptaline ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

    nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan asil ile avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili müvekkilinin, davalı bankanın cebri icra tehdidi altında 29.11.2001 tarihli protokolü kabul ederek, protokolün yürürlüğe girmesi için 3.595.000.-Euro tutarında 5 adet bonoyu teminat olarak bankaya verdiklerini, bankanın bilahare protokolü fesh ettiğini, bu durumda bonoların bedelsiz kaldığını ve iadesi gerektiğini iddia ederek, icra takibine konulan 280.000.-Euro bedelli bono ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, bonoların davacı ...nin bankaya olan kredi borcuna karşılık temlik cirosu ile verildiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir....

      Ancak 31.06.2017 vade tarihli, 10.000,00 TL bedelli, keşidecisi Bilal Başpınar, lehdarı Mehmet Şenyarar, cirantası Hafız İnci olan bono yönünden davacı tarafça bu borçlular aleyhine takip yapılmamıştır. Somut olaydaki gibi tazminat davalarında kaybedilen senet nedeni ile kaybeden bankadan tazminat isteyebilmesi için zararın ancak senet ilgilisine başvurulup, alacağın tahsil edilmemesi sonucu doğduğu durumlarda mümkün olmaktadır. Eldeki davada davacı dava konusu 31.06.2017 vade tarihli ve 10.000,00 TL bedelli bono dışında kalan 6 adet bono yönünden keşidecisi Star..Ltd. Şti. ve avalistleri Hüseyin Sarıcıoğlu ve Ahmet Eroğlu aleyhine icra takibine girişmiş ve tahsil imkanı bulamamıştır....

      Şubesi'ne başvurduğunda 28.11.2014 vadeli ödenmiş bono yerine, ödenmeyen ve henüz vadesi gelmeyen 30.12.2014 vadeli 3.750.00TL'lık bononun bir hata sonucu keşideciye verildiği, davaya konu ihtilafta Bankacılık işlemlerinin usulüne uygun olarak yapıldığı, ihtilafın banka çalışanının, borçlusu tarafından vadesinde ödenen 28.11.2014 tarihli bono yerine sehven vadesi gelmemiş aynı tutarda 30.12.2014 vadeli bonoyu vermesinden kaynaklandığı, davacı bankanın 30.12.2014 vadeli 3.750.00TL'lık bononun iadesi, ya da bedelinin ödenmesine ilişkin talebinin yerinde olduğu kanaati bildirilmiştir....

        Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde 3 kez ilan yaptırılmış, keşideciye bononun ibraz edilip edilmediği ve ödeme yasağı konusunda ihtarname gönderilmiştir. İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; Dava “zayi nedeniyle bono iptali” davasıdır. Somut olayda; 6102 s. TTK.nın 778/1-ı, 757 ila 765. maddeleri gereğince yapılan yargılama sonunda, dava dilekçesine ekli listede nitelikleri yazılı bonoların, kaybolduğu ve ilanlarda öngörülen süre içerisinde bonoların herhangi bir kimse tarafından ibraz edilmediği ve bonoların kimde olduğunun da belirlenemediği anlaşılmış ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve Adli Tıp Kurumu raporuna göre, davaya konu bono üzerindeki imzaların davacının eli ürünü olduğu, teklif edilen yemini davalının usulen eda ettiği, davalı vekilinin takip ettiği tazminat koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın ve davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 08.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ın sanıklar ... ve ... aleyhine Aksaray 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2001/754 esas nolu dosyası üzerinden açmış olduğu suça konu bononun iptali ve menfi tespit davasına ilişkin dosyalardan alınarak, bu dosya içerisine konulan fotokopi belgelerin aslına uygunluğunun onaylanması ve Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı adli emanetinin 2003/307 nosunda kayıtlı olduğu anlaşılan suça konu bono aslının temyiz incelemesine esas alınmak üzere dosya arasına konulmasından sonra iadesi için dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 01.04.2021 gün ve 2016/235 E. - 2020/597 K. sayılı ek kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Temyize konu talep, bono nedeniyle açılan menfi tespit davasında ihtiyati haciz için alınan teminat parasının iadesi talebinin mahkemece 01.04.2021 tarihli ek karar ile reddine ilişkindir. HUMK’un 427 maddesi uyarınca mahkemece verilecek nihai kararlar temyiz edilebilir. İhtiyati haczi düzenleyen İİK’nun 257-268. maddelerinde de, teminatın iadesine ilişkin kararların temyiz edilebileceğine ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle nihai nitelikte olmayan teminatın iadesine ilişkin mahkeme kararının temyizi mümkün olmadığından bu hususta karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine tetkiksiz iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın mahkemesine TETKİKSİZ İADESİNE, 05.12.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu