WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca madde metninden de anlaşıldığı üzere yoksulluk nafakası isteminde bulunan tarafın kusurunun daha ağır olmaması gerekmektedir. Ancak yoksulluk nafakası, boşanmadan sonra yoksulluğa düşecek olan tarafı koruma amacına yönelik olduğu içindir ki, boşanmış olan yoksul tarafa verilecek olan yoksulluk nafakası, hiçbir surette diğer tarafa yükletilen bir ceza veya tazminat niteliğinde olmayacaktır. Şayet böyle olsaydı, sadece boşanmada kusuru olan eşten istenebilmesi gerekirdi. Oysa, maddede açıkça belirtildiği gibi, kusursuz eş dahi yoksulluk nafakası ödemekle yükümlüdür. Yoksulluk nafakası, bir bakıma evlilik birliği devam ettiği sürece söz konusu olan karşılıklı bakım ve geçindirme ödevinin devam ettirilmesi anlamını taşımaktadır (Akıntürk, T./Ateş, D.: Aile Hukuku, C. 2, İstanbul 2019, s. 302). Bunun yanında, yoksulluk nafakası istenebilmesi için istemde bulunan tarafın boşanma yüzünden yoksulluğa düşme tehlikesiyle karşılaşmış bulunması şarttır....

    Hemen belirtmek gerekir ki; Hukuk Genel Kurulu'nun yerleşik kararlarında "asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması" yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmediği gibi asgari ücretin üzerinde gelire sahip olunması da yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu olarak kabul edilmemiştir. (HGK.07.10.1998 gün, 1998/2–656 E, 1998/688 K. 26.12.2001 gün 2001/2–1158–1185 sayılı ve 01.05.2002 gün 2002/2–397–339 sayılı kararları). Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Tarafların Uşak 2.Aile Mahkemesinin 17/08/2017 kesinleşme tarihli 2017/357 Esas 2017/439 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davacı erkeğin davalı kadın için 500,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar için 500,00 er TL 'den 1.000,00 TL iştirak nafakası ödemesinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk nafakası-Maddi ve Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava; boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılan maddi-manevi tazminat ve yoksulluk nafakası davasıdır. Mahkemece davacı kadın yararına dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere tedbir nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

      nafakası ödenmesine, kadının tazminat ve yoksulluk nafakası talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. 2....

        KARŞI OY Davaya konu somut olayda, davacı boşanma sırasında hüküm olunan yoksulluk nafakasının, boşandığı eşin SGK’lı bir işe girmiş olması nedeniyle kaldırılmasını talep etmektedir. Dosyaya yansıyan delil ve belgelerden, davacının asgari ücretle çalıştığı, üstelik müşterek çocuğun velayetinin de kendisinde olduğu, çocuk için davalıdan iştirak nafakası almadığı, davalının ise boşanmadan sonra SGK’lı olarak asgari ücretle işe girdiği, bu durumda her iki tarafın da eşit gelire kavuştuğu, 4721 S....

          Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı .. oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır Somut olayda; taraflar 02.04.2012 tarihli ilamla boşanmışlar, huzurdaki nafaka artırım davası iki yıl sonra 09.04.2014 tarihinde açılmıştır. Ekonomik ve sosyal durum araştırma sonucuna göre davacı, işşiz olup, aylık 325,00 TL yetim aylığı almakta, nafaka yükümlüsü davalı ise işçi olup, aylık 1.000,00 TL kazancı bulunmaktadır. Davacı taraf, boşanmadan sonra tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında olağanüstü bir değişiklik olduğunu ileri sürmemiştir....

            Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında yapılan yargılama sonunda, mahkemece, davacı erkeğin davasının kabulüne, ortak çocuğun velayetinin davalı anneye verilmesine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, verilen karar davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve velayet yönünden istinaf edilmekle bölge adliye mahkemesince; davalı kadının maddi tazminat, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası talepleri hususunda; davalı kadının süresinde talebi bulunmadığı gibi usulünce yapılmış bir ıslah işleminin de mevcut olmadığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş...

              Davacı - karşı davalı taraf; kusur belirlemesi, lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarlarının düşük oluşuna yönelik olarak, davalı - karşı davacı taraf; kusur tespitine yönelik olarak süresinde istinaf talebinde bulunmuş ve kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SELÇUK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2014 NUMARASI : 2014/80-2014/210 Taraflar arasındaki nafakanın kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların Bergama Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2011/25 Esas, 2011/9 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, davalıya 200,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine karar verildiğini, boşanmadan sonra davalının çalışmaya başladığını belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

                reddine, Davacının maddi tazminat talebinin reddine, Davalının maddi ve manevi tazminat, yoksulluk ve iştirak nafakası taleplerinin reddine,"karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu