Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu bakımdan; davacının kusurlu bulunarak davanın kabulü doğru değil ise de; boşanma hükmü temyiz edilmediğinden ve eşit kusur durumunda boşanmaya karar verileceğinden (TMK md. 1661/); boşanma kararı sonuç olarak doğrudur. Bu durumda; hükmün kusura ilişkin gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına katar vermek gerekmiş (HUMK md 438/son) ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersiz bulunmuştur. 2- Yukarıda 1. bentte açıklandığı gibi taraflar eşit kusurludur. Eşit kusurlu eş yararına Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddesi gereğince maddi ve manevi tazminata hükmedilemez. Hal böyleyken, hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davalı (kadın) yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

    ın hastanede alınan beyanında birisinin kendisine bel arka kısmından vurduğunu, dönüp baktığında siyah ceketli, siyah saçlı, tahminen takım elbiseli olan şahsın kaçarak uzaklaştığını belirtmesine ve dosya kapsamına göre, Olay günü kına gecesi programında ...ve ... isimli şahısların katılanların yakınları olan kızlara telefon numarası vermek istemeleri sebebi ile bu kişilerle katılanlar arasında tartışma ve kavga ortamının oluştuğu, bu kavganın hitamında kız tarafının oğlan tarafına saldırdığını zanneden sanığın da içerisinde bulunan bir topluluğun katılanlara saldırdığını, tanık ... canlı teşhiste teşhis edemese de, olayın hemen akabindeki beyanlarının uygunluk taşıdığı, bu saldırı sırasında sanığın katılan ...'ı hayati tehlike geçirecek şekilde bizzat bıçakladığı, diğer katılan ...'...

      Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nin 43.(6098 sayılı TBK’nin 51.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Somut olayda, destek yolcu konumundadır. Destek ile davalı nezdinde sigortalı bulunan araç sürücüsünün iş arkadaşı oldukları, başka bir iş arkadaşlarının kına gecesi kutlamasına giderken kazanın meydana geldiği anlaşıldığından olayda hatır taşıması bulunduğunun kabulü ile tazminattan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı boşanma talepli dava dilekçesinde; düğün, kına ve nişan törenleri sırasında kendisine davetliler tarafından yaklaşık olarak 1 kg altın takıldığını, bahse konu takıların tamamının evlilik birliği içinde davalı kocası tarafından iş kurulacağı bahanesi ile alındığını ve iade edilmediğini beyan ederek fotoğraflarda görünen altın takıların aynen ya da bilirkişi aracılığı ile tespit edilecek değerlerinin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasını talep ve dava etmiştir....

          Hukuk Dairesi olduğu gerekçesiyle dosyanın Dairemize gönderildiği, taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davacılar vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin 30/07/2016 tarihinde nikah merasimi ile evlendiklerini, çiftin kına merasiminin ise 29/07/2016 tarihinde gerçekleştiğini, müvekkillerinin hayatlarını birleştirdikleri günü ölümsüzleştirmek için fotoğrafçılık yapan davalı ile anlaştıklarını, ekli sözleşmede görüleceği üzere taraflar kına ve resmi nikah merasimleri için ayrı ayrı kamera çekimi ve 100 adet 10x18 ebatında fotoğraf, kısa film (düğün hikayesi), dış çekim albümü ve ayrıca tual resim karşılığında müvekkillerinin 2.400,00 TL ödemesi konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin 1.000,00 TL'yi peşin, kalanı nikah öncesi tarihte olmak üzere yüklendiği edimi ifa ettiğini, buna...

          Bu kapsamda dinlenen davalı tanığı Durmuş Ali Harmancı'nın "...Davacı T1 benim hem köylüm hem de babamın akrabasıdır, ben Seydişehir'de Diva Organizasyon adı altında gelinlik, kına ve benzeri durumlar için organizasyon işiyle uğraşırım, olayın gerçekleştiği 2018 yılının ağustos ayı içerisinde davacı Erol benim yanıma geldi ve benden bir kameraman bulmamı istedi, kameramanın hem konvoy hem de Kesecik'teki erkek kınası sırasında ve düğünün gerçekleştiği kız tarafındaki kız kınası sırasında çekim yapmasını istedi. Ben de 800 TL civarındaki parayı kendisinden aldım ve davalı T4 yanına gittim....

          ve ...'ya ait bağ evinin arkasında çukur kazdıkları, olay günü kına gecesini bahane ederek maktulün bağ evine gelmesini sağladıkları, Sanık ...'in ifadelerinden ve telefon kayıtları ile baz istasyonlarından da anlaşılacağı üzere, sanık ... ile sanıklar ... ve ... arasında olay öncesi ve olay sonrası telefon konuşmalarının bulunması, maktulün ölüm saati öncesi ve akabindeki zaman dilimi içerisinde sanık ...'un cep telefonunun gösterdiği baz istasyonunun olayın olduğu bağ evini göstermesi karşısında, sanık ...'un talimatı doğrultusunda maktulü sanıklar ... ve ...'in sanık ...'nın göstermesi ile ele geçen tabanca ile öldürdükten sonra telefon ile "işlem tamam maktul burada" şeklinde sanık ...'...

            ı telefonla arayarak "kıçına kına yak..beni polislere yakalatsana fahişe" şeklinde hakaret taşıyan sözler söylediği, katılanın kapısının önüne bir avuç kağıda sarılı kına bıraktığı, depoyu yaktıktan sonra yine katılan ...'...

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ziynet eşyası alacağı, mal rejiminden kaynaklanan değer artış payı ve katılma alacağına ilişkin olup, ilk derece mahkemesince verilen ret kararına karşı taraf vekilleri süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı vekili dava dilekçesinde ziynet eşyası alacağı yönünden "yemin” deliline de dayanmış, ilk derece mahkemesince anılan yeminin eda ettirilmesi bakımından davacıya süre ve imkan tanınmadığı gibi, bu hususta ilk derece mahkemesince kararda da herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Uyuşmazlık konusu vakıanın ispatı için yeminden başka delili olduğunu beyan etmiş olan taraf dahi yemin teklif edebilir (HMK madde 227/1). T.C.Anayasasının 36.maddesinde, herkes meşru vasıta ve yollarla mahkemelerde iddia ve savunma hakkına sahiptir. Yine, Türk Medeni Kanununun 6.maddesine göre, iddia eden iddiasını ispatla mükelleftir....

              isimli şahısların oluşturduğu ikinci bir grup ile lavabo sırası meselesinden çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü ve olaya iş yeri sahibi mağdur ... ve oğlu ...’in de katıldığı, katılanın soruşturma aşamasında yemek yemek için tek başına aynı iş yerinde bulunduğunu ve tarafları ayırmak istediği esnada sanıkların kendisine saldırdığını beyan ettiği, ......

                UYAP Entegrasyonu