AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/01/2023 NUMARASI : 2021/972 ESAS, 2023/7 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı ile yaklaşık 5 yıldan beri evli olduklarını, müşterek 2 tane çocuklarının bulunduğunu, velayetlerinin tarafına verilmesini, davalının ceza evinde bulunması nedeni ile evlilik birliğini yürütemediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı-karşı davalı kadın tarafından, zina ( TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması ( TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise onur kırıcı davranış ( TMK m. 162) ve evlilik birliğinin sarsılması ( TMK m. 166/1) hukuki sebebi ile boşanma davası açılmış, mahkemece, kadının zina (TMK m. 161), erkeğin onur kırcı davranış sebebine (TMK m. 162) dayalı boşanma davalarının reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebine ( TMK m. 166/1) dayalı boşanma davalarının ise kabulüne karar verilmiştir....
boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Davacı kadının manevi tazminat talebinin kabulü ile 50.000,00TL manevi tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, "karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2022 NUMARASI : 2022/642 Esas - 2022/553 Karar DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : DAVA :Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) İSTİNAF KARAR TARİHİ :28/12/2022 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ :28/12/2022 Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 21.12.2021 tarihinde evlendiklerini, müşterek çocukları bulunmadığını, davalı eşin kusurlu davranışları sebebi ile aile birliğinin temelden sarsıldığını belirterek davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine uzaklaştırma kararı verilmesine, aylık 1000 TL tedbir/yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, 50.000,00 TL manevi, 20.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, davalının adına kayıtlı banka hesapları...
Asıl dava, TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağına, karşı dava ise, TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartlarından (HMK 114/1- d md.) olup, bu husus kamu düzeni ile ilgilidir. Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırmakla yükümlüdür. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (HMK 115/1 md.)...
Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 17/06/2009 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden 08/03/2010 d.lu Ayşe Naz, 09/12/2013 d.lu Adnan Çınar isimli iki müşterek çocuklarının olduğu, davacı kadın tarafından davalı erkeğin kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma ferilerine ilişkin talepte bulunarak dava açıldığı anlaşılmıştır....
Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 06/03/2019 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden müşterek çocuklarının olmadığı, davacı erkek tarafından davalı kadının kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma davası açıldığı anlaşılmıştır....
Maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir. Boşanma veya ayrılık davaları, eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği gibi, davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesinde de açılabilir (TMK m. 168). Bu yerlerden birini tercih, davayı açana aittir. Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir (TMK m. 19/1). Yerleşim yeri adreslerinin tutulmasında kişilerin adres beyan formundaki yazılı beyanları esas alınır. Bildirim şahsen yapılır. Adres beyan formundaki bildirimler aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir (5490 s. NHK m. 50. Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliği m. 13/1). Buna göre aile kütüklerinde yer alan "yerleşim yeri adresiyle" ilgili bilgi, yerleşim yerine karine teşkil eder. Bu karine az önce değinilen yasal düzenlemeye göre aksi kanıtlanabilen bir karine niteliğindedir....
Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 20/03/2014 tarihinde ikinci kez resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden, ergin 2 müşterek çocuklarının olduğu, davacı erkek tarafından davalı kadının kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma ferilerine ilişkin talepte bulunarak dava açıldığı anlaşılmıştır....
Asıl ve birleşen dava, TMK’nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir. Davalı-davacı vekili, 07/06/2023 tarihli dilekçesi ile davacı-davalı hakkında Çorum 3. Aile Mahkemesi'nin 2023/400 esas sayılı dosyası ile 06/06/2023 tarihinde zina nedeni ile boşanma davası açtıklarını bildirmiş, UYAP üzerinden Çorum 3. Aile mahkemesi'nin 2023/400 esas sayılı dosyası incelenmiştir. Ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk muhakemelerinde açılmış davalar arasında bağlantı bulunması durumunda birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birleştirme kararı ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir (HMK m. 166/2). Birinci davanın açıldığı mahkeme birleştirme kararı ile bağlıdır. Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır (HMK m. 166/4)....