WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanları ...nın adına kayıtlı 2, 3 ve 4 nolu bağımsız bölümler ile 2398 parsel üzerinde bulunan kargir dükkanı satış göstermek sureti ile davalı oğluna temlik ettiğini, yapılan işlemlerin mirastan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile 1/2 payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

    -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.55 -TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 24.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklı Alacak Talebi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davaların bileştirilmesi kararı verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. ... A R A R Davacı ... vekili, davalının davacıya karşı ... 1. Aile Mahkemesinin 2011/2027 Esas sayılı dosyasında paylaşım davası açtığını, açıklayarak öncelikle dava dosyalarının birleştirilmesini, ...'de 4853 parselde kayıtlı taşınmaz açısından mal rejiminin tasfiye edilerek, şimdilik 10.000 TL katılma alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; eldeki dosyanın ... 1....

        Eşler, Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde başka bir rejimi seçmedikleri takdirde 01.01.2002 tarihinden geçerli olmak üzere yasal mal rejimini seçmiş sayılırlar. Yasa'nın emredici bu hükmü uyarınca ve aynı Kanun'un 10/3. maddesine göre eşler, ancak yukarıda öngörülen bir yıllık süre içerisinde yapılmış bir mal rejimi sözleşmesiyle yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminin evlenme tarihinden itibaren geçerli olacağını kabul edebilirler. Söz konusu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde; eşlerin geçmişe etkili olarak mal ortaklığı rejimini seçemeyecekleri açıktır. Eş anlatımla, taraflar geçmişe etkili bir biçimde edinilmiş mallara katılma rejimi dışında Kanunun tanıdığı başka seçimlik bir mal rejimini (mal ortaklığı, mal ayrılığı ya da paylaşmalı mal ayrılığı rejimlerinden birini) evlenme tarihinden itibaren geçerli olmak üzere seçemez ve belirleyemezler....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 17.11.2021 tarihli ve 2020/65 E. 2021/1663 K. sayılı kararıyla; davalı, mirasbırakanın mal paylaşımı amacını güttüğünü ileri sürmüşse de, mirasçılık sıfatının davalının eşi ...'a ait olduğu ve ...'...

            Somut olayda, paylaşımın içeriği, sebebi, paylaşım tarihi, davacının sıfatı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat tutarının fazla olduğu, daha alt düzeyde tazminat takdir edilmesi gerektiği anlaşılmakla, aynı ilkeler gözetilerek davacı yararına 2.000TL manevi tazminata hükmedilmesinin somut olayın özelliklerine ve manevi tazminatın amacına uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve düzeltilerek yeniden esas hakkında aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; A)Davalının istinaf başvurusunun duruşma yapılmadan KABULÜ ile, Ankara 3....

            Davacı ile davalının muris babası Ahmet Özdemir arasında mal sahipleri olarak şahitlerinde katılımı ile hususi mukavele başlıklı paylaşım sözleşmesi imzalandığı, paylaşım sözleşmesi gereğince 5 katlı binanın 1.bodrum kat işyeri, 1.normal kat ve 3.normal katın Ahmet Özdemir'e, zemin kat ve 2.normal katın T1'e isabet edecek şekilde paylaşıldığı, muris Ahmet'in sağlığında ve ölümünden sonra da mirasçıları ile davacı tarafından binanın düzenlenen bu paylaşım sözleşmesine göre kullanıldığı ve tasarruf edildiği, ecrimisil istemine konu dükkanın (işyerinin) paylaşım sözleşmesine göre davalının murisine bırakıldığı, muris Ahmet'in sağlığında dükkanı atölye olarak kullandığı, ölümünden sonra da davalı oğlunun dükkanı atölye olarak işlettiği sabittir....

            ın mirasına ilişkin mal paylaşım sözleşmesi akdettikleri, akabinde mirasbırakan ...’ın davaya konu 141 ada 22 parsel sayılı taşınmazdaki hissesini satış yoluyla davalıya devrettiği, aynı gün davalı ...’ın 106 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 1 ve 6 numaralı bağımsız bölümleri mirasbırakana satış yoluyla devrettiği, yani davalı ve mirasbırakanın taşınmazları becayiş ettikleri, bu nedenle davalının rızai taksime ilişkin savunmalarına itibar edilmesi gerektiği, satışların karşılıklı olduğundan bağış mahiyetinde olmadığı, bedelin düşüklüğünün tek başına muvazaayı ispat etmeyeceği, davacının başka bir delil sunmadığı, davaya konu 141 ada 22 parsel sayılı taşınmazdaki hissesinin zaten geçerli taksim sözleşmesi ve taksime istinaden yapılan becayişle devredildiği, mirasbırakanın mal kaçırma kastının ispatlanamadığı, bu nedenle tenkis talebinin de dinlenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

              DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan “Alacak Paylaşım Sözleşmesi” ve “Tasfiye ve Paylaşım Sözleşmesi” imzalandığını, davalıların üzerlerine düşen yükümlülükleri zamanında ve eksiksiz olarak yerine getirmediklerini ileri sürerek şimdilik “Alacak Paylaşım Sözleşmesi” gereğince 50.000,00 TL ve “Tasfiye ve Paylaşım Sözleşmesi” gereğince 50.000,00 TL nin, ayrıca, “Tasfiye ve Paylaşım Sözleşmesi” gereğince günlük 10.000,00 eurodan işleyecek reeskont faiziyle hesap edilecek cezai şart alacağından şimdilik 10.000,00 euronun temerrüt tarihinden itibaren en yüksek banka reeskont faiziyle davalılardan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; taleplerin zamanaşımına uğradığını, kaldı ki müvekkillerinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiklerini savunarak davanın reddini istemiştir. III....

                Somut olayda, davalı tarafından yapılan paylaşımın içeriği, paylaşım tarihi, davacının sıfatı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat tutarının fazla olduğu, aynı ilkeler gözetilerek davacı yararına 2.500TL manevi tazminata hükmedilmesinin somut olayın özelliklerine ve manevi tazminatın amacına uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve düzeltilerek yeniden esas hakkında "davanın kısmen kabulüne" dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; A)Davalı tarafın istinaf başvurusunun duruşma yapılmadan KABULÜ ile, Ankara 17....

                UYAP Entegrasyonu