WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm boşanma davası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı kadın tarafından harcı verilerek usulüne uygun olarak açılmış mal rejiminin tasfiyesi ve ziynet eşyasına yönelik bir dava ve karşı davasının bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.11.2012 (Per.)...

    Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir. Bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda usul ekonomisi gereğince (6100 s.lı HMK'nun 30. m) bekletici mesele yapılmalıdır. Tasfiye davasında, mal rejiminin sona ermemiş ve sona erdirecek davanın da henüz açılmamış olduğunun anlaşılması durumunda ise davanın görülebilirlik ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerekir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının dava dilekçesinde, mehir olarak vadedilen 125 gram altın ile düğünde takılan 5 adet bilezik, 1 adet alyans, 1 adet künye, 1 adet tektaş yüzük, 1 adet saat ve 1 adet çeyrek altın talep ettiği, İlk Derece Mahkemesi tarafından mehir olan vadedildiği iddia edilen 125 gram altın yönünden davalının bağışlamadan rücu definde bulunduğundan bahisle boşanma ilamının kesinleşmesi bekleneceğinden tefrik kararı verildiği görülmüştür. Davalının bağışlamadan rücu defi, dava edilen bütün alacak kalemlerini kapsar mahiyette olmasına rağmen sadece mehir olarak vadedildiği iddia edilen 125 gram altın yönünden bağışlamadan rücu definin değerlendirilmek üzere tefrik kararı verilmesi hatalı olmuştur. Zira davalı ve ailesinin düğünde davacıya taktığı ziynet eşyaları yönünden de davalının bağıştan rücu hakkı vardır....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Umut evlenirken düzenlenen mehir senedindeki 300 gram altından 100 gram altının düğün sırasında takıldığını, kalan 200 gram altının hiç takılmadığını, düğünde takılan altınların davalı Umut tarafından araç alımında kullanılıp, müvekkiline iade edilmediğini, davalı Umut'un bu araç için mal rejiminin tasfiyesi davası açtığını, ayrıca mehir senedindeki fırınlı ocak ve televizyonunun hiç alınmadığını belirterek mehir senedinde belirtilen ve düğünde takılıp araç alımında kullanılan ancak davacıya iade edilmeyen 100 gram altın ile hiç teslim edilmeyen 200 gram mehir altınının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedelinin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini, davalı Ali'nin sadece teslim edilmeyen 200 gram altından sorumlu tutulmasını, yine fırınlı ocak ve televizyonunun bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiş, dava değerini 86.000,00...

    Taraflar 28.07.2004 tarihinde evlenmişler, 13.02.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabul edilmesi üzerine hükmün kesinleştiği 17.02.2010 tarihinde boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. (TMK.nun 225/2). Eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM.nun 170. m), başka bir mal rejimi seçmediklerinden (4722 s.K.m.10/1) bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (TMK.nun 202, 225). Dava konusu 06 GSM 45 plakalı araç edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 18.03.2005 tarihinde 18.011 TL bedelle satın alınıp davalı adına kaydedilmiştir.Evlilik sırasında davacıya takılan ziynet eşyaları ise kişisel mal niteliğindedir....

      Mahkemece, taraflar arasında henüz boşanma gerçekleşmemiş olduğundan dava şartı yokluğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir. Bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir....

        Aile Mahkemesinin 2014/360 esas sayılı boşanma davası sırasında, " ...karşı taraftan maddi, manevi tazminat ve kendisi için nafaka talebi bulunmadığını, evdeki eşyaları paylaştıklarını, evdeki eşyalar haricinde davacı ile ortak taşınır ve taşınmaz mal varlıklarının bulunmadığını, mal rejiminin tasfiyesi ile alakalı olarak karşılıklı olarak birbirlerini ibra ettiklerini, taleplerinden feragat ettiklerini kayıtsız şartsız olarak boşanma davası sırasında kendisi için nafaka talep etmeyeceğini bildirmiştir. Davacının ... Aile Mahkemesinin 2014/360 Esas - 2014/724 Karar sayılı boşanma davasındaki bu beyanının, maddi ve manevi tazminat ile nafaka ve mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olup, çeyiz senedine konu eşyalar ile ziynetleri kapsamadığının kabulü gerekir. Çeyiz senedine konu eşyalar ile ziynet eşyalarına konu alacak TMK. 174/1. Maddesine dayalı boşanmanın feri niteliğinde değildir....

          Somut olaya gelince; eşler, 19.06.2010 tarihinde evlenmiş, 17.08.2012 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202). Tasfiyeye konu .....plakalı araç, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 26.05.2011 tarihinde satın alınarak davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179)....

            verilmesine, tarafların evlilik birliği içerisinde önce bir taşınmaz satın aldıklarını sonra bu taşınmazı satarak birikimleri ve bankadan kredi kullanarak Denizli İli Pamukkale İlçesi 4391 Ada 1 Nolu parsel 3 Nolu bağımsız bölüde kayıtlı taşınmazı satın aldıklarını ancak taşınmazın tapuda davalı adına tescil edildiğini taşınmazların edinilmiş mal kapsamında olduğunu, davanın belirsiz alacak davası kabul edilerek mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000- TL tazminatın dava tarihinden işleyecek faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının edinilmiş mal kapsamındaki malları 3. kişilere devretmesi kuvvetle muhtemel olduğunu, bu durumda hem istihkak kapsamında hemde mal rejiminin tasfiyesi kapmasındaki hak ve alacakların tahsilinin imkansız hale geleceğini taşınmazın 3. kişilere devrinin borçlandırıcı işlemlere konu edilmesinin engellemesi için davalının tasarruf yetkisinin kısıtlanarak ilgili tescillere işlenmesi yada ihtiyati haciz...

            -TL olan ziynet eşyası bedelinin davacı kocadan alınarak davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı kadının mehir alacağı talebi; mehri müeccel olup boşanma hükmünün kesinleşmesi ile inceleme konusu yapılabileceğinden iş bu karar kesinleştiğinde tefrik edilerek mahkememizin ayrı bir esasına kaydına" karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu