Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, "Boşanma ve mal paylaşımı davası bekletici mesele yapılmak suretiyle davalı T9 boşanma davası sonunda müvekkil lehine verilecek alacak haklarını sonuçsuz bırkmak amacıyla taşınmazların diğer davalılar T6 , T4 ve T3 rayiçinin çok altında satarak devir etmesi sebebiyle BK'nun 19.maddesi uyarınca boşanma ve mal rejimi davası sonunda verilecek tazminat ve tüm alacakların toplamı kadar tasarrufun iptali ile İİK'nun 281/1 maddesi kıyasen uygulanmak suretiyle haciz ve satış yetkisi verilmesine" TBK madde 19 uyarınca muvazaalı olduğunun tespiti ile İ.İ.K.md. 277 vd. Maddelerinin kıyasen uygulanması neticesinde yapılan tasarrufun iptaline ilişkin olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2022 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1....

Dava, 743 sayılı TKM.nun 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen mala yapılan katkı payı alacağına ilişkindir. Taraflar 25.09.1973 tarihinde evlenmişler, ... Asliye Hukuk Mahkemesine açılan ve 26.11.1998 tarihinde kesinleşen boşanma davasının kabulü yönündeki hükmün tenfizine ilişkin Hatay 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/497 Esas, 2002/ 325 Karar sayılı hükmünün 15.03.2003 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. TMK.nun 225/2.maddesi hükmü; yabancı mahkeme boşanma kararlarını tanıma ve tenfizinde de uygulanır....

    Taraflar 14.08.1992 tarihinde evlenmiş, 22.11.2005 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 17.06.2006 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden (4722 s.K. m. 10) 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM. nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (4721 sayılı TMK.nun 225/2. m.) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4721 sayılı TMK.nun 202.m.).Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava konusu 2 numaralı mesken 10.12.1999 tarihinde davalı adına satın alınarak tapuya tescil edilmiş, 25.10.2005 tarihinde ...’ya tapuda satılmıştır. Dava konusu meskenin evlilik içinde satın alındığı tarihe göre istek katkı payına ilişkindir....

      Hukuk Dairesince mal rejiminin tasfiyesi davasında ihtiyati tedbir kararına yönelik istinaf incelemesi yapıldığı ancak istinaf incelemesinden sonra mal rejimi davasının boşanma davasından tefrik edilerek iş bu dosyaya sadece boşanma ve ferileri yönünden devam edildiği, yapılan yargılama sonucunda da, boşanma ve ferileri yönünden karar verilmesi üzerine, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulduğu, bu bakımdan dosyada boşanma ve ferileri yönünden yapılan istinaf incelemesinin olmadığı, başka bir ifade ile iş bu dosyada yargı çevresinin değiştirilmesinden önce eldeki dava yönünden yapılmış bir istinaf incelemesinin bulunmadığı, bu durumda nihai karar tarihi itibariyle ... Bölge Adliye Mahkemesinin faaliyete geçtiği, bu davanın istinaf incelemesini yapma görevinin ......

        Eşler arasında 1.1.2002 tarihinden itibaren yasal rejim olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. ( TMK. md. 218 – 241 ) Mahkemece, evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hallerinde mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer. ( TMK. md. 225/2 ) Davacı kocanın talebi, edinilmiş mallar yönünden de tasfiyeyi amaçlamaktadır. Açılmış olan boşanma davası reddedildiğine göre yasal mal rejimi (edinilmiş mallara katılma) devam etmektedir. Davacı kocanın yasal rejimin mal ayrılığına dönüştürülmesi yönünde bir talebi de bulunmamaktadır. Bu yönler nazara alınarak evlilik içinde ortak alınan eşyalar hakkındaki davada dava şartı oluşmadığında “ hüküm verilmesine yer olmadığına ” karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

          Artık değere katılma alacağı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm(rayiç) değerleri esas alınır (TMK 227/1, 228/1, 232 ve 235/1. m). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir. Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK 222. m). Somut olayda; eşler, 08.05.2003 tarihinde evlenmiş, 02.06.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son)....

            Taraflar 06.11.2000 tarihinde evlenmiş, 28.11.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve boşanmaya ilişkin hüküm bölümünün 23.12.2009 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. Başka mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK'nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı”, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise 4721 sayılı TMK'nun 202. maddesi hükmü uyarınca yasal “edinilmiş mallara katılma” rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, bu tür davalarda fedakarlığın denkleştirilmesi ve hakkaniyet kuralının da gözetilmesi gerektiğine göre, davalı-karşı davacı ...'...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Mal Rejiminden Kaynaklanan Tapu İptali -Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davası ile ilgili ayırma kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mal rejiminden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davasının boşanma davasından ayrılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, ayrılan dosyanın mahkemenin başka esasına kaydedilip yargılamasına devam edildiğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına...

                Bundan ayrı; taşınmazın edinilmiş mal olduğu ve davacının 1/2 katılma alacağı bulunduğu kabul edilmesine karşılık, Mahkemece, TMK'nun 236/2.maddesi uyarınca indirim yapılarak 25.000 TL katılma alacağına karar verilmiş olması da usul ve yasaya aykırıdır. Anılan maddede; zina (TMK'nun 161.m.) veya hayata kast (TMK'nun 162.m.) nedeniyle boşanma halinde hakim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebileceği açıklanmıştır. Bu açıklamalara göre, madde hükmü ancak, boşanmanın zina ve / veya hayata kast nedenlerinden dolayı açılması ve boşanmaya hükmedilmesi halinde uygulanabilmesi mümkün olacaktır. Somut olayda; boşanma davası sadakatsizlikten kaynaklanan şiddetli geçimsizliğe dayalı (TMK'nun 166/1) olarak açılmış ve aynı gerekçelerle boşanmaya hükmedilmiş ve karar bu haliyle kesinleşmiştir....

                  Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, dava konusu taşınmazların davalı adına tescil edildiği tarih itibariyle edinilmiş mal niteliğinde bulunmalarına, davalı tarafın kişisel mal iddiasını TMK'nun 6 ve 222/ son maddeleri gereğince usulüne uygun olarak ispatlamadığına, taşınmazlardan 393 ada 12 parselin boşanma dava tarihinden hemen önce 26.08.2008 de ve 375 ada 21 parselin ise boşanma dava tarihinden sonra satış sonucu elden çıkarılmış olmasına, her iki parselin satış tarihindeki değerlerinin esas alınmasına, araçlar ve ticari işletmelere ilişkin bir değerlendirme yapılmamış ise de, bu hususta davacı vekilinin aleyhe temyizi bulunmadığına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıda belirtilen husus dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine, Davalı vekilinin sair temyiz itirazlarına gelince, TMK'nun 239. maddesi...

                    UYAP Entegrasyonu