Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Mal ve Eşya Paylaşımı - Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı kadın tarafından tedbir nafakasının reddi, tazminat ile iştirak nafakaları miktarları yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı erkeğin ek temyiz dilekçesi, süresinde olmadığından reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalının tüm, davalı-davacının ise aşaığdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 3-Mahkemece "davalı-davacı erkek tam kusurlu" bulunarak boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş, kadın yararına 6.000...

    Davacı davalı erkek vekili dava dilekçesinde açıkça delillerini bildirmemekle beraber dilekçe içeriğinde iddialarını tanık ve sair delillerle ispat edeceklerini beyan etmesi yani tanık deliline dayanması nedeniyle, davalı davacı kadının, davacı erkeğin tanık ve delillerinin esas alınması yönündeki istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Zina, evli bir erkeğin başka bir kadınla, evli bir kadının da başka bir erkekle cinsel ilişkide bulunması veya ilişkide bulunmaya teşebbüs etmesidir.Zina olayının mevcut sayılabilmesi için en önemli koşul, "cinsel ilişkinin" varlığının kesin veya güçlü karineyle kanıtlanmış olmasıdır. Taraflarca boşanma sebebi olarak ileri sürülen maddi vakıalar değerlendirilerek yapılan incelemede, erkek zina ve evlilik birliğinin sarsılması nedenlerine dayanarak boşanma davası açmıştır. Zina nedenine dayalı boşanma davalarında (TMK:m.161) dava açma süresi; devam eden zina eyleminde; bu eylemin sona erdiği tarihten itibaren başlar....

    Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM m.186/1). Her birinin malları, geliri ve kendi kazançları yine kendilerine ait kişisel mallarıdır (TKM m.189). Kadın veya kocanın, diğerinin mal rejiminin devamı sırasında edindiği mal varlığına katkısı nedeniyle katkı payı alacağı isteyebilmesi için, mutlaka para ya da para ile ölçülebilen maddi veya hizmet değeriyle katkıda bulunması gerekir. Bu katkı, ziynet, miras veya bağış yoluyla elde edilen başka mal varlıklarının kullanılması ile toplu olarak yapılabileceği gibi, çalışan eşin gelirleriyle de yapılması mümkündür. Çalışarak, düzenli ve sürekli gelire (maaş, gündelik, kar payı vs. gibi) sahip eşin, aksi kanıtlanmadıkça diğer eşin sahip olduğu mal varlığına yapabileceği tasarruf oranında katkıda bulunduğunun kabulü gerekir. Yargıtay'ın ve Dairemizin devamlılık gösteren uygulamaları da bu yöndedir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle,Davacının davasını dayandırdığı TMK 217.maddesi mal rejiminin eşler arasındaki borçların muaccel olmasına engel olmayacağı hükmünü düzenlediği, tarafların arasındaki uyuşmazlığın da Aile Hukukuna ilişkin olduğu, söz konusu paranın kişisel mal mı, edinilmiş mal mı olduğunun tespitinin de Aile Hukukunun kapsamına gireceğinden görev itirazında bulunduklarını öncelikle davacının bu talebini "akdi ilişkiye dayalı şahsi alacak" olarak nitelemesi gerektiğini, taraflar arasında evliliğin ve yasal mal rejimi olan, edinilmiş mallara katılma rejimi"nin devam ettiğini, hal böyleyken davacının huzurdaki dava ile müvekkilinden '"akdi ilişkiye davalı şahsi alacak" iddiası ile talepte bulunmasının hukuki dayanağının bulunmadığı, taraflar arasında İstanbul Anadolu 12.Aile Mahkemesinin 2016/665 Esas sayısı ile açılmış boşanma davasının derdest olduğundan, davaya konu alacak, mal rejimi tasfiyesine konu alacak niteliğinde olduğunu, boşanma davasının kabulü halinde...

    Aile Mahkemesi'nin 2021/461 Esas sayılı dosyasında boşanma davası açıldığını, işbu mal paylaşımı davasında bekletici mesele yapılması gerekirken usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, mal paylaşımı davası karara çıkmadan müvekkilinin ikinci bir boşanma davası açtığını, usul ekonomisi gereğince bu davanın boşanma davasını beklemesinin gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 355. maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirmek ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir. (6100 Sayılı HMK'nın 33.maddesi) İddianın ileri sürülüş şekline göre, dava artık değere katılma alacağına ilişkindir....

    incelenmesi gerektiği, müvekkilinin serbest iradesi ile karar veremediği raporlar ile kanıtlanan müvekkilinin anlaşmalı boşanma davasında usulüne uygun atanmış vekil ile de temsil edilmediği, boşanma davasından iki gün önce davalı ... ve vekilinin müvekkilini ve yanındaki arkadaşını zina ve darp suçlaması iken karakola götürdüğü, davalının vekilinin 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun (1136 sayılı Kanun) 38 inci maddesi uyarınca avukatın arada menfaat çatışması olan kişinin vekâletini almayacağı emredici hükmüne aykırı olarak boşanma davası için müvekkilinin vekili olarak vekâletname verdilen Av....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2428 KARAR NO : 2020/3327 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GERZE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/279 (ARA KARAR) DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Taraflar arasında Onur kırıcı davranış, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesi amacıyla tarafımızca Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi’ne 12/10/2020 tarihli, 2020/276 E. numaralı boşanma davası açıldığı Evlilik birliğinin boşanma sebebiyle sona ermesi halinde, mal rejiminin de TMK 225. uyarınca boşanma davasının açıldığı 12/10/2020 tarihinden geçerli olmak üzere sona ereceğinin kuşkusuz olduğu , davanın açılması ve davalı tarafın davayı öğrenmesi ile beraber davalının anılan malvarlığını üçüncü şahıslara serbestçe...

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/493 ESAS DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-k.davalı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; TMK 162 ve evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 10.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 500.000,00 TL maddi ve 500.000,00 TL manevi tazminata, mal rejiminin tasfiyesi ile şimdilik 50.000,00 TL katılma alacağının davalıdan tahsiline, dava konusu Antalya İli, Alanya İlçesi, Mahmutlar Mahallesi, 520 ada 1 parsel üzerinde bulunan A Blok 24 no'lu bağımsız bölümün tapusunun terditli olarak davalı adına tescilinin iptaline, mahkemece bu talebinin uygun görülmemesi halinde davalının katılım alacağı payının tamamen kaldırılmasına, mahkemece katılım alacağı payının tamamen kaldırılmaması halinde katılım alacağı payının düşürülmesine, davalı adına kayıtlı araçlar ve banka hesapları üzerine ihtiyati...

      Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; Asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulü ile tarafların zina boşanma sebebine dayalı olarak boşanmalarına davalı aleyhine 300.000 TL maddi 300.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece boşanma talebi bakımından yabancı mahkeme kararının kesinleşerek icra edildiği görülmekle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, maddi ve manevi tazminat talepleri bakımından TMK md.161 uyarınca ispat edilemeyen zina nedenli boşanma davasının ferilerine yönelik davanın reddine karar verildiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Zinaya dayalı boşanma ve Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1,161 ) davacı-karşı davalı taraf; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      Hukuk Dairesi DAVALILAR DAVA TÜRÜ : Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, tapu iptal tescil istemi ile açılmış olup yargılama sırasında davacı erkek tarafından verilen 31.5.2016 tarihli dilekçeyle, mal rejiminin tasfiyesi ve tapu iptal tescil istemiyle dava ıslah edilmiştir. Mahkemece 19.9.2018 tarihli celsede tapu iptal tescil davasının mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davadan tefriki ile mal rejiminin tasfiyesi davası yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Uyuşmazlık ve hüküm eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, incleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren 23.01.2020 tarihli 2020/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir....

        UYAP Entegrasyonu