"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı ... Gül vekili, boşanma dava dilekçesi ile birlikte mal paylaşımı talebinde bulunmuş, bu talep birinci celse tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmiştir. Mahkemece, davacı tarafa dava değeri bildirmek ve bu değer üzerinden 27,70 başvuru harcı ve nispi harcı yatırmak konusunda bir haftalık kesin süre verildiği, verilen kesin süre içinde sadece dava değerinin bildirildiği, verilen sürenin de kesin olduğu ve bahse konu harçların yatırılmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, açılan davanın her yönüyle usul ve hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafça söz konusu aralarında imzalanmış protokol gereği mal paylaşımının boşanmanın feri niteliğinde olduğu belirtildiğini ancak YHGK kararında, "mal rejimi gereği malların paylaşımı anlaşmalı boşanma kapsamında değildir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme kararını hukuka aykırılık teşkil etmesinden dolayı tehiri icralı ve duruşma talepli olarak istinaf ettiklerini, tarafların boşandığını ve davalarının kesinleştiğini, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarının reddedildiğini, taraflar arasında sözleşme ile ayrı bir mal rejimi düzenlemesi yapıldığını, tarafların mal rejimi olarak mal ayrılığını kabul ettiklerini, müvekkilinin evlilik içinde hem maddi hem de manevi katkısı olduğunu, müvekkilinin asla zina yapmadığını, dava dosyası kapsamında alınan tüm bilirkişi raporlarının lehlerine olduğu halde ve ilgili raporlarda dava konusu 2 adet taşınmazın %50 paylaşımı yapılmalı denildiği halde yerel mahkemenin ilgili raporları yok hükmünde kabul ederek davalarını reddettiğini, mahkemece ıslah dilekçelerinin yok sayıldığını, Sivas 1....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme kararını hukuka aykırılık teşkil etmesinden dolayı tehiri icralı ve duruşma talepli olarak istinaf ettiklerini, tarafların boşandığını ve davalarının kesinleştiğini, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarının reddedildiğini, taraflar arasında sözleşme ile ayrı bir mal rejimi düzenlemesi yapıldığını, tarafların mal rejimi olarak mal ayrılığını kabul ettiklerini, müvekkilinin evlilik içinde hem maddi hem de manevi katkısı olduğunu, müvekkilinin asla zina yapmadığını, dava dosyası kapsamında alınan tüm bilirkişi raporlarının lehlerine olduğu halde ve ilgili raporlarda dava konusu 2 adet taşınmazın %50 paylaşımı yapılmalı denildiği halde yerel mahkemenin ilgili raporları yok hükmünde kabul ederek davalarını reddettiğini, mahkemece ıslah dilekçelerinin yok sayıldığını, Sivas 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkek "aynı" boşanma davasında birden çok hukuki sebebe dayanarak öncelikle Türk Medeni Kanunu m. 161 (zina nedenli) olmadığı takdirde, Türk Medeni Kanunu m. 163'de gösterilen hukuki sebeplerle boşanma isteminde bulunmuştur. Davacı erkeğin genel boşanma sebebine (TMK m. 166/1) dayalı bir talebi bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira, hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır (HMK m. 26/1)....
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile; açılan davayı kabul etmediklerini, T13 eski eşinin boşanma davası akabinde de mal paylaşımı için dava açtığını, boşanma kararından sonra T13 müvekkili Sıba Bakıra ile evlendiğini ve Ali Önal'ın dünyaya geldiğini ancak bu süreçte mal paylaşımı davasının devam ettiğini, T13 kanser nedeni ile 08/01/2018 tarihinde vefat ettiğini, Ali Önal'ın hayatta ile müvekkillerinden hiçbirine evi sattığından bahsetmediği gibi evi devir yapmaları konusunda da hiçbir şekilde vasiyette bulunmadığını, daire değerinin 2015 yılında 300.000,00 TL olduğunu 190.000,00 TL bedelle satılmasının kabul edilebilir bir durum olmadığını, davaya konu dairenin 10/02/2015 tarihinde T13 tarafından Ozan Yay'a 1.100,00 TL bedelle kiralandığını ve kira bedelinin her ay T13 İş Bankası Yerköy Şubesindeki hesabına yatırıldığını, davacıların iddia ettiği gibi bir satış olmuş olsaydı müteveffa tarafından protokolden 1 ay sonra dairenin kiraya verilmeyeceğini ve kira bedellerinin müteveffaya değil...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış boşanma ve fer'ileri ile mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı katılma alacağı davası olup, dairemizin 2022/421 esas sırasında kayıtlı iken dairemizce yapılan inceleme sonucunda boşanma dosyadan TEFRİK edilmesine karar verilen katılma alacağına istemine ilişkindir. Davacı kadının mal rejimine ilişkin talebi boşanma davasının eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Dava katılma alacağından kaynaklı belirsiz alacak davasıdır. Davacı 1000- TL üzerinden belirsiz alacak davası açmıştır. Dava belirsiz alacak davası olduğuna göre mahkemece yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda belirli hale gelecek olup değer arttırımı sonradan gündeme gelecek ve harç tamamlanması gerekecektir....
Anılan maddede; zina (TMK.nun 161.m.) veya hayata kast (TMK.nun 162.m.) nedeniyle boşanma halinde hakim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebileceği açıklanmıştır.Bu açıklamalara göre, madde hükmü ancak, boşanmanın zina ve/veya hayata kast nedenlerinden dolayı açılması ve boşanmaya hükmedilmesi halinde uygulanabilmesi mümkün olacaktır. Somut olayda; boşanma davası sadakatsizlikten kaynaklanan şiddetli geçimsizliğe dayalı (TMK.nun 163 ve 166.m.) olarak açılmış ve aynı gerekçelerle boşanmaya hükmedilmiştir. Boşanma kararı bu haliyle kesinleşmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2018 NUMARASI : 2015/686 ESAS - 2018/1016 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Karşıyaka 1....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 27.05.2009 gün 2009/2-158 Esas - 2009/217 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi boşanmanın mali sonuçları üzerindeki 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 174. maddesinde düzenlenen boşanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat, 175. maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası, şahsi eşyalarla ilgili anlaşmaya, kısaca boşanmanın ferilerine ilişkin olup, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma ve değer artış payı alacağına konu yukarıda özgülenen taşınmazlar bu beyanlar içinde değildir. Başka bir anlatımla, somut olayda boşanma dosyası içeriğindeki protokol ve beyanlarla tarafların aralarındaki mal rejimini tasfiye ettikleri kabul edilemez. Kural olarak, boşanma davalarıyla birlikte mal rejimine ilişkin açıklamaların ve eşler arasında varılan sonuçların anlaşma protokolünde yer almalarında herhangi bir sakınca bulunmayıp, bunu engelleyen bir kanun hükmü de yoktur....