Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kanundaki bu yükümlülükler genel olarak; “Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur. Eşler, bu birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler. Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar (TMK m. 185). Eşler oturacakları konutu birlikte seçerler. Birliği eşler beraberce yönetirler. Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar (TMK m. 186). Ana, baba ve çocuk, ailenin huzur ve bütünlüğünün gerektirdiği şekilde birbirlerine yardım etmek, saygı ve anlayış göstermek ve aile onurunu gözetmekle yükümlüdürler (TMK m.322). Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır (TMK m. 327)” şeklindedir....

    Her ne kadar asıl talebin reddine ilişkin hüküm kurulmuş ise de kademeli talep hakkında olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmamış ve gerekçe oluşturulmamış olması sebebiyle ortada denetime elverişli, usulüne uygun bir hüküm mevcut olmayıp bu durum usul ve yasaya aykırıdır. (HMK.nun 297/1- ç ve 297/2) Mahkemece yapılması gereken, asıl talebin kabulünü gerektiren yasal koşulların sabit olmadığının tespiti halinde, terditli talebe yönelik tüm delilleri toplamak, gerekli araştırmaları yapmak ve sonucu uyarınca terditli talep hakkında da bir hüküm ve buna uygun gerekçe oluşturmaktır. Açıklanan nedenlerle; HMK'nun 353/1- a-6. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, dosyanın mahkemesine gönderilmesine, davacının sair istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, (TMK m.162) bu kabul edilmediği takdirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) sebebiyle boşanma talebine ilişkindir. Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış fiilleri özel boşanma sebebi yanında genel boşanma (TMK m. 166/1) sebebide oluşturur. Böyle bir durum karşısında kalan eş dilerse bu özel sebeplerin yanında genel sebebe, dilerse birine veya birkaçına birlikte dayanarak boşanma talep edebilir....

      Boşanma davasında koşulları varsa “hem kadın hem de koca yararına” maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebileceği kuşkusuzdur. Bu çerçevede/kapsamda dava dosyası incelenecek olursa; A) MEVCUT MENFAATLER YÖNÜNDEN İRDELEME Öncelikle belirtmeliyim ki “mevcut menfaatlerin” boşanma yüzünden zedelenmesi dava dosyasında kanıtlanmış değildir. Bilindiği üzere TMK. m.185-186 hükümleri evliliğin genel hükümleri arasında yer alır. (GENÇCAN-TMK, s.1068-1082, Ömer Uğur GENÇCAN, “4721 Sayılı Türk Medenî Kanununa Göre Evliliğin Genel Hükümleri”, Yargıtay Dergisi, Cilt:29, Ocak-Nisan 2003, Sayı:1-2, Sayfa:43-49.) TMK. m.185-186 hükümlerine ilişkin “yoksunluk” açılan “her boşanma” davasında istekte bulunan tarafa (kadın ya da koca) “otomatik olarak” maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilmesini gerektirmez. Başka bir anlatımla boşanma davasında maddi tazminat (TMK. m. 174 f....

        Kanundaki bu yükümlülükler genel olarak; “Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur. Eşler, bu birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler. Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar (TMK m. 185). Eşler oturacakları konutu birlikte seçerler. Birliği eşler beraberce yönetirler. Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar (TMK m. 186). Ana, baba ve çocuk, ailenin huzur ve bütünlüğünün gerektirdiği şekilde birbirlerine yardım etmek, saygı ve anlayış göstermek ve aile onurunu gözetmekle yükümlüdürler (TMK m.322). Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır (TMK m. 327)” şeklindedir....

          nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK.'...

          Davalı istinaf dilekçesinde özetle; Boşanma kararına bir diyeceğinin olmadığını, kusur değerlendirmesini, kadın lehine maddi ve manevi tazminata ve nafakaya hükmedilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, TMK 161.maddesi aksi halde 166/1 maddesi uyarınca açılan, birleşen dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferilerine ilişkindir. Davacı kadının Manisa 1.Aile Mahkemesinin 2017/48 Esas sayılı dava dosyası ile TMK 166/3.maddesi uyarınca anlaşmalı boşanma davası açtığı, sonrasında davasını ıslah ederek TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmayı talep ettiği ve davasından feragat ettiği, kararın 30/04/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....

          , işkence, ağır eziyet, cinsel ilişkide pek fazla ileri gitmek, acımasızca dövmek gibi pek kötü davranışların ve onur kırıcı davranışların ise ağır hakaret niteliğinde olması gerektiği bu bağlamda cana kast, ağır eziyet ve işkence niteliği ve ağır hakaret gibi sebeplerin özel ve mutlak olarak kanıtlanmadığı, delillerin değerlendirilmesine göre davalı karşı davacı Fatih Tükenmez'in eylemlerinin genel boşanma sebebi olan nitelikte boşanma sebebi olarak değerlendirilebileceği yerleşmiş uygulamaların bu şekilde süre geldiği göz önüne alınarak özel boşanma sebebine dayalı boşanma davasının kanıtlanmadığı" gerekçesiyle erkeğin TMK'nın 166/1....

          (Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, § 2. II, B, 2, b, aa.) Nitekim Dairem eşlerin anlaşmasına dayalı boşanma davalarında bir bakıma “iki davacı ve iki davalı” olduğu görüşünü sergilemiştir. (Y2HD, 15.3.1990, 11382-2844, Ömer Uğur GENÇCAN, Öğreti ve Uygulamada Boşanma, Tazminat, Nafaka, Yetkin Yayınevi, Ankara 2000, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma , s. 680-682) Anlaşmalı boşanma ancak “tarafların” (=kadın ve erkek) anlaşması ile oluşabildiğine göre hem kadın hem erkek davadan feragat edebilir. Düzenlemenin bir tarafına davadan feragat hakkı verilirken bir tarafına davadan feragat hakkı verilmemesi; -Anlaşmalı boşanma davasının mahiyeti, -Kadın erkek eşitliği ile bağdaşmaz. O halde anlaşmalı boşanma davasından feragati içeren “temyiz davasının davacısı” eşin dilekçesine değer verilerek hükmün bu sebeple bozulmasına ve tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı mirasçıları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava TMK m. 166/1 uyarınca açılan boşanma davasıdır. Dava devam ederken davacı erkek 06.09.2015 tarihinde vefat etmiştir. Boşanma davası devam ederken ölen davacının mirasçıları davaya TMK m. 181/2 uyarınca kusur tespiti yönünden devam etmişlerdir. Mirasçılar vekili mahkemeye sunduğu 05.04.2018 tarihli dilekçe ile davalı kadına kusur yüklenmesi için delillerini ve tanıklarını bildirmiştir. Mahkemece TMK m. 181/2 uyarınca kusur belirlenmesi talebi davacının dava dilekçesinde tanık deliline dayanmadığı ve kusurun ispat edilememesi nedeniyle reddedilmiş ve evlilik davacının ölümüyle sona erdiğinden boşanma hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu