Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1389 KARAR NO : 2022/2615 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KESKİN ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2020/11 2021/151 DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Asıl davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile davalının 09/08/1976 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten çocukları olduğunu, çocuklarının evlendiklerini, tarafların müşterek konutta yalnız yaşadıklarını, davalının evi 3 kez terk ettiğini, her defasında akraba ve komşularınca eve geri getirildiğini, son kez konutu terk ettiği günden itibaren 1 yıl geçtiğini, konuta dönmesi için gönderilen kişilere rağmen konuta dönmemekte kararlı olduğunu, Keskin Asliye Hukuk Mahkemesinden terkten dolayı konuta dönme çağrısında bulunduklarını, ancak davalının müşterek konuta dönmediğini belirterek tarafların terk nedeni ile boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir...

boşanma davası açmış, davalı-karşı davacı kadın ise evlilik birliğinin sarsılması sebebine (TMK m. 166/1) dayanarak karşı boşanma davası açmıştır....

    Dosya içerisindeki Gönen Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/401 E.-2008/553 K. sayılı ilamının incelenmesinde; Davacı eş koca (......,) tarafından davalı eş kadın (.....,) aleyhine terk nedeniyle boşanma davası açılmış, yargılama sonucunda mahkemece davalıya çekilen eve dön ihtarnamesinde davalının dönmesi istenen adresin (konutun) oturmaya elverişli olmadığı, hukuka uygun konut olarak hazırlanmadığı, ihtarın geçersiz olduğundan terk nedeniyle boşanma davası şartları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Somut olayda, eldeki dava reddedilen boşanma davasından sonra açılmıştır. Davalı kocanın açtığı boşanma davası reddedilmiş olmakla davalı (koca) kusurlu duruma düşmüş olup, bu durumda evlilik birliğini kurma görevi davalıya (kocaya) düşer....

      erTL nafakanın dava tarihinden kararın kesinleşmesine kadar tedbir, kararın kesinleşmesinden itibaren kadın için yoksulluk, müşterek çocuklar için iştirak nafakası, boşanma nedeni ile kadın lehine 40.000,00.TL maddi ve 50.000,00.TL manevi tazminata karar verilmesinin talep edildiği, davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özet ile; "kadının erkeğin engeli ile alay ettiği, aşağılamalarda bulunduğu, onuru ile oynama, karşı dava ile evi bir çok kez terk etme, engelli eş ve çocuğu yalnız bırakma, erkeğin, %90 engelli olması nedeni ile boşanma isteme, küçük düşürme, engelli olduğunu bilmesine rağmen sinirlendirme, kızdırma, "sana bakamam, neden evlendim" deme, çok kez evi terk, erkeğin rahatsızlığında yanında olmama, nereye gittiğini söylememe, engelli eşi çocuğu bırakıp evi terk etme, hastalığa tahammül edememe""karşı iddia ve vakıaları ileri sürerek kadının boşanma davasının kabulü, maddi taleplerinin reddi, karşı dava ile boşanma, boşanma nedeni 10.000,00.TL maddi...

      Sonuç olarak; İlk derece mahkemesinin kararında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmaması nedeni ile davalı vekilinin tüm istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı-davacı erkeğin karısına hakaret edip onu darp ettiği, davacı-davalı kadının ise evi terk ederek birlik görevini yerine getirmediği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin ağır kusurlu, kadının ise az kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, kadının boşanmakla zedelenen menfaatleri, kişilik haklarının saldırıya uğraması, tarafların sosyal-ekonomik durumları göz önüne alınarak davacı-davalı kadın yararına 5.000,00 TL maddî tazminat ile 7.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan tahsili ile davacı kadına verilmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

        nun 175 maddesi uyarınca takdir edilen yoksulluk nafakası takdirinin, kadının, kişilik haklarına saldırı teşkil eden erkekten kaynaklanan bir eylem olmaması nedeni ile boşanma nedeni ile kadın lehine TMK.'nun 174/2 maddesi uyarınca takdir edilen manevi tazminatın, toplanan delillere, usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşıldığından, davalı erkeğin İlk Derece Mahkemesince verilen kararda kadın lehine takdir edilen tedbir-yoksulluk nafakası ile boşanma nedeni ile kadın lehine takdir edilen manevi tazminat yönlerinden istinaf başvurunda haklı olduğu anlaşıldığından, davalı erkeğin İlk Derece Mahkemesince verilen kararda "davacı kadın için TMK.'nun 169. ve 175. maddeleri uyarınca takdir edilen tedbir-yoksulluk nafakası ile boşanma nedeni ile TMK.'nun 174/2. maddesi uyarınca takdir edilen manevi tazminat" yönlerinden istinaf başvurusunun kabulü ile, İlk Derece Mahkemesince verilen kararda 3 ve 5 no'lu hüküm fıkralarının tüm sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılarak, 6100 sayılı HMK.'...

        Aile Mahkemesi'nin 2015/933 Esas, 2016/957 Karar sayılı ilamıyla boşandıkları, boşanma ilamında kadına kusur olarak ilgisizlik, sorumsuzluk, evin temizlik ve düzeni ile ilgilenmeme, evliliğin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmeme, davacı erkeğin çocuk sahibi olma isteğinin kabul edilmemesi nedeni ile erkeğin ise 2010 yılında evi terk edip annesinin yanına yerleşmesi ve başka kadından 3 çocuğu olması sebebiyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının asli kusuru kabulü ile davanın kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verildiği, mahkememizce yapılan yargılama neticesinde de davalı erkeğin eşini başka bir kadınla aldattığı, bu birliktelikten çocuk sahibi olduğu, eşinin hastalanması sebebiyle polis tarafından aranınca eşini hastaneye kaldırdığı ancak eşini daha sonrasında arayıp sormadığı gibi müşterek konutta diğer kadınla yaşamaya başladığı, davacının hastaneden dönmesi üzerine durumu öğrenerek davalı ve birlikte yaşadığı kadın hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığı...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının tedbir nafakasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı erkek tarafından açılan terk hukuksal nedenine dayalı boşanma davasının (TMK. md. 164) kabul edilerek, tarafların boşanmalarına karar verildiği ve boşanma hükmünün temyizin kapsamı dışında kalarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. Terk nedenli boşanma davası kabul edilip, boşanma hükmü kesinleştiğine göre kusurun tamamen davalıda olduğunun kabulü gerekir....

          TMK'nun 995.maddesinde ve 08.03.1950 gün ve 22/4 sayılı YİB kararında da kabul edildiği gibi, başkasına ait şeyi haksız olarak kullanmış olan ve bu kullanımı iyi niyete dayanmayan kimse o şeyi elinde tutmuş olmasından doğan zararları tazmin ile yükümlüdür.Somut olayda, mülkiyeti davacıya ait konutu davacı eşin boşanma talebiyle terk etmesi ve boşanma kararının kesinleşmesinden sonra men ihtarı göndermesine rağmen, davalı kadının boşaltmayarak haksız kullanımı nedeniyle ecrimisil istenilmektedir. Taraflar, 9.2.2009 tarihinde kesinleşen ilamla boşanmış olup, boşanmakla evlilik birliği ve davalının aile konutu olarak oturma hakkı sona ermiştir. Davalının bu tarihten sonra, evlenerek terk tarihine kadar davacıya ait malları kullanımı onun rızasını gerektirir....

            UYAP Entegrasyonu