DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadın, aynı zamanda cevap dilekçesi niteliği taşıyan karşı boşanma davası dilekçesinde yoksulluk nafakası talebinde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı kadının bu talebi boşanmanın eki niteliğindedir. Durum böyleyken, davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası talebi (TMK m. 175) ile ilgili olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir. 3-Boşanmaya veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür. (TMK m. 182)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından zina hukuksal sebebine dayalı boşanma davası hakkında hüküm kurulmaması, kusur belirlemesi ve tazminatların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 7.3.2016 günü duruşmalı temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların karşılıklı görülen boşanma davalarında mahkemece "davacının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş," davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davası ile ilgili herhangi bir hüküm kurulmamıştır. Davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davası ile ilgili herhangi bir hüküm kurulmaması kanunun açık ihlali mahiyetinde görüldüğünden, usul ve kanuna aykırı hükmün bu sebeple bozulmasına karar vermesi gerekmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı vekil istinaf dilekçesi ile kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, tedbir-iştirak ve tedbir-yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarları, talep ettikleri ortak çocuğun eğitim ve öğretim giderleri bakımından hüküm kurulmaması ve yargılama gideri ile vekalet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesi ile kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, velayet, tedbir-iştirak, tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat ile miktarları, reddedilen manevi tazminat talebi, müvekkiline ait ortak konutu boşaltılmasına karar verilmesi talepleri bakımından hüküm kurulmaması yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hale gelmesi üzerine de yukarıdaki istemlerde bulunabilir. Somut olayda; davalının sadakatsiz davranışlarının ortaya çıkması üzerine müşterek konutu terk ettiği ve açmış olduğu boşanma davasının reddedildiği sabit olup davacının ayrı yaşamada haklılığı kanıtlanmıştır. O halde, istemin tedbir nafakası olması ve eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesinin ayrı yaşama halinde de korunması gerektiği düşünüldüğünde, davacı eşin sürekli bir işte çalışarak sabit bir gelir elde etmesi davalı kocayı nafaka yükümlülüğünden kurtarmaz. Ancak hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde bu husus dikkate alınmak zorundadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (koca) tarafından; velayete ilişkin düzenleme ve davalı lehine hükmedilen nafakaların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesi gereğince boşanma kararı verilebilmesi için, boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bir davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi, her ne sebeple olursa olsun ortak hayatın yeniden kurulamamış olması gerekir. Davacı tarafından daha önce açılmış olan boşanma davası reddedilmiş, redde ilişkin bu karar 14.09.2010 tarihinde kesinleşmiştir. İşbu boşanma davası ise ret kararının kesinleşmesinden itibaren üç yıl geçmeden 11.07.2013 tarihinde açılmıştır....
Davacı erkeğin kısa sürelerle davalı kadının yanına gelip çocukların ihtiyaçlarını karşılaması ortak hayatın yeniden kurulması anlamına gelmez. Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi koşulları gerçekleşmiştir. Davanın kabulü yerine yazılı gerekçeyle reddi doğru değildir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 30.06.2015(Salı)...
Aile Mahkemesinde açılmış olan 2016/999 Esas sayılı dosya dava tarihi öncesi gerçekleşmiş olan ya da dava tarihi sonrası gerçekleşmiş olan vakalar dikkate alınmarak yalnızca önceki boşanma davasının karara bağlanmasından sonra tarafların tekrar bir araya gelip gelmedikleri, müşterek hayatın kurulup kurulmadığının değerlendirilmesi gerektiği, dinlenilen tanıkların örtüşen ve itibar edilebilir beyanlarına göre müşterek hayatın tekrardan kurulamadığı, önceki reddedilen boşanma davasını açan dosyamız davacısının reddedilen davası ile birlikte ayrılığa sebebiyet verdiği ve bu nedenle kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin tedbiren ve hükmün kesinleşmesi ile davalı babaya verilmesine, anne ile kişisel ilişki kurulmasına, davacı tarafın yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacının boşanmanın fer'î niteliğinde olan maddî ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. IV....
ve müşterek çocuklar yararına iştirak nafakası taleplerinden vazgeçtiklerini, sadece boşanma, maddî ve manevî tazminat talepleri ile davalının cinsel istismar suçundan yargılanması nedeniyle müşterek çocuklar ile davalı babaları arasında kişisel ilişki kurulmaması taleplerinin olduğunu talep ve beyan etmiştir....
DAVA TARİHİ : 13.08.2020 KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma İLK DERECE MAHKEMESİ : Malatya 4. Aile Mahkemesi SAYISI : 2022/330 E., 2022/774 K. Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince zina ve hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma talebinin reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma talebinin kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kadının başvurusunun esastan reddine, erkeğin başvurusunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile kabul edilen yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir....