Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından; kusur belirlemesi, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, tedbir nafakasının miktarı ile davalı-davacı erkek yararına hükmedilen maddi tazminat yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak görülen karşılıklı boşanma davasında yerel mahkemece, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin ağır, kadının hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı-davalı kadın yararına tazminatlara ve nafakalara hükmedilmiştir....
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı-karşı davalı kadının boşanma davasındaki boşanma hükmü kesinleştiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davacı-karşı davalı kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine, davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının kabulüne, davalı-karşı davacı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüyle kararın kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davacı-karşı davalı kadının açtığı asıl davadaki boşanma hükmü kesinleştiğinden davalı-karşı davacı erkeğin karşı davasındaki boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı-karşı davacı erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir....
nun 166/4. maddesi gereğince boşanmalarına, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, davalının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 75.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 75.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine " karar verilmiştir. Davacı vekili, boşanma ve nafaka kararına bir diyeceklerinin olmadığını beyanla, kusur, maddi ve manevi tazminat takdiri ve miktarı, tazminat miktarlarına boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekir iken, dava tarihinden itibaren faiz uygulanması yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Maddi tazminat, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan talep ettiği tazminattır. Maddi tazminatın ön koşulu, talep edenin boşanma yüzünden mevcut veya beklenen menfaatlerinin zedelenmesi, boşanma ve maddi zarar arasında nedensellik bağının bulunmasıdır. Başka bir sebepten kaynaklı kayıplar maddi tazminat kapsamında yer alamaz. Mevcut menfaatlerin belirlenmesinde evliliğin taraflara sağladığı yararlar göz önünde bulundurularak tarafın maddi tazminat talebi değerlendirilir. Evliliğin boşanma ile sona ermesi hâlinde taraflar birliğin sağladığı menfaatlerden ileriye dönük olarak faydalanamayacaklardır. Beklenen menfaatler ise evlilik birliği sona ermeseydi kazanılacak olan olası çıkarları ifade eder. 14. Türk Medeni Kanunu’nun “Zamanaşımı” başlıklı 178. maddesine göre evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar....
Yerel mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen davacı-karşı davalı kadın yararına 60.000 TL maddî tazminat yanında bozma kapsamı dışına çıkılarak 60.000 TL manevî tazminata da hükmedilerek, bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir. Bu nedenle kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. 3-Boşanma davalarında yargılama gideri ve vekalet ücreti boşanma isteminin kabul veya ret durumuna göre takdir edilir. Boşanma davası içinde istenen, boşanmanın eki niteliğinde olan nafaka ve tazminat talepleri nispi harca tabi olmadığı gibi, bu taleplerin kabul veya ret durumu ile boşanma davasındaki tarafların kusur dağılım ve derecesi, vekalet ücreti takdiri, yargılama gideri ve nispi harcın taraflara yüklenmesinde esas alınamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda; evliliğin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan birleşen boşanma davalarında her iki tarafın boşanma davasının da ayrı ayrı kabulüne, erkeğin boşanma davasında kadının kusurlu olduğu kabul edilerek davalı-davacı erkek lehine manevi tazminata hükmedilmiş maddi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir. Kadının boşanma davasında ise erkeğin kusurlu olduğu kabul edilerek davacı-davalı kadın lehine maddi-manevi tazminata hükmedilmiştir....
Davacı kadın eşin boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra açtığı davada, talep ettiği manevi tazminat (TMK m. 174/2) istemi tarafların anlaşmalı boşanma hükümlerine göre boşandıkları ve boşanma davası sırasında istenmeyen manevi tazminatın, daha sonradan istenmesinin mümkün olmaması gerekçe gösterilerek reddedilmiş, hüküm davacı kadın eş tarafından temyiz edilmiştir. Tanınmasına karar verilen boşanmaya ilişkin yabancı mahkeme ilamı incelendiğinde, boşanma davasında Türk Hukukunun uygulandığı, kadın eş tarafından açılan davada geçimsizliğe dayalı olarak (TMK m. 166) boşanmaya karar verildiği, davalı erkek eşin duruşmada hazır bulunmadığı, tarafların boşanma ve fer’ilerine ilişkin mahkeme huzurunda beyanlarının alınmadığı gibi; davacı kadın eşin boşanmanın eki niteliğinde olan manevi tazminat (TMK m. 174/2) haklarından vazgeçtiğine ilişkin beyanının da bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Ancak boşanma ile davacı erkeğin ihlal edilen, mevcut ve beklenen menfaatinin zarar görecek olması nedeni ile İlk Derece Mahkemesince davacı erkek lehine, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, gelir seviyeleri ve yaşantıları, belirlenen boşanma sebebi dikkate alındığında, uygun miktarda boşanma nedeni ile TMK.'nun 174/1 maddesi uyarınca maddi tazminat karar vermesi gerekirken hatalı değerlendirme ve gerekçe ile erkeğin boşanma nedeni ile talep ettiği maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesinin toplanan delilere, usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşıldığından, davacı erkeğin, İlk Derece Mahkemesince verilen kararda, maddi tazminat talebinin reddine ilişkin karar yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararda; "davacının maddi tazminat talebinin reddine" ilişkin hükmün tüm sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılarak 6100 sayılı HMK.'...
Diğer yandan, boşanma, bozucu yenilik doğuran bir karar niteliğinde olup, boşanma kararının kesinleşmesiyle evlilik birliği sona erer. Boşanmanın eşler bakımından kişisel ve malî olmak üzere bir takım sonuçlarının bulunduğu kuşkusuzdur. Maddi ve manevi tazminat talepleri de boşanmanın eşlerle ilgili malî sonuçlarındandır. 20. Türk Medeni Kanunu’nun “Maddi ve manevi tazminat” başlıklı 174. maddesinde "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." hükmü düzenleme altına alınmıştır. Görülüyor ki hâkim, boşanmaya sebep olan olaylarda kusursuz veya az kusurlu bulunan eş yararına tazminat ödenmesine karar vermek yetkisine sahiptir. 21....
KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....