İstinaf Sebepleri 1.Davacı kadın, Mahkemece hükmedilen yoksulluk nafakası ile manevî tazminat miktarının çok az olduğunu, erkeğin tam kusurlu olduğunu ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak uygun miktarda nafakaya ve tazminata karar verilmesi gerektiğini beyanla; yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile manevî tazminatın miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı erkek vekili, boşanma kararını istinaf etmediklerini, delilleri toplanılmadan verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini, kadının kusurlu olduğunu, hükmedilen nafaka ve manevî tazminat şartlarının oluşmadığını, sosyal ve ekonomik durumların dosyaya farklı yansıtıldığını, müvekkilinin emekli maaşı dışında başka geliri olmadığını, reddedilen manevî tazminat miktarı yönünden lehlerine vekâlet ücretine karar verilmesi gerektiğini beyanla; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile manevî tazminat ve miktarları ve vekâlet ücreti...
./2010 tarihli, 2010/370 Esas, 2010/847 sayılı kararın boşanma yönünden kesinleştiğini, boşanma ferileri olan maddi ve manevi tazminat yönünden bozulduğunu, bu nedenle maddi ve manevi tazminat yönünden kesinleşmeden başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı Kanun'a eklenen “Geçici madde ...” atfıyla uygulanması gereken HUMK'nun 443/... (HMK 367) maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca boşanma kararının eklentisi olan yoksulluk nafakası, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik hükümler de aynı kurala tabidirler. Boşanma ilamı daha önce kesinleşmiş ise iştirak-yoksulluk nafakası, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama gideri isteklerinin takibe konulabilmesi için nitelikleri gözetildiğinde kesinleşmeleri gerekli değildir (HGK. 28.....2001 tarih 2001/...-206 E. 2001/217 K.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka-Boşanma Taraflar arasındaki kadın tarafından açılan "nafaka" davası ile davalı tarafından bağımsız olarak açılan "boşanma" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından; diğer tarafın boşanma davası, kusur belirlemesi, manevi tazminat talebinin reddi, maddi tazminat ve nafaka miktarı ile faiz talebi yönünden, davalı-davacı (Hamdi) tarafından ise; kusur belirlemesi, diğer taraf lehine hükmedilen maddi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Toplanan delillerden, davacı-davalının çalıştığı, düzenli ve yeterli...
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davalı/davacı T3 vekilinin; kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Denizli 2. Aile Mahkemesi'nin 18.02.2020 tarih, 2018/185 esas ve 2020/88 karar sayılı ilamının kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden kaldırılmasına ve Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b,2 maddesi uyarınca bu yönlerden yeniden hüküm tesisine. ''Davacı/davalı T1 maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile TMK'nın 174/1,2 maddeleri uyarınca 25.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı/davacı T3'tan alınarak davacı/davalı T1 verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin reddine'' "Davacı/davalı T1 yoksulluk nafakası talebinin reddine" II-Denizli 2....
er TL maddi - manevi tazminat talep etmiştir....
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) ve manevî (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Mahkeme kararında kadın lehine boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren (16.06.2019) aylık 3.500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş ve yoksulluk nafakasının 21.04.2022 tarihinden itibaren aylık 5.000,00 TL’ye çıkarılmasına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 175 ... maddesi gereğince takdir edilen yoksulluk nafakası, boşanma hükmünün kesinleşmesi ile muaccel hale gelir. Türk Medeni Kanunu’nun 176 ncı maddesinin dördüncü fıkrasına göre, tarafların malî durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hâllerde yoksulluk nafakasının artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Açıklanan nedenle, kadın eşin maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, 6100 Sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca maddi ve manevi tazminat talebi yönünden yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; kadın eş yararına TMK 174/1 maddesi uyarınca 20.000,00 TL maddi ve TMK 174/2 maddesi uyarınca 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı kadın eşin yoksulluk nafakası yönünden istinaf başvurusu incelendiğinde; TMK 175. Maddesindeki düzenlemeye göre boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilecek, nafaka yükümlüsünün kusuru aranmayacaktır. Yasal düzenlemeye göre, yoksulluk nafakası verilebilmesi için öncelikle boşanma yüzünden yoksulluğa düşülmesi gerekmektedir....
Bu nedenlerle davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davacı kadın yararına TMK 174/1- 2 maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 30.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesi gerekmiştir. Mahkemece, davacı kadın için aylık 500 TL yoksulluk nafakası, 27/06/2011 doğumlu olduğu anlaşılan ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk Ali Efe için aylık 500 TL iştirak nafakası takdir edilmiştir. Değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı itibariyle ihtiyaçları, nafakaların niteliği dikkate alındığında takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası azdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; TMK’nun 166/1.madde kapsamında asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-karşı davacı kadın için toptan 10.000 TL yoksulluk nafakası ödenmesine, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ; Davacı-karşı davalı erkek vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, karşı davanın kabulü, yoksulluk nafakası takdiri ve reddedilen tazminat talebi yönünden kararı istinaf etmiştir. Davalı-karşı davacı kadın vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespitinin doğru olmadığını belirterek, asıl davanın kabulü, tazminat talebinin reddi ile tedbir nafakası miktarı ve toptan yoksulluk nafakası takdiri yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir. GEREKÇE: Asıl ve karşı dava, TMK'nun 166/1.maddesine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin olup, taraflarca ilk derece mahkemesi kararına karşı süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur....
Davalı (erkek) vekili istinaf dilekçesinde; boşanma kararına itirazlarının olmadığını, kesinleştirilmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesince yapılan kusur derecelendirilmesinin yanlış olduğunu, en azından eşit kusurlu kabul edilmeleri gerektiğini, kadın lehine tedbir/ yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat verilmesinin doğru olmadığını belirterek, boşanma yönünden kurulan hükmün kesinleşmesini, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat yönünden verilen kararların eşit kusur ilkesi uyarınca kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, TMK'nın 161.maddesi gereğince özel boşanma sebebi olan zina sebebiyle boşanma, bu talep kabul edilmediği takdirde TMK'nın 166/1.madde kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır....