"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki boşanan kadının soyadının düzeltilmesine ilişkin davada ... 12.Aile ve ... 10.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mahkeme kararı ile boşandığı eşinin soyadını kullanan davacının eski kocanın soyadının kaldırılarak kızlık soyadının verilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacının boşanmasına rağmen mahkeme kararı ile evlilik soyadını kullandığı, şimdi ise evlilik soyadı olan Mete soyisminin değiştirilerek, Akçalı olan kızlık soyadının verilmesini istediği anlaşılmaktadır....
Tıpkı ölen malik olmayan eşin mirasçılarına husumet düşmeyeceği gibi. Husumet sadece “evlilik birliğinin sürdüğü” hallerde düşer. Çünkü evlilik birliği sürdüğü için aile konutu şerhinin malik olan eşin tek yanlı beyanı ile kaldırılması malik olmayan eşin hukuki yararlarını zedelediği gibi aile konutu şerhinin kaldırılması davasında da evlilik birliği sürmekte ise aile konutu şerhinin kaldırılması aynı şekilde malik olmayan eşin hukuki yararlarını zedelediği için elbette ona husumet yöneltilmeli, gösterdiği takdirde delilleri toplanmalı ve sonucu uyarınca karar verilmelidir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu m. 1019 f. I hükmüne göre tapu memuru, ilgililerin bilgisi dışında yaptığı işlemleri onlara tebliğ etmekle yükümlüdür. 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu m. 1019 f....
Ancak; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 187. maddesi hükmü uyarınca kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Somut olayda davacı kadın evlenmekle kocası ...'un soyadını almış olup, evlilik birliği sürdükçe ve kocası soyadını değiştirmiş olmadıkça kadın kocasının bu soyadını taşımak durumundadır. Saptanan bu durum karşısında davacı kadının kendiliğinden evlenmekle aldığı soyadını değiştirme hakkı bulunmamakta olup, Nüfus Kanunu'nun 36/b maddesi uyarınca da soyadı değişikliği halinde eşin soyadının nüfus müdürlüğünce düzeltileceği dikkate alınmadan davacı kadının soyadının eşinden farklı olacak şekilde ve yasa hükmüne aykırı olarak düzeltilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada; davalı ile boşandığı eşinin adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre 2007'den beri ayrı adreslerde ikamet ettikleri Nüfus Müdürlüğü tarafından bildirilmişse de, davalının oturduğu .... Merkez mahallesi muhtarının davalının boşandığı eşinin çocuklarını ziyaret için gelip gittiğini beyan ettiği, sosyal güvenlik denetmen raporunda, davalı ile eski eşin beraber yaşadıklarını bildiren komşu tuhafiye çalışanı ve terzinin ise adreslerinin meçhul olması nedeniyle ifadelerine başvurulamadığı anlaşılmış, öte yandan, ... İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün 18.11.2013 tarihli cevabi yazısında, polis memuru ... tarafından yapılan çevresel soruşturmaya göre, davalı ile eski eşin beraber yaşadıklarının tespit edildiği bildirilmiş olup, Mahkemece eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verildiği anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesinin 10/10/2007 gün ve 1109-1074 sayılı kararı ile boşandığı eşinin soyadını kullanmasına dair, mahkemeden izin kararı aldığını, ancak artık çocuklarının büyüdüğünü, mesleki çevresinde de evlilik öncesi soyadı ile tanındığını belirterek "..." olan soyadının "..." olan kızlık soyadı ile değiştirilmesini istemiştir. ... 2. Aile Mahkemesince, nüfus kayıt düzeltme davası niteliğinde olan uyuşmazlığın çözümünde asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 25. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın TMK'nın yürürlüğe girdiği 01/01/2002 tarihinden sonra açıldığı ve aile mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava Türk Medenî Kanununun 173. maddesine dayanmaktadır. Görev kamu düzenine ilişkindir....
Mahallesindeki konutta hem de ...Belen/Hatay'daki yazlıkta birlikte yaşadıklarını beyan ettikleri görülmüş, davacının boşandığı eşinin Kimlik Paylaşım Sisteminde kayıtlı adresinin ...Mahallesi Kanuni Cad.no:39/A Belen/Hatay olduğu tespit edilmiştir.Yargılama aşamasında davacı ve boşandığı eşinin yerleşim yeri hareketleri ve seçmen kayıtları incelendiğinde, 31/03/2007 ile 21/08/2009 tarihleri arasında ... Mahallesi 164. Sk. No:43/2 İskenderun adresinde ikamet ettikleri ve oy kullandıkları; eski eşin 21/08/2009 tarihinde yerleşim yerini ...Mahallesi Kanuni Cad. No:39/A Belen/Hatay adresine naklettiği ve burada oy kullandığı; davacının boşandığı eşinin ... Mahallesindeki sabit telefon aboneliğini 21/11/2011'de iptal ettirdiği; su aboneliğinin ise 03/06/2009 tarihinde davacıya devrettiği tespit edilmiş; ... Mahallesi Muhtarının 05/12/2011 tarihli cevabi yazısında, davacının boşandığı eşinin 10/08/2009 tarihine kadar ikamet ettiği ... Mahallesi 164. Sk....
Bu durumda somut olayda olduğu gibi davacı annenin velisi bulunduğu Zelal ve Aylin'in soyadlarının değiştirilmesi konusuda açtığı davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmadığı gibi davacı Mahfuze eşi Aydın Aktaş ile evli iken Aydın'ın 21.06.2011 tarihinde öldüğüne, Nüfus Hizmetlerine Ait Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönergesinin 141. maddesinde ve Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 67.maddesinde "Kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalır ve kocasının soyadını taşımaya devam eder. Yazılı talebi halinde bekarlık hanesine dönerek bekarlık soyadını alıp kapanmış olan nüfus kaydı açılabilir" hükmü karşısında kocası ölen davacı, eşi hanesinde kaldığına göre ölen eşinin soyadını taşıyacağı hususu da dikkate alınmadan davacı Mahfuze'nin soyadının değiştirilmesine karar verilmesi de yerinde değildir....
Anılan kanunda ise boşanılan eş ile birlikte yaşama olgusu bir kesilme nedeni olarak düzenlenmemiştir. 5510 sayılı Kanun'un 01.10.2008 tarihinden önce gerçekleşen boşanma olgusuna uygulanması olanağı, önceye etki yasağı nedeni ile olanaklı değildir. 3.Çoğunluğun önceye etki yasağı ilkesine aykırı olarak, lafzi yorum ve sigortalı aleyhine yorumu benimseyerek, sonradan gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak salt birlikte yaşama ve boşanan eşin desteğini alma koşulunu yeterli kabul etmesi, Kanunun ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararının gerekçelerine aykırıdır. 4. Açıklanan bu gerekçelerle mahkeme kararının kesin olarak bozulması gerekirken, onanması görüşüne katılınmamıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili özetle, kurum denetmenlerince düzenlenen raporun aksinin ispat edilemediğini davacı ve boşandığı eşin adreslerinin celp edilerek iddianın gerçek olup olmadığının araştırılması gerektiğini resen seçilecek tanıkların tespiti gerektiğini eksik inceleme ve araştırma nedeniyle kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. UYUŞMAZLIK KONUSU : Kurum işleminin yerinde olup olmadığı uyuşmazlık konusudur....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde 1990 yılında annesi ile babasının ayrıldığını, o tarihten beri tüm ihtiyaçlarının annesi tarafından karşılandığını, 13 yıldan beri de babasını hiç görmediğini, kendisi ile ilgilenmeyen babasının "... " olan soyadını taşımak istemediğini, annesinin kızlık soyadını almak istediğini ileri sürerek "..." olan soyadının "..." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....