Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın konusu itibarı ile davacının merdivenden düşmesine bağlı maddi manevi tazminat davası olup ticari iş netliğinde olmadığından davanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemelerine yönlendirilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, davanın olay tarihinden itibaren 1 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılmış olup zamanaşımı itirazlarının olduğunu, BK.58 madde gereği sorumluluğun bina malikinin sorumluluğu olup, davalının bina maliki olmadığını, binanın ortak alanlarının malikinin binadaki tüm malikler olup buna göre davanın tüm maliklere yöneltilmesi gerektiğini, bu yönden husumet itirazlarının olduğunu, dava dilekçesinde talep edilen tazminatın ne kadarının maddi ne kadarının manevi tazminat olarak talep edildiğinin açıklanmadığını, merdivendeki parapetin bina yönetimi tarafından imal edilmediğini, binayı müteahhitin yaptığını ve binanın bu şekilde teslim alındığını, bu parapetten kaynaklanan bir durum olsa idi dahi müteahhidin sorumluluğu...

    Eldeki davada ise davacının zararının karşılandığına ilişkin bir iddia olmadığı gibi feragat edilen davalı ... bina maliki, diğer davalı olan fenni sorumlu .... haksız eylemi gerçekleştiren kişi olup fenni sorumlunun bina malikine rücu hakkı bulunmamaktadır. Rücu hakkı olmadığına göre iç ilişkide durumunun ağırlaştırılması söz konusu olamaz. Bina malikinin yapının fenni mesulüne rücu hakkı vardır. Haksız eylemi gerçekleştiren fenni sorumlunun bina malikine rücu hakkı olmadığından ve iç ilişkide davacının bina maliki hakkındaki feragati fenni sorumlunun durumunu ağırlaştırmadığından davalı fenni sorumlu hakkındaki davanın 818 Sayılı BK’nun 147/2 maddesi uyarınca reddedilmiş olması doğru değildir. Şu halde, davalı ....... yönünden işin esası incelenip sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeyerek yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

      TBK'nın 69.maddesinde yapı malikinin sorumluluğu düzenlenmiştir. Buradaki sorumluluk, objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan kusursuz sorumluluktur. Davalı ...'ın sorumluluğu TBK.md.69 kapsamında değerlendirilmelidir. TBK.' nun Yapı Malikinin Sorumluluğuna ilişkin 69.maddesi: "Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. İntifa ve oturma hakkı sahipleri de, binanın bakımındaki eksikliklerden doğan zararlardan, malikle birlikte müteselsilen sorumludurlar. Sorumluların, bu sebeplerle kendilerine karşı sorumlu olan diğer kişilere rücu hakkı saklıdır." yasal ifadesini içermektedir. Türk Borçlar Kanununun 69. maddesinden kaynaklanan inşa eseri sahibinin sorumluluğu, kusursuz yani objektif bir sorumluluğa dayanmaktadır. Başka bir deyişle, zarar ile bina veya yapı eserinin kullanılması arasında illiyet bağının bulunması sorumluluk için yeterlidir, ayrıca kusur aranmamaktadır....

        Davaya konu takip usulüne uygun yapılarak itiraz üzerine durduğundan itirazın iptali davası açılması için gerekli dava şartları mevcuttur. Bu nedenle yetkili icra dairesinde usulüne uygun takip yapılması dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair çoğunluk görüşüne katılmıyor muhalif kalıyorum....

          Ltd.Şti’ne bina malikinin sorumluluğu veya sözleşmeden kaynaklanan bir sorumluluğun ihlali nedeniyle başvurulamayacağı, davalı Özkan Lojistik Ltd....

            Devlet, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder” hükmü gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 05.03.2003 gün ve 2003/19-152 E. - 2003/125 K.; 29.09.2010 gün ve 2010/14-386 E. - 2010/427 K.; 15.12.2010 gün ve 2010/13-618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı)....

              İcra Müdürlüğü'nün 2012/4525 E. sayılı dosyasıyla takip yapıldığını, davalılar tarafından haksız olarak borca itiraz edildiğini beyan ederek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, mirasbırakan Mustafa Turgut Akbulut'a ait 74 nolu dairenin su tesisatında patlama olmadığını, ortak yer olan bina çatısındaki arızadan kaynaklanan tavan akması sebebiyle son katta bulunan daireden alt kattaki daireye akan sular nedeniyle bunun sorumlusunun son katta oturan daire malikinin olamayacağını, Silivri 2....

              Davacı vekili itirazın iptali davasını Kocaeli Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açmıştır. Bu durumda İİK.’nun 67.maddesine göre açılan itirazın iptali davasında mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisinin araştırılması ve şayet buna ilişkin itiraz yerinde değil ise itirazın iptali davasının esasına karşı itirazın incelenmesine geçilerek hüküm kurulması, icra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varılıyor ise o zaman borcun esasına yönelik itirazın incelenmesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın bu yönden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Davacı davalı ... başkanlığına ait binanın alt katında bulunan otoparka yağmur sularının dolarak davacı şirkete kasko sigortalı araca zarar verdiğini belirtmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araca davalı ... ve ...’a ait davalı ... tarafından kullanılan taşınmazın camının düşerek hasar verdiğini ,hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini belirterek 1.905 TL. tazminatın ödeme tarihinden yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin binanın kiracısı olup olaydan önce bina sahibine camların yapılması için ihtar çektiğini ancak bina malikinin tamiratı yaptırmadığını, sorumlulukları bulunmadığını davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar duruşmalara katılmamış savunma yapmamıştır....

                  Taraflar arasındaki uyuşmazlık, bina malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat isteminden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 05/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu