İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar İlk Derece Mahkemesinin 04/02/2021 tarihli ve 2020/269 E. 2021/22 K. sayılı kararıyla; istinaf kararı doğrultusunda davacı vekiline yemin teklif edip etmeyeceği hususunda beyanda bulunması için süre verildiği, davacı vekilinin davalıya yemin teklif etmeyeceklerini, yemin deliline dayanmadıklarını beyan ettiği, tarafların gerçekte satış işlemi yaptığı ancak temlikin tapuda bağış gösterildiği, davacının iddia ettiği gibi ivazsız bağış ve bağıştan rücunun söz konusu olmadığı, bağıştan rücu koşullarının oluşmadığı, gerçek gayenin satış olduğu, inançlı işlem konusunda yazılı sözleşme, delil başlangıcı, tanık beyanı bulunmadığı, davacı ve davalı arasında inançlı işlem bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4....
İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar İlk Derece Mahkemesinin 04/02/2021 tarihli ve 2020/269 E. 2021/22 K. sayılı kararıyla; istinaf kararı doğrultusunda davacı vekiline yemin teklif edip etmeyeceği hususunda beyanda bulunması için süre verildiği, davacı vekilinin davalıya yemin teklif etmeyeceklerini, yemin deliline dayanmadıklarını beyan ettiği, tarafların gerçekte satış işlemi yaptığı ancak temlikin tapuda bağış gösterildiği, davacının iddia ettiği gibi ivazsız bağış ve bağıştan rücunun söz konusu olmadığı, bağıştan rücu koşullarının oluşmadığı, gerçek gayenin satış olduğu, inançlı işlem konusunda yazılı sözleşme, delil başlangıcı, tanık beyanı bulunmadığı, davacı ve davalı arasında inançlı işlem bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4....
Yine dosya içinde mevcut idari karar ve yazışma içeriklerine göre dava konusu taşınmazın koşullu olarak bağışlandığı anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi karar gerekçesi yerinde değildir. Bu durumda, davacının bağıştan rücu sebebi olarak gösterdiği vakıaların değerlendirilmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir....
a aktardığını, aidatların düzenli olarak tarafından ödendiğini bağıştan rucu koşullarının oluştuğunu ileri sürüp, .... ... nolu ortaklık payına kura ile tahsis edilmiş ve halen kooperatif adına tapuda kayıtlı olan 57 nolu dairenin kooperatif kayıt ve defterlerindeki davalı adına olan kaydının iptali ile adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde payın karşılığı olan 37.000,00-TL den az olmamak kaydıyla bedelinin tahsiline karar verilmesini, mal rejimi ve evlilik içi mallarının bu şekilde tasfiyesini istemiştir. Davalı; davacının aralarındaki geçimsizlikten dolayı boşanma davası açtığını, dava konusu Kooperatif payını ilk evliliğinden olan birikimleriyle aldığını, bağış durumunun söz konusu olmadığını, davacı ile müşterek çocuklarının bakıma muhtaç olması sebebiyle kooperatif payını satmaya çalıştığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Borçlar Kanunu’nun 244 ve devamı maddelerinde düzenlenen bağıştan rücu şartları olayda yoktur. İş sahibinin kötü imalât ve eksik işler nedeniyle icra takibi yapması yasal bir hakkın kullanılması niteliğinde olup bağıştan rücuyu gerektirmez. Bu durumda 1 adet kapı bedelinin tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır. Öte yandan minare kapıları için mahkemece bedele hükmedilmiş ise de kapıların takılmadığı ve parçalı bir şekilde davalı ve karşı davacı yüklenicinin atölyesinde bulunduğu bilirkişi raporu ile saptanmıştır. Bu haliyle parçalı vaziyetteki imalâtın davacı iş sahibinin veya yüklenicinin işine yaramadığı da raporda belirlenmiştir. Davalı yüklenici kapıları 01.03.2001 tarihinde teslim etmeyi taahhüt etmesine rağmen teslim etmemiş, iş sahibinin keşide ettiği 20.12.2001 tarihli ihtarnamede verilen 15 günlük sürede de teslime yanaşmamış ve ihtarnameye cevap da vermemiştir. Ayrıca yapıdaki hatadan dolayı kapıların monte edilemeyeceğini de ihtar etmemiştir....
HUKUK DAİRESİ Davacılar, mirasbırakanları ...’ın paydaşı bulunduğu 7282 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki payını "kreş alanı" yapılması koşuluyla 22.03.1997 tarihinde davalı ...’ye bağış suretiyle temlik ettiğini, ancak bugüne kadar bağış koşulunun gerçekleşmediğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir. Davalı, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, taşınmazın kayıtsız ve şartsız bağışlandığını, bağıştan rücu koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece Mahkemesince, iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2013 NUMARASI : 2012/470-2013/498 Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, kooperatifin Antalya Beydağları Saklıbeli yöresinde Saklıkent adında kış sporları merkezi ve yayla kasabası olarak kurulduğunu, yörenin güvenliğinin sağlanması bakımından jandarma karakoluna ihtiyaç duyulduğunu, bu nedenle kooperatif adına kayıtlı olan 25 ada 7 parsel sayılı taşınmazın, üzerine karakol tesisleri yapılmak üzere Hazineye bağışlandığını, ancak jandarma karakolunun yapılmadığını, bağıştan rücu koşulunun gerçekleştiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir....
öğrendiğini ve bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tescilini istemiştir....
Somut uyuşmazlık incelendiğinde, dilekçeler teatisi aşamasında gerek dava dilekçesi gerek süresi içerisinde ve HMK'nun 141/1. maddesine uygun olarak sunulan cevaba cevap dilekçesindeki anlatımlara göre; davacı taraf, davaya konu taşınmazın bağış olarak devredildiğini, boşanma ilamıyla sabit olduğu üzere davalı kadının güven sarsıcı ve sadakat yükümlülüğünü ihlal eden davranışlarda bulunması ve aile birliğine karşı vazifelerini önemli surette yerine getirmediğinden evlilik birliğinin sona erdiğini belirterek bağıştan rücu sebebine dayalı tapu iptal ve tescil, bu mümkün olmadığı takdirde mal rejiminin tasfiyesi ile alacak talep etmiştir. Davacının asıl talebi bağıştan rücu sebebine dayalı tapu iptal ve tescil olup, asıl talep hakkında bir karar verilmeden fer'i talebin incelenmesi mümkün değildir....