WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki boşanma ve birleşen bağımsız tedbir nafakası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince reddedilen nafaka miktarı yıllık 7.200,00 TL olduğu ve istinaf kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşıldığından davalı-davacı kadının bağımsız tedbir nafakası miktarı yönünden istinaf başvurusunun usulden reddine, davalı- davacı kadının diğer, ... erkek vekilinin tüm istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir....

    Açıklanan nedenlerle, davalı-davacı anne yanında bulunan müşterek çocuk Batuhan yönünden bağımsız tedbir nafakası davasının kabulü ile; ortak çocuk için davalı-davacı anne yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken; yazılı şekilde istemin reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

      Somut olayda ise, taraflar evli olup, davacı eş ayrı yaşamda haklılık nedeniyle, nafaka talebinde bulunmuş olduğuna göre; mahiyeti itibariyle talep edilen nafaka, tedbir nafakası niteliğindedir. (TMK m. 197) Buna göre, mahkemece hükmedilen tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinin ardından yoksulluk nafakası olarak nitelendirilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu durumda, mahkemece; bağımsız açılan nafaka davasında, "kararın kesinleşmesinin ardından yoksulluk nafakası olarak devamına" şeklinde hüküm tesisi ve "tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile" ibaresinin eklenmemesi doğru görülmemiş, ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve hakimin takdir yetkisi kapsamında kalmadığından hükmün HUMK 438/VII, C.2 hükmü ile 6100 sayılı Yasanın 370/2, ek 3/1 maddesi gereği düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

        Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin, kadın tarafından açılan bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Bağımsız tedbir nafakasına ilişkin dava değerinin karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 72.070,00 TL'yi aşmadığı bu nedenle HMK'nın 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin kesin nitelikte karar olduğu anlaşılmakla, davalı davacı erkeğin bağımız tedbir nafakasına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı-davalı erkeğin asıl davaya ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına, karar vermek gerekmiştir....

          Ayrı yaşamaya hakkı doğan davacı kadın yararına Türk Medeni Kanununun 197/1. maddesi gereğince tedbir nafakası tayin edilmesi, usul ve yasaya uygundur. Davacı kadın yararına tedbir nafakası verilmemesi gerektiğine ilişkin görüşe katılmıyorum. Yukarıda açıkladığım nedenlerle, yerel mahkemenin 1996 yılında kadın yararına tayin edilen nafakanın arttırım talebinin reddi ile tekrar ayrı yaşama hakkı doğan davacı kadın yararına tedbir nafakasına hükmetmesinde bir çelişki ve isabetsizlik bulunmadığı düşüncesindeyim. Bu sebeplerle yerel mahkeme kararının onanması gerektiği görüşündeyim. Değerli çoğunluktan farklı düşünüyorum....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ara kararla hükmedilen tedbir nafakasının kararın kesinleşmesine kadar geçerli olacağının tabii bulunmasına ve davalının harcı verilerek açılmış bağımsız bir tedbir nafakası davasının da olmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.05.2012 (Çar.)...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı eş ve çocuk lehine 24.05.2011 tarihli oturumda ara kararı ile takdir edilen tedbir nafakasının infazı mümkün olup, davalı tarafından müstakilen açılmış bağımsız bir tedbir nafakası davasının bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından tedbir nafakası miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle 08.11.1999 doğumlu ortak çocuk ...'nın temyiz inceleme aşamasında ergin olduğunun anlaşılmasına ve yararına hükmolunan tedbir nafakasının ergin olduğu tarihte kendiliğinden sona ereceğinin tabii bulunmasına göre, davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre bağımsız tedbir nafakası davasında(TMK 197) davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası azdır....

                  Bu nedenle bağımsız açılan tedbir nafakasına yönelik davalı-davacının istinaf isteminin usulden reddine karar verilmesi gerekir. 2- TMK'nın 169.maddesi uyarınca boşanma davasında hükmedilen tedbir nafakası kararına ilişkin istinaf isteminin incelenmesinde ; TMK 169.maddesi gereğince hükmedilen tedbir nafakası miktarı, tarafların sosyal ekonomik durumları, müşterek çocukların baba yanında olduğu anlaşıldığından yerinde olduğu kanaatiyle davalı-davacının bu yöndeki talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Sonuç olarak;yukarıda belirtilen nedenlerle tarafların istinaf istemlerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi, maddi-manevi tazminat talepleri ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ve iştirak nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine (TMK m.166/1) dayalı olarak açılan boşanma davası ile davalı-davacı kadın tarafından boşanmanın ferileri niteliğinde açılan bağımsız tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası ile tazminat talepli davanın birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda davacı-davalı erkek tam kusurlu bulunarak erkeğin boşanma davasının reddine, kadının boşanma davasının kabulüne ve ferilerine hükmedilmiş, karar davacı-davalı erkek tarafından kusur tespiti ile aleyhine hükmedilen...

                    UYAP Entegrasyonu