Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında görülen çekişmeli boşanma davasında ilk derece mahkemesince verilen karar sonrası istinaf incelemesi aşamasında tarafların anlaşmalı boşanma konusunda anlaşıp protokol hazırladıkları görülmekle davalı karşı davacı kadının istinaf talebinin tarafların sulhleri kapsamında kabulü ile istinaf edilmeksizin kesinleşen hususlar da dikkate alınarak ilk derece mahkemesi kararının "A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN" başlıklı kısmının 1, 4, 5, 6 ve 7. bentlerinin, "B-KARŞI DAVA YÖNÜNDEN" başlıklı kısmının tedbir ve iştirak nafakasına ilişkin 3 nolu bendinin, tedbir ve yoksulluk nafakasına ilişkin mükerrer 3 nolu bendinin , 6, 7, 9, 10 ve 11 nolu bentlerinin kaldırılmasına, kadının karşı davasında verilen boşanma kararı istinaf edilmeden kesinleşmekle asıl davada boşanma talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına, tarafların anlaşmaları kapsamında velayeti anneye verilen müşterek çocuk Buse Serdar'a harcanmak üzere boşanma kararının kesinleştiği...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı kadının bağımsız tedbir nafakası davası ile yararına hükmolunan tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleştiği tarihe kadar devam edeceğinin tabi bulunmasına göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine yöneliktir. Fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası; taraflardan davacı erkek tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış ve dava, taraflar arasındaki geçimsizliğin ispatlanamadığından bahisle reddedilmiştir....
Davacı- davalı kadın tarafından açılan bağımsız nafaka davasında hükmedilen yıllık nafaka miktarı 2400 TL olup, bölge adliye mahkemesince nafakaya yönelik verilen karar miktar bakımından kesindir. Bu nedenle davalı -davacı erkeğin birleşen tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davalı-davacı erkeğin boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı- davacı erkeğin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, reddedilen boşanma davası, tedbir nafakası davasının kabulü, nafakalar ve kadın lehine hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı erkeğin, tedbir nafaka davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 esas-2005/235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, boşanma davasından bağımsız olarak açılan tedbir nafakası istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 31.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Asıl dava bağımsız olarak açılan tedbir nafakası istemine, birleşen dava ise, boşanma istemine ilişkin olup, mahkemece verilen hüküm davacı tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 28.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/173 KARAR NO : 2021/1524 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KARABÜK AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2019 NUMARASI : 2017/535 ESAS 2019/160 KARAR DAVA KONUSU : Bağımsız Tedbir Nafakası ve Boşanma KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla HMK’nın 353. maddesi gereğince duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek HMK’nın 355. maddesi gereğincede; istinaf dilekçesinde yazılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı asıl 30.11.2017 tarihli asıl dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuk lehine aylık 1.000 TL tedbir nafakası ile kendi lehine aylık 1.000 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, ortak çocuklar lehine takdir edilen nafakaların ve tazminatın miktarları, yoksulluk nafakasının reddi ve kendisi için talep ettiği tedbir nafakası yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı erkek tarafından işbu davadan önce 12.09.2011 tarihinde boşanma davası açılmış, davacı-karşı davalı kadın tarafından 25.08.2011 tarihinde açılan bağımsız tedbir nafakası davasının erkek tarafından 12.09.2011 tarihinde...
İstinaf Sebepleri 1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının boşanma davasının kabulünün ve kusur belirlemesinin hatalı olduğu, kadının nafaka taleplerinin reddi gerektiği erkek lehine maddî ve manevî tazminata hükmolunması gerektiği, kadının ziynet alacağı davasının kabulünün hatalı olduğu belirterek; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar, erkeğin reddedilen tazminat talepleri, kadının ziynet alacağı davasının kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin boşanma davasının kabulünün ve kusur belirlemesinin hatalı olduğu, kadının tazminat taleplerinin reddinin doğru olmadığı, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarlarının az olduğunu belirterek; erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadının reddedilen tazminat talepleri ile tedbir ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....
TMK'nun 169.maddesinde ön görülen tedbir nafakası boşanma ve ayrılık davaları için getirilmiş bir düzenleme olup, eldeki davanın bağımsız tedbir nafakası davası (TMK.m.195- 197) olduğu dikkate alındığında, mahkemece, bu konuda verilen nafaka usul ve yasaya aykırı olmuştur. 2- Kabule göre de, davacı kadının dava dilekçesinde kendisi ve müşterek çocuk için aylık 1.000'er TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep ettiği halde yerel mahkemece (2) nolu hüküm fıkrasında çocuk için aylık 700 TL, kadın için 1.200 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, bu haliyle kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarının HMK'nun 26.maddesinde öngörülen taleple bağlılık kuralına aykırı olduğu anlaşılmıştır. 3- Öte yandan, eldeki nafaka davasının kadın tarafından 07/01/2021 tarihinde açıldığı, dosya içindeki bilgiler ve Uyap kayıtlarına göre koca tarafından aynı mahkemenin 2021/38 esas sayılı dosyasında 18/01/2021 tarihinde geçimsizlik sebebiyle boşanma davası açıldığı, nafaka davasında karar verildiği tarihte...