Davacının, 1987 ile 2005 yılları arasında esnaf Bağ Kurlusu olduğunun tespiti ve 1986 yılında 185 günlük SSK hizmetinin Bağ-Kur hizmeti ile birleştirilmesi ile yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesini talep etiiği davada, Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, “Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; Davacının 1987-07/01/2005 tarihleri arasında esnaf bağkur sigortalısı olduğunun tespitine, Davacının yaşlılık aylığı tahsis talebinde bulunduğu 17/03/2011 tarihi itibari ile 1479 sayılı Kanun uyarınca koşulları taşımadığı nazara alınarak yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine ilişkin talebinin reddine” karar verilmişse de verilen kararın eksik incelemeye dayalı olduğu anlaşılmaktadır. 1-Öncelikle, davacının 1987-2005 yılları arasında, esnaf bağkur sigortalısı sayılması gerektiğinin tespitine yönelik talebine ilişkin olarak söz konusu dönemin başlangıç ve bitiş tarihi itibariyle, ay ve gününün davacının beyanı alınmak suretiyle belirlenmesi...
Bu nedenle, davalının ilgili kurumlara yazılan müzekkere cevaplarıyla teyit bulan bir kısım ödemelerin takip sonrası davalı tarafından yapıldığı yönündeki açıklamaları doğrultusunda HMK 266 v.d maddeleri uyarınca dosyanın alanında uzman bilirkişiye tevdiyle, senet borçlusu davalının protokolde belirtilen, SGK, Bağkur ve Vergi Dairesine yapmış olduğu ödeme miktarının taraf ve Yargıtay denetimine elverişli, alanında uzman bilirkişi raporuyla tespiti, tespit edilen bu miktarın takibe konulan senet bedelinden düşülmek suretiyle davanın kalan kısım yönünden kabulü gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....
İş Mahkemesi' nin 05/12/2012 tarih, ve 2012/167 - 5 esas-karar sayılı kararı uyarınca, davacının 01.06.1995 - 31.12.2003 tarihleri arasında tarım bağkur sigortalısı olarak tescilinin yapıldığını ve kurum kayıtlarına 08.12.2010 - 08.12.010 tarihinde tarım bağkur sigortalılığının yeniden devam ettirildiğini, Sosyal Güvenlik Denetmen Yardımcısı... tarafından düzenlenen 28.03.2010 tarihli ve 2016/06 sayılı raporda 01.01.1994-01.10.2008 tarihleri arasında ......
Mahkemece 609230065 sicil ve 13436510340 TC kimlik numaralı davacının 28/03/1994 tarihinde başlatılan ve 0704707686 bağkur numarası ile birleştirilip 0925086987 bağkur numarası ile devam ettirilen zorunlu bağkur sigortalılığının tescil tarihinden itibaren durdurulması gerektiğinin tespitine, 60923006.5 sicil numarasıyla 01/08/1981 tarihinden itibaren bağlanan sakatlık aylığının kesildiği 01/06/1994 tarihinden itibaren geçerli sayılması gerektiğinin tespitine, 19/03/2008 tarihinden beri ödenmeyen sakatlık aylıklarının hak ediş tarihlerinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. 2022 sayılı Yasa ile ilgili çıkan ihtilaflarda kişiler ile SGK Başkanlığı arasında Kurum-sigortalı ilişkisi bulunmamaktadır. SGK Başkanlığı Devletin 2022 sayılı Yasa gereğince muhtaç durumda bulunan özürlülere yaptığı parasal yardım işinde bu yasanın kendisine açıkça verdiği görev nedeniyle aracılık yapmaktadır....
K A R A R Dava, davacının 1.1.1986-1.10.1990 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa'ya tabi tarım bağkur sigortalı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 6.3.1986 tarihli giriş bildirgesine istinaden Kurumca resen 1.1.1986 tarihi itibarı ile tarım bağkur tescilinin yapıldığı, 1987/3. döneminde 90 gün, 1988/1. döneminde 120 gün, 2.döneminde 60 gün 506 Sayılı Yasa kapsamında çalışmalarının bulunduğu, muhtarlıktan Kuruma bildirilen yazıda davacının 30.9.1990 tarihinden sonra tarımsal faaliyetine son verdiğinin bildirilmesi üzerine 1.10.1990 tarihi itibarı ile terk işlemi yapıldığı, 17.2.1995 tarihli Kurum yazısı ile davacıya tarım bağkur sigortalılığına 1.10.1990 tarihi itibarı ile terk işleminin yapılmış olup 8.830,00 TL prim borcunu 31.3.1995 tarihine kadar ödemesi gerektiğinin bildirildiği, davacının prim borcunu 21.3.1995 tarihinde ödediği anlaşılmaktadır....
Dava, Kurum işleminin iptali ile bağkur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurumu avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 30/11/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, Kurum işleminin iptali ile bağkur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurumu avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 30/11/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi No : Dava, Kurum işleminin iptali ve bağkur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 03/11/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut uyuşmazlıkta, davacı, 19/08/1994 tarihinden beri Bağkur sigortalısı olduğunu, ancak kayıtlarda Bağkur giriş tarihinin 1997 olarak göründüğünü ileri sürerek sehven 1997 olarak yazılan Bağkur kaydının 1994 olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça yapılan yetki itirazı bulunmamaktadır. Açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde; eldeki davada yetkili mahkeme Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının merkezinin bulunduğu "ANKARA" veya davacının işlemlerini yürüten şubenin bulunduğu yer mahkemesidir. Mahkemece davacının işlemlerini yürüten şube araştırılmamışsa da, davacının dava dilekçesinde, davalının adresini "Şişli" olarak gösterdiğinden, bu durumda uyuşmazlığın İstanbul 19. İş Mahkemelerince görülüp çözümlenmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 19. İş Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04/11/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Bağkur kaydının bulunduğu devamla 03.06.2014 -08.04.2015 tarihleri arasında da davalı işveren tarafından bildirilen hizmetlerinin olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda, 5 yıllık hak düşürücü sürenin hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak dikkate alınmadığı ve uyuşmazlık konusu dönemde davalıya ait karar defterleri, bordro tanıkları, komşu işyeri tanıkları, ücret bordroları, puantaj kayıtları incelenip davacının ... Bağkur bildirimi öncesinden gelen ve kesintisiz devam eden çalışmaları tespit edilirse ... Bağkur bildirimi dikkate alınmadan kesintisiz hizmetinin tespiti gerekeceği dikkate alınmadan eksik araştırma ve inceleme ile sonuca gidildiği görülmektedir. Yapılacak iş;yukarıdaki açıklamalara ışığında işin esasına girilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....