Tarım Bağ-Kur sigortalılığının yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Kanunda, bildirimsiz kalan sigortalılar için 506 sayılı Kanunun 79 ve 5510 sayılı Kanunun 86. maddesinde öngörülen "hizmet tespiti" davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil, yada tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı "Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti" söz konusu olamayacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, ilk kesinti tarihinden itibaren tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespiti ile 5510 sayılı yasa hükmünden yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi....
Taraflar arasındaki tarım bağkur tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı, dava dilekçelerinde özetle; ... Köyünde tarımsal faaliyette bulunduğunu, ürünlerini 1980-2000 yılları arasında farklı fabrikalara teslim ettiğini, bu ürünlerden prim kesintisi yapıldığı halde Bağ-Kur'a bildirilmediğini ve tescilinin o dönemde yapılmadığını ileri sürerek Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tesciline karar verilmesini talep etmiştir. II....
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının yasal dayanağını oluşturan Kanunlarda 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesinde açıklanan hizmet tespiti davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemesi ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının öngörülmesi karşısında, tescil veya iradi prim ödemesi ya da prim tevkifatı öncesine ait dönem yönünden tarımsal faaliyet ve buna dayalı Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti söz konusu olamayacaktır. Ayrıca belirtilmelidir ki, tarımsal faaliyete kabul edilebilir süreyi aşar uzunlukta ara verilmesi durumunda Tarım Bağ–Kur sigortalılığının yeniden başlayabilmesi, tescil başvurusu, iradi prim ödeme, prim tevkifatı olgularından herhangi birinin gerçekleşmesine bağlıdır....
Somut olayda, Gayrimenkul A.Ş. tarafından düzenlenen listede davacının 01.05.2004, 05.05.2005, 18.05.2006, 25.04.2007, 01.04.2008, 14.04.2009 tarihlerinde tekele tütün teslimatı yaptığı ve bağkur kesintisi yapıldığı (Kurumdan bilgilerin teyit edilmesi gerektiği şerhli yazı ) belirtilmiş olup kesintiler araştırılmadan sigortalılık tespitine yönelik değerlendirme yapılmadan karar verilmesi hatalıdır. Yapılacak iş, ürün tesliminden kesinti yapılan dönemleri belirleyerek, davacının talebi ile de bağlı kalarak ... Bağkur sigortalılığının tespitine karar vermek, yaşlılık aylığını da sigortalılık tespiti sonrası değerlendirerek sonuca gitmekten ibarettir....
Davalı SGK istinaf dilekçesinde özetle ;Yerel mahkemenin 01/01/1999- 31/05/2000 arası dönem için verilen kabul kararnın hatalı olduğunu, zamanaşımı ve hakdüşürücü sürelerin geçtiğini ,davacının tarımsal faaliyetinin devam edip etmediğinin tespiti için yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; zorunlu tarım sigortalılığının tespiti ve aksine kurum işleminin iptali talebine ilişkindir....
Amir hükmü gereği davacının Ek madde 6 kapsamında başka bir T3 çalışması olduğundan dolayı davacının iş bu tarih itibari ile tarım bağkur sigortalılığının sona erdiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Yukarıda belirttiğimiz yasal gerekçelerimiz kapsamında ; davacının çakışma bulunduğu ek madde 6 kapsamında prim ödediği günlerde , tarım bağkurlu saymak hukuken mümkün değildir. Çünkü 2926 sayılı yasanın 2. ve 3. Maddeleri , 5510 sayılı yasa'nın 6. Maddesi ve yargıtay içtihatlarının bu tür davalarda aradığı tarım bağkur faaliyetinin sürekliliği ispatlanamadığından ; davacının Ek 6. Madde kapsamında prim ödediği tarihlerde tarım bağkurlu sayılmayacağı ve sonucunda davacının Ek madde 6 kapsamında ödediği primlerin geçerli sayılması gerekmektedir. Ayrıca kurumun davacının primini yatırmaması halinde de, sigortalılığını durdurması gerekmektedir....
IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ: Davacı yerel mahkeme kararının ve istinaf kararının hukuka aykırı olduğu, vergide kayıtlı olduğu sürelerde bağkur sigoratlılığının tespiti gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir....
Davacı 4/a sigortalılığı sebebiyle 4/b sigortalılığının başlatılmamasını kurumdan talep etmiştir. Ancak 4/a sigortalılığının sona ermesi üzerine kurumca 4/b sigortalılığı resen başlatılmıştır. Davacının 4/b sigortalılığı kapsamında prim ödemesi bulunmazken aylık başvurusu üzerine bağkur prim borcunu toptan ödemeye zorlanmış ve ihtirazi kayıtla ödemiştir. Bu hizmetleri dikkate alınmaksızın 01/07/2000 tarihinden itibaren 4/a dan aylık bağlanmıştır. Gerek açıklanan bu durum gerekse 7143 sayılı Kanunla 5510 sayılı Yasaya eklenen geçici 76.madde ile 7256 sayılı Yasayla eklenen geçici 83.maddeler gözetildiğinde bağkur sigortalılığının terkinine ilişkin mahkeme kararı da yerindedir. Bağkur sigortalılığı dolayısıyla kurumun davacıyı mecbur bırakması üzerine ihtirazi kayıtla yatırılan primlerin iadesi isteğine gelince bu noktada mülga 1479 sayılı Yasanın 39 ve 5510 SY nın 31 ve 36.maddesi ile bu maddeleri yorumlayan yargı kararları üzerinde durulmalıdır. Yargıtay 10....
Madeni Sanatkarlar Derneği kaydı esas alınarak 01/10/1972 tarihi itibariyle Bağ-Kur sigortalılık tescilinin yapıldığı, ilk prim ödemesini 02/01/1973 tarihinde yaptıktan sonra 14/02/1977-30/09/1983 tarihleri arasında prim ödemelerine devam ettiği, 25/05/1973 tarihinde yurtdışında çalışmaya başlaması sebebiyle 24/05/1973 tarihinde Bağ-Kur sigortalılığının sonlandırıldığı, bilirkişi raporu alındığı anlaşılmaktadır.Somut olayda, Mahkemece davacının 01/10/1972-24/05/1973 tarihleri arası bağkur sigortalılık süresi 7 ay 23 gün olup, hükme esas alınan 27/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda davacının isteğe bağlı sigortalılık süresini hesaplarken 2. basamağa yükseltilerek hesaplama yapıldığı anlaşılmıştır....