Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının 02.04.1986-17.04.1986 arası 5 gün, 03.05.1986-21.06.1986 arası 21 gün, 11.03.1987-25.03.1987 tarihleri arası 20 gün zorunlu SSK sigortalılığı dönemi dışında kalan 01.04.1986-01.07.1997 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa gereğince tarım ... sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa'nın 6/b ve 506 sayılı Yasa'nın 3/I-F ve K maddelerine göre, bir kimsenin aynı anda çifte sigortalı olması sosyal güvenlik sistemimize göre mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacının 506 sayılı Yasa'ya tabi zorunlu sigortalılığı ile çakışan dönemde tarım ... sigortalısı kabul edilemeyeceği açıktır. Dosya içerisindeki belgelerden, davacının, 02.04.1986-17.04.1986 tarihleri arasında 5 gün, 03.05.1986-26.06.1986 tarihleri arasında 21 gün ve 01.03.1987-25.03.1987 tarihleri arasında 20 gün 506 sayılı Yasa'ya tabi zorunlu sigortalılığı olduğu anlaşılmaktadır....
Bu durumda önceden başlayarak devam eden sigortalılık l479 sayılı Yasa'ya tabi Bağkur sigortalılığı olduğuna göre davacının 5.9.1990-5.1.1995 tarihleri arasında da 1479 sayılı Yasa'nın Bağkur sigortalısı olması gerektiği ortadadır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutularak istemin kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle reddine karar verilmesi usul ve yasa'ya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 11.5.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, SSK'lı sigortalılığı hariç 1.11.1996- 31.7.2008 tarihleri arası tarım bağkur sigortalısı olduğunun tesbiti ile yaşlılık aylığı almasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :iş Mahkemesi Davacı, 26.9.1991-25.2.1994, 31.3.1994-25.9.1994 tarihleri arası esnaf bağkur ile SSK sigortalılığı çakışmasının giderilmesi ile yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 4.5.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 1.5.1987- 30.4.2005 tarihleri arasında çakışan SSK sigortalılığı haricinde tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 1.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Her ne kadar davacının dava edilen dönemde vergi kaydı bulunmakta ise de; bağkur tescili yönünde ilk kez 12/05/2006 tarihinde kuruma müracaat ettiği ve davalı kurumca 5510 sayılı kanunun geçici 8. Maddes gereğince davacının 04/10/2000 tarihinden itibaren bağkur tescilini gerçekleştrdiği, davacının geçici 18. Maddede belirtilen sürede bağkur tesci talebi ve prim ödemesi olmadığından 1479 sayılı yasaya göre zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edilemeyeceği, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar vermek gerekmiştir....
nın 01.10.2008 tarihinden 30.04.2009 tarihine kadar 4/1-b(4) alt bendi kapsamında Tarım Bağkur Sigortalısı olmadığının TESPİTİNE ve bu yöndeki davalı kurum işleminin İPTALİNE " rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 16.12.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Davaya konu uyuşmazlık, Tarım Bağ-Kur sigortalılığı ile aidiyet tespiti talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370, 371 inci, 2926 sayılı Kanun'un 2, 3, 6, 9 ve 10 uncu maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve yersiz olarak açıldığını, 19 mayıs ziraat odası kaydına göre tarım bağkur sigortalılığı tescil tarihi 25.01.2019 olarak değiştirildiğini, 2013- 11 sayılı genelgeye göre işlem yapıldığını, kurum işlemlerinin mevzuata uygun olduğunu, davacının ziraat odası kaydına itirazı olmadığını, aylık ortalama gelirinin muafiyet sınırı üzerinde kaldığı da iddia ve ispat edilmiş olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava; 1479 Sayılı Yasa kapsamında sigortalılığının tespiti talebine ilişkindir. Davacının talebi esas olarak vergi kaydının bulunmadığı dönemlerde oda kaydına itibar edilerek esnaf bağkur sigortalılığının tespitine ilişkindir. Mahkemece oda kaydı dikkate alınarak kabul kararı verilmiş ise de, sırf oda kaydının mevcudiyeti esnaf bağkur tescili için yeterli olmayıp davacının bu dönemde fiilen bağkur sigortalılığı kapsamında ticari faaliyetinin bulunması zorunlu olup mahkemece bu konuda inceleme yapılmamıştır. Ticari faaliyetin ispatı açısından davacının yaptığı iş, var ise işlettiği ticari araç, buna ait plaka, plaka üzerinden gerekli sicil, vergi, ceza ve tescil gibi kayıtların araştırılarak bu konuda var ise tanık beyanlarına başvurularak davacının fiilen çalışıp çalışmadığının ortaya konulması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmekle eksik incelemeye dayalı ilk derece mahkemesi kararının bu nedenle iadesi gerekmiştir....