Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi gereği re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde: Dava tarım Bağkur sigortalılığının tespiti davasıdır. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekilince istinaf edilmiştir. Davacının Ağustos 1999 tarihinde teslim ettiği ürünler sebebiyle resmi bir kurum olan Toprak Mahsulleri Ofisince bağkur prim tevkifatı yapılmıştır. Bu itibarla ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleri ile dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği tespit edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun tüm temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının babası ... 27/01/1973-08/12/1980 tarihleri arasında Bağkur'a prim ödeyip emekli olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile davacının murisi ... Yük Arabacıları Derneği Başkanlığının 27/01/1973 tarihinde 271 üye sırasında yapılan kaydının ve buna bağlı Bağkur sigortalılığının geçerli olduğunun tespiti ile davacıya 1479 sayılı yasanın ölüm sigortasını düzenleyen 40 ve müteakip maddeleri gereğince ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmişse de varılan sonuç doğru olmamıştır. HUMK'un 74.maddesine göre Kanunu Medeni ile muayyen hükümler mahfuz olmak üzere hakim her iki tarafın iddia ve savunmalarıyla mukayyet olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Tahakkuk edecek hale göre talepten noksan ile hüküm caizdir. Somut olayda; mahkemece davacının murisi ...'...

    itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğine karar verdiği anlaşılmaktadır. 1- Öncelikle Mahkemece, davacının davalı Kurum tarafından bağkur sigortalısı olarak kabul edilen 30.7.1991 - 31.12.1991, 21.4.1993 - 19.2.2013 tarih aralıkları için yeniden sigortalılığın tespiti yönünde hüküm kurulması isabetsiz bulunmuştur. 2- 17.2.1965 doğumlu davacının iptal edilmeyen ve eldeki kararla da ayrıca tespitine karar verilen sürelerle beraber tahsis talep tarihine kadar toplam 9599 gün sigortalılık süresinin bulunması ve bu sürenin 1.6.2002 tarihi itibariyle 15 yıl 11 ay 11 gün olması nedeniyle bu tarih itibariyle 25 yıllık sigortalılık süresinin dolmasına 9 yıl 19 gün bulunduğundan, 1479 sayılı kanunun geçici 10. maddesinin (f) bendi gereği ancak 49 yaşını doldurduğu tarih olan 17.2.2014 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı koşulları oluştuğundan, yaşlılık aylığının 17.2.2014 tarihi itibariyle bağlanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup...

      Buna göre “Kadın 50 / Erkek 55 yaş ve en az 5000 prim ödeme gün sayısı (sigortalılık süresi şartı yok) yahut kadın 50 / Erkek 55 yaş, 15 yıl sigortalılık süresi ve 3600 prim ödeme gün sayısı yahut Kadın 20 yıl / Erkek 25 yıl sigortalılık süresi ve 5000 prim ödeme gün sayısı şartlarını taşımış olmaları gerekmektedir. Davacının 01/06/1982 işe başlamış fakat 600 günlük Askerlik Borçlanması nedeni ile borçlanılan gün kadar sigortalılık başlangıcı geriye gittiğinden; 10/03/1980 tarihi kabul edilmiştir olduğundan 506 sayılı Kanunun Geçici 81 maddesi A bendine göre emeklilik kriteri: 25 yıl sigortalılık süresi, 5.000 prim ödeme gün sayısı ve 45 yaş şartlarının birlikte yerine gelmesi ve prim borcunun olmaması halinde yaşlılık aylığı almayı hak etmektedir....

      Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil, yada tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı "tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti" söz konusu olamayacağından, davacının 01.01.1999 - 30.06.2011 tarihleri arasında prim kesintisi veya iradi prim ödemesi bulunmaması durumunda, talep edilen dönemde tarım bağkur sigortalısı sayılması mümkün değildir. 5. Mahkemece, davalı Kurumdan, davacı tarafından Tarım Bağ-Kur sigortalılığı kapsamında yapılan prim ödemelerinin, ilk iradi prim ödemesinden itibaren ne kadarlık isteğe bağlı sigortalılık süresine denk geldiği sorularak, prim ödemelerinin karşıladığı sürede isteğe bağlı sigortalı olduğu kabul edilip, sonucuna göre yaşlılık aylığı koşulları irdelenerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. VI....

        Davacı 13/09/1968 doğumlu olup 51 yaş koşulu 13/09/2019 tarihinde yerine geldiği, 25 yıl sigortalılık süresi 01/11/1989 tarihli ilk başlangıca göre 2014 yılında dolduğu, 4/1- b hizmeti 01/05/2015- 31/07/2017, 01/06/2018- 20/11/2018, 01/10/2019- 05/11/2019 arasında 985 gün, iptal edilen süreler sonrası 4/1- a hizmeti 4603 gün toplamda 5588 gün olduğu böylece tahsis için gün sayısının yeterli olduğu tespit edilmiştir. 5510 sayılı Kanunun 29. maddesi gereği 4/1- b sigortalılık süreleri yönünden prim borcunun bulunmaması gerektiği, davalı Kurumun 07/07/2021 tarihli cevabi yazısının ekinde bulunan ekstrada 20/11/2018 tarihine kadar olan hizmet için 109,57- TL fazla ödeme gösterilmekle 01/10/2019- 05/10/2019 tarihleri arası bu hizmete olmadığı, bu dönem için ödenmesi gereken prim hizmet cetvelinde kayıtlı sigorta primine esas kazanç esas alınarak 426,40 x %34 = 144,98- TL olup, fazla ödeme 109,57- TL mahsup edildiğinde davacının 35,41- TL prim borcu bulunduğu, bu borç ise cüzi bir miktarda olup...

        VI-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Dosya kapsamından davalı Kurum tarafından davacının 28.7.1994 tarihli tevkifatına istinaden 1.8.1994 tarihinden itibaren tescilinin yapılarak 1.8.1994-8.1.2010 arasında tarım bağkur sigortalılık süresi verildiği, verilen sürelere ait primlerin ödendiği, davalı Kurumun tevkifat bulunmaması nedeniyle davacının tarım bağkur sigortalılık süresini 1.8.1994-31.12.1994 olarak güncellediği takip eden tevkifata göre 1.5.2006 tarihi itibariyle yeniden tarım bağkur tescili yaptığı, davacının Dairemiz 26.5.2015 tarihli onama kararı ile kesinleşen davasında talebinin tarım bağkur sigortalılık süresini iptal eden Kurum işleminin iptali olduğu, eldeki davada ise talep edilen dönem belirtilmeden prim ödemeleri nedeniyle isteğe bağlı sigortalılık süresinin tespiti talep ettiği anlaşılmaktadır....

          K A R A R Dava, davacıya 506 sayılı Yasa'ya tabi hizmetleri esas alınarak bu yasaya göre 1.1.2005 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, Dairemizin 7.5.2009 günlü bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılamada, davacının aylığa esas prim gün sayısının Kurumdan sorulmasına rağmen Kurumun yanıtı beklenmeden, Kurumca kabul edilen gün sayısı olan 5379 prim gün sayısının dahi yaşlılık aylığı almaya yeterli olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının 1.1.2005 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduğu halde, bozma kararı gerekleri yerine getirilmemiştir. 9.5.1960 gün ve 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bozma kararına uyan mahkeme artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır....

            Bağkur numaralı sigortalının 01.08.1986 tarihi itibarıyla Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu, 01.07.2000 tarihi itibarıyla yaşlılık aylığı bağlandığı, hesabında 6 adet prim ve 7 adet tevkifat ve |1 adet askerlik borçlanması olmak üzere toplamda 14 adet ödeme olduğunun görüldüğü, hatalı primler kütüğünden 1987 yılına ait 4 adet primin davacı hesabına hatalı kütükteki farklı (numaralı) hesaplardan 23.06.2000 tarihinde sigortalı hesabına yüklendiğî, ayrıca 24.04.1987 tarihli 87.640.TLnın da 23.06.2000 tarihinde ilgili personel tarafından girecek hesabına yüklendigini, yüklenen 4 adet prim, 1 girecek yapılan 1 adet prim ve 7 adet tevkifatın 26.06.2000 tarihinde prim hesabından çıkarıldığını, daha sonra aynı tarihte tekrar yüklendiğini, yüklenen primlerin sigortalıya ait olmadığının anlaşıldığının 15.01.2016 tarihli Soruşturma Raporunda tespiti üzerine yüklenen pirim ve tevkifatın prim hesabından çıkartılması ile tahsis şartlarını yitiren davacının, kurum işleminin iptali ve aylığının yeniden...

              Şöyleki; Dosyamız arasında bulunan hizmet dökümü ve Mevlana T3 01/06/2021 tarihli "yaşlılık yaştan giriş formu" incelendiğinde; davacının 1539 gün sgk ödemesi bulunmaktadır. Davacının 600 gün kadar askerlik borçlanması yaptığı da sabittir.Mahkememizce davacının ek 6 sigortalılığı da yukarıda açıklanan gerekçe ile kabul edilmesi gerekmektedir. Kuruma sorulduğunda ek 6 sigortalılık süresinin 4 yıl 6 ay 12 gün olduğu belirtilmiştir. Bu süreler 1632 güne tekabül etmektedir. Hülasa davacının 1539+600+1632=3771 prim gününün bulunduğu görülmektedir. Davacının yaşlılık aylığını hak etmesi için her türlü koşulun yerine geldiği sabittir....

              UYAP Entegrasyonu