"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ESKİ HALE GETİRME, MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, müştereken malik oldukları dubleks mesken vasıflı 1828 parsel sayılı taşınmazın bahçesine davalı kooperatif tarafından, Kooperatif Genel Kurulunun ve Kat Malikleri Kurulunun izni olmadan Belediyece onaylanan vaziyet planına ve yönetim planına aykırı olarak, yapılan ara yol ile tecavüz edildiğini ileri sürerek, müdahalenin önlenmesine, eski hale getirme bedeli olarak 3.020.300.000.-TL maddi ve 2 milyar TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davacıların kooperetif üyesi olmadıklarını, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, ayrıca üyelerinin ihtiyaçları doğrultusunda ara yolların yönetimin kararıyla yapıldığını, yapılan yaya yolunun bahçe duvarı dışında kaldığını belirtip davanın reddini savunmuştur....
Adliyesi Mahkemelerinde çok sayıda duruşmalarının olması sebebi ile katılamadıklarını, eski hale iade talebi ile yeni duruşma gününün verilmesi talebinde bulunulmuş; mahkemece 19.03.2013 tarihli ek karar ile; davacıların davanın açılmamış sayılmasına dair kararı temyiz hakları bulunduğu ve henüz bu kararın davacılar tarafından temyiz edilmediğinden eski hale getirme talebinde bulunamayacağı gerekçesi ile eski hale getirme talebinin reddine karar verilmiş; karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalmaya dayalı tazminat istemine ilişkindir. HMK.nun 98. maddesi hükmü gereğince, eski hale getirme istemi ilgili davaya bakan mahkemeye yapılır. Davanın takip edilmemesi nedeni ile HMK 150/6 maddesi uyarınca verilen davanın açılmamış sayılması kararları usule ilişkin olup uyuşmazlığı esastan çözen ve mahkemenin mutlak anlamda o işten el çekmesini gerektiren bir karar değildir....
HMK’nın 05.08.2017 tarihinde yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanun'un 31 inci maddesi ile değişik 361/1 inci maddesine göre “Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarının iptali talebi üzerine verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” 3.HMK'nun 6 ncı bölümünün 2. ayrımında "Eski Hale Getirme" düzenlenmiş olup, 97 nci madde kapsamında Eski hâle getirme talebini içeren dilekçede, talebin dayandığı sebepler ile bunların delil veya emareleri gösterileceği, 98.madde kapsamında eksi hale getirme talebini inceleyecek merci, 100 üncü madde kapsamında ise inceleme usulü ve verilecek kararın niteliği yönünde düzenleme yapılmıştır. 4....
Dava; Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca projeye aykırılığın giderilmesi, eski hale getirilme ve maddi- manevi tazminat istemine ilişkin olup; maddi tazminata ilişkin istemler Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamında, manevi tazminata ilişkin istemler ise genel hükümler çerçevesinde incelenmelidir. Buna göre; 1- Manevi tazminat istemi yönünden; hukuki uyuşmazlıklarda asliye hukuk mahkemelerinin görevi asıl olup özel bir kanun hükmü ile hangi mahkemede görüleceği açıkça belirtilmeyen bütün dava ve işler asliye hukuk mahkemelerinde görülür. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2/1. maddesi uyarınca, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik müdahalenin men'i, eski hale getirme, maddi ve manevi tazminat ile ecrimisil davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalı şirketler vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş, davacı vekilincede temyiz dilekçesinde duruşma isteminde duruşma isteminde bulunulmuş olmakla, duruşma için belirlenen 06.11.2012 günü temyiz eden davacı vekili ile davalı ... Aş vekilinin yüzlerine karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediklerinden temyiz eden ... vekili ile aleyhine temyiz olunan davalı ... Müdürlüğü vekilinin yokluklarında duruşmaya başlanarak davacı ve davalı ... Aş vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve Dairemizin geri çevirme kararı üzerine gelen dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü....
Mahkemece, davanın 12.9.2001, 13.11.2001 ve 2.4.2002 tarihli oturumlarına mazeretsiz olarak katılınmayıp dosyanın müracaata bırakıldığı gerekçesiyle açılmamış sayılmasına karar verilmiş, 11.4.2002 tarihli dilekçesi ile eski hale getirme isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmekle dosyadan el çekildiği gerekçesiyle eski hale getirme istemi reddedilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece, verilen davanın açılmamış sayılmasına ilişkin karara karşı davacı vekili süresi içinde eski hale getirme isteminde bulunulmuş, ancak mahkemece hüküm verilmekle işten el çekildiği gerekçesiyle istem reddedilmiştir. Davacı vekili, 2.4.2002 tarihli oturuma sağlık sorunu nedeniyle katılmadığını ileri sürerek eski hale getirme isteminde bulunduğuna göre, istem aynı oturumda verilen davanın açılmamış sayılmasına kararın usule aykırı olduğu iddiasını içermektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Eski Hale Getirme, Ecrimisil, Maddi/Manevi Tazminat DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 05.04.2019 K A R A R Dava, kat malikleri arasında ortak alan olduğu iddia edilen alanlara el atma nedeniyle, el atmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil ve tazminat isteklerine ilişkin olup, bu haliyle uyuşmazlık, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun uygulanmasından kaynaklandığından ve karar Sulh Hukuk Mahkemesince verilmiş olduğundan, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 30.1.2019 tarihli ve 1 sayılı Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen kararına göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (20.) Hukuk Dairesine aittir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.688,14 TL maddi, 4.500,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 14.03.2019 tarihli ve 2016/13-1281-2019/216 sayılı kararı ile benzer nitelikteki birçok kararında vurgulandığı üzere; 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 40/2, 5271 sayılı CMK'nın 34/2, 232/6. maddeleri gereğince, hüküm ve kararlarda, başvurulacak yasa yolu, süresi, başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin anlaşılabilir nitelikte açıkça gösterilmesi zorunludur. Bunlardan bir veya birkaçının eksik ya da hatalı gösterilmesi CMK'nın 40. maddesi uyarınca eski hale getirme nedenini oluşturmaktadır....
Bölge Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabından davaya konu 103 ada 33 parselde herhangi bir kamulaştırma işleminin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Özel hukuk tüzel kişisi olan davalının kamulaştırma yapma yetkisi bulunmadığı gibi, davacının da eski hale getirme yönünden bir talebi bulunmamaktadır. Davacının talebi, taşınmaza hafriyat dökülmesi sebebi ile taşınmazının zarar görmesi ve ayrıca taşınmaz üzerindeki bir kısım ağaçların zarar gördüğü iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Şu halde yukarıda açıklanan yönler gözetilmeksizin, mahkemece kamulaştırmasız el atma hükümlerinin tatbiki ile zararın hesaplanmış olması ve ayrıca bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 1100 m² lik kısım yönünden tapuda davacılar adına kayıtlı hisselerin iptali ile tapuda davalı şirket adına tesciline hükmedilmiş olması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, evlilik süresi, davalı erkeğin boşanmaya yol açan olaylarda tam kusurlu bulunması, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile TBK'nun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi (TMK m. 174/1- 2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır....