"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ecrimisil ve eski hale getirme tazminatı davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 07.05.2012 gün ve 2012/5670-6426 sayılı ilamı ile temyiz istemi süreden ret kararı verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi, ecrimisil, eski hale getirme ve tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece eski hale getirme ve tazminat isteminin reddine, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminin kabulüne karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiş, davacının temyiz isteminin süresinde olmaması nedeniyle Dairemizin 07.05.2012 tarihli, 2012/5670 - 6426 Esas ve Karar sayılı ilamı ile reddedilmiştir....
Taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde müdahalenin önlenmesi talebi yanında kal ve eski hale getirme talebi varsa öncelikle dava konusu taşınmazın el atılan bölümünün bedeli 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 11/1- f maddesi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla tespiti ile dava konusu taşınmazın davalı idarece el atılan bölümünün bedeli ile eski hale getirme masraflarının karşılaştırmasının yapılarak, eski hale getirme masraflarının yer bedelinden fazla olması halinde, el konulan kısmın zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali, yer bedelinin fazla olması halinde ise el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne ve eski hale getirme bedeli ile el atıldığı zaman taşınmaz üzerinde ürün var ise bu ürünün bedeline hükmedilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK.’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine dair 01.12.2009 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yokluğunda verilen 27.11.2008 tarihli hüküm, sanığın sorguda belirttiği ve daha önce kendisine tebligat yapılmış adresine tebliğe çıkarılmış, ancak çıkartılan tebligatın tebliğ edilmeden iade edilmesi üzerine, aynı adrese Tebligat Kanununun 35. maddesi gereğince...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK’nın 42. maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin kabulüne dair 09.10.2012 günlü ek kararın hukuken geçersiz olduğu, sanığın yokluğunda verilen hükmün, sanığın mahkemede savunması alınırken bildirdiği adresinde birlikte oturduğu gelini Kader KORAL imzasına 23.03.2012 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmışsa da, ......
terditli talebin ilki olan eski hale getirme hiç tartışılmadan ve bu konuda hüküm de kurulmadan terditli taleple ilgili ret kararı verilmeden gerekçe ve hüküm oluşturulmadan diğer taleplere geçilerek eski hale getirme talebi hiç yokmuş gibi talepleri maddi ve manevi tazminat yönüyle hüküm kurulması HMK 297 maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, davalı avukatının istinaf kanun yoluna başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği gerektiği kanaatine varılmıştır. 22.07.2020 tarihli ve 7251 Sayılı Yasa ile Değişik HMK'nın 353/(1)-a-6. maddesinde; "Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması" halinde HMK 353/(1)-a-6. bendi uyarınca bölge adliye mahkemesinin, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın 18.06.2020 tarihli dilekçesi; temyiz ve eski hale getirme niteliğinde olup, eski hale getirme talebi hususunda karar verme yetkisinin CMK'nın 42/1. maddesine göre, hükmü temyizen incelemekle görevli Yargıtay'a ait olup, mahkeme tarafından verilen eski hale getirme talebinin kabulüne ilişkin ek karar hukuki değerden yoksun olmakla yapılan incelemede; Sanığa bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre çıkarılıp bila tebliğ iade edilen tebligat bulunmadığı halde bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı olduğundan MERNİS adresi olduğu belirtilerek Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince yapılan tebligat işleminin geçersiz olduğu anlaşılmakla, sanığın öğrenme üzerine yaptığı eski hale getirme ile birlikte temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Dairemizin 2020/2463 Esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli...
Mahkemenin hükme esas aldığı 04.05.2011 tarihli teknik bilirkişi raporunda ve 23.05.2011 tarihli hukukçu bilirkişi raporunda ise davalı tarafından dava konusu taşınmazda 4200 m²'lik alanda bazalt kayalarının kırılması, öğütülmesi sonucu ortaya çıkan mamul, kum, kırmataş ile iş makineleri ve ekipmanları tarafından yer işgali söz konusu olduğu,herhangi bir taş çıkartma işleminin olmadığı,bu haliyle vaki müdahalenin zeminin bozulmasına yol açmadığı,eski hale getirme bedelinin hukuka uygun olmadığı mütalaa edilmiştir. Şu durumda, her iki bilirkişi raporu arasında çelişkiler bulunduğu ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/498 -758 esas ve karar sayılı men'i müdahale ve kal dava dosyası kapsamı ile de çelişkili olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, alanında uzman teknik bir bilirkişi kurulundan rapor aldırılarak çelişki giderilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir....
KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiş; karar, taraflarca süresinde temyiz edilmediğinden ötürü kesinleşmiş, davacı vekili eski hale getirme talebiyle birlikte kararı temyiz etmiştir.Hemen belirtilmelidir ki, temyiz dilekçesine eklenen belgeler birlikte değerlendirildiğinde 6100 sayılı HMK′nin 95. ve devamı maddelerinden düzenlenen eski hale getirme talebi yönünden yasal koşulların bulunmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin eski hale getirme talebinin REDDİNE.Diğer taraftan, mahkeme kararının davacı tarafa tebliğinden itibaren 15 günlük yasal temyiz süresi geçtikten sonra davacı vekili tarafından 11.11.2019 tarihinde temyiz talebinde bulunduğundan; 6100 sayılı HMK'nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nin 432/4....
Bu sebeple davacı vekilinin eski hale getirme talebinin yerinde olmadığı, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla başvurunun reddine dair karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Bu sebeple davacı vekilinin eski hale getirme talebinin yerinde olmadığı, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla başvurunun reddine dair karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur....