Hal böyle olunca; yukarıda belirtildiği gibi, davacı tarafından zilyetlik olgusuna dayanılarak açılan elatmanın önlenmesi davası yönünden davanın tefrik edilerek Sulh Hukuk Mahkemesince görülmek üzere görevsizlik kararı verilmek ve davacının eski hale getirme ve manevi tazminat talepleri yönünden açtığı davasında Sulh Hukuk Mahkemesinde görülecek dava sonucunun beklenerek davacının eski hale getirme ve manevi tazminat taleplerinin esası hakkında karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir. HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1- Davalılar vekilinin istinaf itirazının kamu düzenine ilişkin haller nedeniyle KABULÜ ile, 2- Zonguldak 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/91 Esas- 2021/175 Karar sayılı kararının, 6100 s....
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suça sürüklenen çocuk hakkında 09.12.2013 tarihinde hırsızlık suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve suça sürüklenen çocuğa 19.12.2013 tarihinde ceza infaz kurumunda tebliğ edildiği, ancak yapılan bu tebliğ işleminin CMK'nın 35/3. maddesinde öngörülen usule uygun olmadığı, suça sürüklenen çocuğun ise 30/06/2014 tarihinde temyiz ve eski hale getirme talebinde bulunduğu, bu talebin Mahkemece 04/07/2014 tarihinde reddedilip, suça sürüklenen çocuğa 18/07/2014 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine suça sürüklenen çocuğun kararı 21/07/2014 tarihinde temyiz ettiği, ancak suça sürüklenen çocuğun temyiz ve eski hale getirme talepleri hakkında tebliğnamede görüş belirtilmediği anlaşıldığından, adı geçen suça sürüklenen çocuğun temyiz ve eski hale getirme talepleri ile ilgili ek tebliğname düzenlenerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na GÖNDERİLMESİNE, 28/04/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....
İkinci olarak eski hale iadenin kamunun veya malikin menfaatlerine esaslı surette zarar vermemesidir. Esaslı zarar ile kastedilen, zararın önemli veya büyük olmasıdır. Kamunun menfaatinden anlaşılması gereken, güzel sanat eserinin maliki dışında, toplumun genel menfaatidir. Bu menfaat maddi olabileceği gibi manevi de olabilir. Malikin menfaatlerine esaslı şekilde zarar verilmesi halinde de eski hale getirme kararı verilemez. Malikin menfaatinin maddi veya manevi olması arasında da ayrım yapılmamıştır. Esaslı zarar ile her halükarda; eski hale iadeden davacının beklediği yarar ile kıyaslanamayacak derecede büyük ve objektif olarak katlanılamayacak derecede önemli bir zarar tehlikesi aranmalıdır. (Yavuz, Levent & Alıca, Türkay & Merdivan, Fethi (2013) Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Cilt II, Ankara, Seçkin, s.1983-1986.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Eski Hale Getirme, Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, dahili davalılardan ... aleyhine açılan davanın reddine, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerinin feragat nedeni ile reddine, eski hale getirme bedeli yönünden davalı şirket ile dahili davalı şirket ve dahili davalı ... aleyhine açılan davanın ise kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili, davalı şirket vekili, dahili davalı şirket vekili ve dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....
Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.11.2007 tarihli ve 2007/82 Esas, 2007/353 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi ve eski hale getirme talebi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü: Sanığın eski hale getirme ve temyiz başvurusu mahiyetindeki dilekçelerinin, mahkemenin temyiz edilmeden kesinleşen 29.11.2007 tarihli ve 2007/82 Esas, 2007/353 Karar sayılı kararına yönelik olduğu ve eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz isteminde bulunulmuş olması halinde bu talebi inceleme merciinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 42/1. maddesi uyarınca Yargıtay olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yokluğunda verilen 29.11.2007 tarihli hükmün, sanığın bilinen son adresi olan ceza infaz kurumuna bildirdiği adresine tebliğe çıkarıldığı, dosya arasında yer alan PTT sorgu evrakına göre, sanığa 03.06.2011 tarihinde bizzat tebliğ edildiği ve yapılan tebliğ işleminin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olduğu anlaşılmakla; hükmü 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü...
Buna göre; mahkemece öncelikle, davacıya talebi ayrıntılı olarak açıklattırılıp bu talebe uygun olarak, onaylı mimari proje ile vaziyet planına aykırılıkların tespiti, bunların binanın ilk inşası sırasında yapılmış olup olmadığı, nasıl projeye uygun hale getirileceği ve eski hale getirme işleminin anataşınmazın statik yapısına zarar verip vermeyeceği hususlarında yeniden uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulundan rapor alınarak onaylı mimari proje ve ekleri yerinde uygulanmak suretiyle projeye aykırılıklar tek tek belirlenip, eski hale getirme işleminin statik yapıya zarar verip vermeyeceği de saptanıp, statiğe zararı olmadığı takdirde projeye uygun hale getirilmesi için yapılması gerekenler denetlemeye ve infaza elverişli olacak şekilde krokiye bağlanması, müdahale edilen bölümler hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan verilmeden belirlenmesi ve sonucuna göre müdahalenin önlenmesine ve projeye uygun eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken, davalının müdahale ettiği...
Davalı vekili, alınan tüm güvenlik önlemlerine karşın açık alanda sergilenen heykellere vatandaşlar tarafından zarar verilebildiğini, davacı gibi öğrencilere festivalde yer verildiğini ve 1.500,00 TL ödeme yapıldığını, heykelin eski haline getirilebileceğini ve kırık izinin belli olmayacağını, davacının eski hale getirme taleplerini kabul etmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının mali haklarına sahip olduğu eserin davalı belediyenin gözetiminde bulunduğu sırada zarar görmesinden davalının sorumlu olduğu, güzel sanat eseri olma vasfını yitirdiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 7.500,00 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 5271 sayılı CMK’nın 42.maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine ilişkin 19.04.2012 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu, yokluğunda verilen hükmün, sanığın sorguda belirttiği ve aynı zamanda mernis adresi olan adresine tebliğe çıkarıldığı, "adreste annesinin, oğlunun eve gelmediğini imzadan kaçınarak bildirdiğinin, muhtarlık kaydının bulunması nedeniyle muhtara teslim edildiğinin ve haber kağıdının kapıya yapıştırıldığının..." bildirilmesine rağmen muhtarın ad ve soyadının...
Davacı eski hale getirme yerine tazminat istediğine göre, tamir için yapılması gereken işçilik giderlerine ve vasıta giderine de hükmedilmesi gerekir. Kararın bu nedenle bozulması gerektiği düşüncesinde olduğumuzdan Dairemiz çoğunluğunun onama kararına katılmıyoruz..../.../2014...
hükümlü ...’ın 1412 sayılı CMUK'un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 21/07/2015 tarihinde hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, hükümlünün eski hale getirme ve temyiz isteminin aynı Kanunun 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, 02/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....