İcra Takip tarihi : Taleple bağlılık kuralı gereğince kabul edilen asıl alacak tutarlarına 31.08.2019 temerrüt tarihinden 23.09.2019 icra takip tarihine kadar kendi temerrüt faiz oranları ile yaptığımız hesaplamaya göre : davacı bankanın davalı asıl borçludan icra takip tarihi itibariyle Şirket kredi kartından kaynaklanan 28.497,73 TL asıl alacak + 517,18 TL işlemiş faiz + 25,86 TL BSMV ile Toplam 29.040,76 TL, Tazmin olan çek yaprakları kredisinden kaynaklanan 6.090,00 TL asıl alacak + 184,20 TL işlemiş faiz + 9,21 TL BSMV ile Toplam 6.283,41 TL olmak üzere TOPLAM 35.324,,18 TL nakit alacağının bulunduğu, Ayrıca bankanın asıl borçludan icra takip tarihi itibariyle çek yaprakları banka sorumluluk tutarlarından kaynaklanan 11.750,00 TL tutarında gayrınakdi alacağının bulunduğu, ancak davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan Genel nakdi ve gayrınakdi kredi sözleşmesinde çek yaprakları banka sorumluluk tutarları için oluşan gayrınakdi kredi için depo talep edilebilmesine...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2021 NUMARASI : 2021/266 ESAS 2021/280 KARAR DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Ortak Gider Alacağına İlişkin İcra Takibine İtirazın İptali İstemli) KARAR : Taraflar arasındaki davada Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi ile Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi: GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu taşınmaz üzerinde kat irtifakının kurulu olduğunu, taşınmazın site malikleri tarafından ödenen aidatlar sayesinde hızla tamamlanmaya başladığını, davacının belirlenen aidatları ödemediğini, hakkında icra takibi yaptıklarını, itirazın iptalini talep etmiştir. Konya 4....
Tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde tüm dosya kapsamı ve banka kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu uzman bilirkişi tarafından düzenlenen 18.09.2018 tarihli raporda özetle, bononun lehtarı olan ... A.Ş tarafından yapılan temlik cirosuyla davalı bankaya geçtiği, banka ile kredi borçlusu ... A.Ş arasında 20.06.20013 tarihli 4.000.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesinin akdedildiği ve davacıların murisi ...'nin bu sözleşmede müteselsil kefil olduğu, kullandırılan kredinin geri ödemesinin yapılmaması nedeniyle banka tarafından ... 27....
Yine davacı banka ile dava dışı asıl borçlu -------imzalandığı, bu sözleşmede müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak davalı----- imzalarının bulunduğu anlaşılmıştır. Bu sözleşmelere istinaden davacı banka tarafından davalı borççu müflis---------- dava dışı asıl borçlu---- hesap açılarak ticari kredi kullanımı yapıldığı anlaşılmıştır. Dosyaya sunulan----temlik sözleşmesi ile davacı ---- kefaletten kaynaklanan ----temlik edildiği, buna göre davacı bankanın----- alacağının kalmadığı anlaşılmıştır. Yine dosyaya sunulan----- lehine tesis edilen ve kullandırılan kredilerin süresinde ödenmemesinden kaynaklanan -----yevmiye nolu ihtarnamesine ve ---- konu banka alacağının tamamını temlik alan-----temlik ettiği anlaşılmıştır. Davacı banka tarafından davalı müflise ---------- kredi kullandırıldığı, çek taahhütnamesi ve çek teslim tutanakları ile firmaya çek karnesi keşide edildiği anlaşılmıştır....
banka tarafından davalının kullanımına verilen çek yapraklarının 5941 sayılı Çek Kanununun 3.3.a maddesi uyarınca ödemekle yükümlü olduğu sorumluluk tutarlarını ---- tarihinde verilen çek karnelerinden --- itibariyle, davalının nezdinde bulunan iki adet çek yaprağından kaynaklanan--- çek sorumluluk bedeli riski bulunduğu ancak bu çek yaprağı sorumluluk bedelinin ----yükselmesinden sonra, ---- sonra --- tarihinde düşüşünün yapıldığı ve bu tarih itibariyle davacı bankanın çek sorumluluk bedelinden kaynaklanan bir borcunun kalmadığı, Davacı banka tarafından davalının sözleşmede yer alan yasal ikametgâhı niteliğindeki adresine gönderilen---tarihli ihtarnamenin -- tarihinde tebliğ edilemeden iade açıklamasıyla tebliğ edilemediği ancak söz konusu adresin davalının tebligat adresi olması ve verilen süre ile tatil günleri de dikkate alınarak davalı için de temerrüdün ---tarihinde gerçekleştiği----olduğu, taraflar arasında akdedilen ---- maddesinde, uygulanacak temerrüt faiz oranının, bankaca uygulanan...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/315 Esas KARAR NO : 2021/231 DAVA : İcra İflas Kanununun 308/b Maddesinden Kaynaklanan Alacak DAVA TARİHİ : 13/07/2020 KARAR TARİHİ : 13/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan İcra İflas Kanununun 308/b Maddesinden Kaynaklanan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının Müvekkili banka ile dava dışı ... Motorlu Araçlar Yedek Parça İth. İhr. İmi. İnş. San ve Tic Ltd....
Bilirkişi heyetine sözleşme uzmanı bilirkişi eklenerek banka uzmanı ve sözleşme uzmanı bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine dosya tevdi edilmiş olup; kök raporda tespit edilmiş olan davacının --- hesabından gerçekleştirilmiş olan---------- tutarlı işlemlerden kaynaklanan davacının tazminat alacağı talepleri ile davacının------- işlemlerden kaynaklanan davacının tazminat alacağı taleplerinin, dava tarihi olan ---------- zamanaşımına uğramış oldukları; bu nedenle tutarların davalı Banka tarafından kendisine geri ödenmesine yönelik alacak hakkını davacının, zamanaşımı nedeniyle kaybettiğini kök raporda tespit edilmiş olan davacının ---- hesabından gerçekleştirilmiş olan ----- tarihli --- tutarlı işlem ile davacının --------- tutarlı işlemler ile kendi banka hesaplarından çekilmiş olan paralar nedeniyle uğradığını iddia ettiği zararların tazminini, davalının davalıda -----talep etmesinin, somut olayın yukarıda açıklanan hal ve şartlarında MK.md.2'deki dürüstlük kuralları ile bağdaşmadığı...
. - K A R A R - Dava, kredi kartı kullanımından kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, dava konusu uyuşmazlığın banka kredi kartı borcundan kaynaklandığından davacının banka olması nedeniyle 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44. maddesi dikkate alındığında davaya bakmakla Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, dava dilekçesinin usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kredili mevduat hesabı sözleşmesinden kaynaklanan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesi özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. Somut olayda; kredili mevduat hesabı sözleşmesi banka kartları mahiyetinde olup, 1 Mart 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Yasasının 44. maddesi gözönünde bulundurulduğunda, kart çıkaran kuruluş, banka tarafından açılan davanın bu sebeple genel hükümlere göre İstanbul 2. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/11/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - Dava, banka kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davanın Tüketici Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık banka kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 44/2.maddesi uyarınca kart çıkaran kuruluşlar tarafından açılan davalarda 1086 sayılı HUMK.nun görev ve yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır. Mahkemece anılan yasa hükmü gözetilmeden yazılı şekilde görevsizlik karar verilmesi doğru görülmemiştir....