İcra Müdürlüğü'nün 2013/576 Esas sayılı icra takip dosyasında başlatılan takipte alacaklının fazla istediği 7.700 TL faizden feragat etmesi neticesinde 26.06.2013 tarihinde 323.340 TL ödeyerek dosya borcunu kapattıklarını ancak İcra Müdürlüğü'nce 32.858,97 TL'lik 05.08.2013 tarihli bakiye borç muhtırası gönderildiğini belirterek bakiye borç muhtırasının iptali ile dosya borcunun ödenmiş olduğunun tespitini, aksi halde bilirkişi marifetiyle dosya borcunun yeniden hesap edilmesini talep etmiştir....
Karara karşı davacı T1 vekili istinaf başvurusunda bulunarak; dava dilekçesini tekrar ederek, Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/26081 Esas sayılı dosyasından 04/04/2022 tarihli icra emri ile 11/11/2022 tarihli bakiye borç muhtırasının ilama aykırılık teşkil ettiği ve dosya kapsamına uygun olmadığı anlaşılmakla icra emrine ve bakiye borç muhtırasına karşı süresiz şikayet yoluna başvurduklarını, 04/04/2022 tarihli icra emrine dayanak teşkil eden Erzurum Bölge İdare Mahkemesi 2....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, Genel Kredi Sözleşmesi’nden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine karşı kefillerin itirazı üzerine, davalı kefillerin itirazlarının iptali ve % 40 tazminat istemine ilişkindir. Davalı ... ve Adil Menden vekili, 19.02.2000 tarihli sözleşmede müvekkillerin üst kefalet sınırının belirlendiğini, Antalya 5. İcra 2001/8477 sayılı ipotekli takipte, davalı ...’nin ipotek vermesi nedeniyle borcun kalmadığını belirterek kullanılan 15.000.-YTL. krediye karşılık % 100 fazlası ile ipotek alındığını, borç kalmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Davacının itirazı üzerine alınan ek raporda ise; faturaların eski borç/bakiye isimli bölümlerine bakılarak mevcut borcun hesaplanmasına çalışıldığını, buna göre dosyada mevcut ve icra takibinden önce düzenlenen son faturanın Mayıs/2017 dönemine ait ve tutarının 68,60 TL ve hemen altındaki eski borç/bakiye isimli bölümde yazan tutarın ise 1.156,73 TL olduğu, fakat icra takibinde asıl alacak tutarının 877,22 TL olduğunu, davalı şirketin ödeme emrine itiraz dilekçesinde borç nedeniyle aboneliğinin iptal edildiğini beyan ettiği, bu sebeple aradaki 348,11 TL olan farkın güvence bedelinin tahsil edilmesinden kaynaklandığının değerlendirildiği, adı geçen bu borcun son ödeme tarihi bilinmediği ve Eylül/2016 dönem faturasında görüldüğü için vade başlangıç tarihi olarak 30/09/2016 tarihinin alındığı, nihai takdiri mahkememize ait olmak üzere davacının itirazında belirttiği üzere vade tarihinin 23.05.2016 tarihi esas alınacak olursa asıl alacak miktarına son ödeme tarihinden takip tarihi olan 22/09...
Davalı vekili cevabında, taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde birden fazla fatura düzenlendiğini ve son hesap mutabakatından sonra 21.08.2007 tarihli faturadan 7.959.00 YTL bakiye borç ile 05.11.2007 tarihli fatura bedelinin tamamı olmak üzere toplam 14.136.00 YTL alacak-borç olduğu konusunda tarafların anlaştıklarını ve bu borcun yapılan mutabakat sonucu 07.05.2008 tarihinde ödendiğini, borç takipten önce ödendiği halde icra takibi yapılması nedeniyle davacının kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile ortak murisi annesi ... ...'e yurtdışında iken 1994 yılı ile 1997 yılları arasında muhtelif tarih ve miktarlarda toplam 90.000 hollanda guldeni borç para gönderdiğini, murisin 23.5.2000 tarihinde borçlu olduğuna ilişkin belge imzalayıp kendisine verdiğini, murisin aldığı bu paraları davalı için harcadığını payına düşen 1/3 hissenin mahsubundan sonra bakiye alacak yönünden davalıya karşı takipte bulunduğunu, davalının itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile %40 inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece şikayete konu bakiye borç muhtırasının düzenlendiği tarih itibariyle bakiye borç bulunup bulunmadığının tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, hesap bilirkişinin 09/07/2021 tarihli kök raporunda özetle; tecil faizi üzerinden yapılan hesaba göre bakiye borç muhtırasının düzenleme tarihi olan 16/03/2021 tarihi itibari ile davalı alacaklının davacı borçludan toplam 36.517,96 TL bakiye alacağının bulunduğunun rapor edildiği, 06/12/2021 tarihli ek raporunda ise; takibe konu ilamın hüküm bölümüne uygun olarak yasal faiz (yıllık %9) üzerinden hesaplama yapıldığı takdirde toplam 3.237,84 TL bakiye borç bulunduğu yönünde kanaat bildirildiği, Mahkemece ilamda yasal faize hükmedilmiş olması sebebiyle bilirkişi 1....
miktarı faiz dahil tüm fer'ileriyle taraflarınca ödendiğini, son dosya hesabı raporu olan, 250.486,29- TL miktarlı dosya hesap raporundaki tüm miktarın ödenmesi üzerine şikayet olunan/davalı alacaklı tarafından haricen tahsil bildirimi yapılarak, dosyanın infazen kapatılması talep edildiğini, icra Müdürlüğü tarafından da aynı gün yani 27.07.2020 tarihinde dosyanın kapatılarak, işlemden kaldırıldığını, şikayet olunan davalı alacaklı asil tarafından 27.07.2020 tarihinde kapatılmış dosyada, dosya hesabı raporu ve bakiye borç muhtırası gönderilmesi talebinde bulunulduğunu, 27.07.2020 tarihinde infazen kapatılan dosyadan şikayet olunan davalı alacaklı talebi üzerine 28.07.2020 tarihli Bakiye Borç Muhtırası düzenlendiğini ve 29.07.2020 tarihinde de taraflarına e-tebliğ olduğunu, haksız ve hukuka aykırı Bakiye Borç Muhtırasına itiraz etmiş bulunmakla birlikte, iptali gerektiğini, fazlaya dair ortaya çıkacak bakiye miktar hiçbir şekilde kabul edilmemekle birlikte; Maddi gerçeğin ortaya çıkması...
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı yanın müvekkiline borç para verdiğini söylediğini, borç verme hukuki tanımla karz akdinin ispatının ancak yazılı bir belge ile olduğunu, kesinlikle aralarında borç alıp vermeye yönelik durum oluşmadığını, davacı yanın borç para vermediğini, alacağı bulunmadan takibe girdiğini, davanın reddedileceğini bildiğinden davalı tarafa yemin dahi teklif etmediğini, davacı itirazın iptali davasında sebepsiz yere zenginleşmek amacı gütmekte olup kötü niyetli olduğunun anlaşılabilir durumda olduğunu, yerel mahkemece verilen kötüniyet talebinin reddine dair kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın bu yönüyle kaldırılarak davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK'nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır....
Maddesi uyarınca toplam 7.902,01 TL nin yasal kesinti (stopaj) yapılarak 67.375,47 TL nin ödendiğini, ancak bu ödemeden sonra 28/03/2019 tarihinde alacaklı yanca tanzim edilmiş dosya hesabı esas alınarak 19.079,99 TL daha bakiye olduğuna dair borç muhtırası gönderildiğini, 14/03/2019 tarihli dosya hesabında belirtilen tutarın ödendiğinden bahisle muhtıranın iptali için Müdürlüğe başvurulduğunu, 08/04/2019 tarihli talebin sonuçsuz kaldığını beyanla, davanın kabulü ile 28/03/2019 tarihli bakiye borç muhtırasının iptali ile icra dosyasının infazen işlemden kaldırılmasını istemiştir....