Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava ile davacıların evliliklerinden olan küçük ...’ın evlatlık olarak verildiği davalılar tarafından kendi çocuklarıymış gibi nüfusa kaydettirildiği belirtilerek, küçük ...’ın anne ve babasının davacılar olduğunun tespiti ile davalılar üzerindeki nüfus kaydının iptali ve davacıların nüfusuna kaydedilmesine karar verilmesi istenmiştir. Dava, anne ve babanın birlikte değiştirilmesine yönelik olup, Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca soybağının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Bu durumda uyuşmazlığın Düzce Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nin 21. ve 22. maddeleri gereğince Düzce Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 01.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Medeni Kanununun 182, 336/2 maddeleri uyarınca babanın velayetine bırakılması usul ve kanuna aykırıdır. 3-Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tarafların eşit kusurlu oldukları anlaşılmıştır....

      Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. 2-Ana yanında kalmasının çocuğun bedeni, fikri, ahlaki gelişmesine engel olacağı yönünden ciddi ve inandırıcı deliller bulunmadığı ve hemen meydana gelecek tehlikelerin varlığı da ispat edilmediği, küçüğün halen anne yanında olup alıştığı ortamdan ayrılmasını gerektir bir olayın varlığı da ileri sürülmediği halde ana bakım ve şefkatine muhtaç 19.7.1999 doğumlu...'nın Türk Medeni Kanununun 182, 336/2. maddeleri uyarınca babanın velayetine bırakılması usul ve kanuna aykırıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün 1. ve 2. bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.28.09.2006...

        O halde, ana ve çocuğun ...’de, babanın ise ...’da oturduğu da nazara alınarak ana bakım ve şefkatine muhtaç olan çocuğun velayetinin anneye verilmesi gerekirken; yetersiz gerekçe ile velayetin babaya verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.26.11.2014 (Çrş.)...

          Bu davada ise anne velayet kendisinde olan babanın velayet görevlerini yerine getirmediğinden ve ortak çocuğun anne bakım ve şefkatine muhtaç olduğundan bahisle velayetinin kendisine verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda tarafların ortak çocukları Zeynep'in velayeti babadan alınarak anneye verilmiştir. Ortak çocuk 17.04.2003 doğumlu olup idrak çağındadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12, Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri; iç hukuk bakımından idrak çağında bulunan çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınmasını ve görüşlerine gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir. Velayet, çocukları ilgilendiren konuların en önemlilerindendir. Velayetin değiştirilmesinin gerekip gerekmediği konusunda; mahkemece uzman incelemesi yaptırılmadığı gibi; karar tarihinde çocuk idrak çağında olduğu halde, görüşüne de başvurulmamıştır....

            Müşterek çocuk ... her ne kadar yaşı itibariyle anne bakım şefkatine muhtaç ise de dava sırasında davacı anne tarafından babanın bakım ve gözetimine bırakıldığı halen baba yanında kaldığı hususları gözetildiğinde ... velayetinin davalı baba yerine davacı anneye verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 27.03.2018(Salı)...

              Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Ortak çocuklardan ... 23.01.2011, ... ise 27.08.2012 doğumludur. Çocukların yaşı gözetildiğinde anne sevgi, şefkat ve ilgisine muhtaç çağda oldukları anlaşılmaktadır. Davadan önce ve dava esnasında sürekli anne yanında kalmış olup annenin velayet görevini ihmal ettiği veya kötüye kullandığına ilişkin bir tespit bulunmamaktadır. Bütün bu açıklamalar karşısında; ortak çocukların velayet düzenlemesi konusundaki üstün yararının, velayetlerinin anneye bırakılması olduğu anlaşılmaktadır. Durum böyleyken, mahkemece çocukların geçerli üstün yararı olmadığı ve uzman raporunda da küçüklerin velayetlerinin anneye verilmesi gerektiği belirtildiği halde, yazılı şekilde velayetlerinin davalı babaya bırakılması isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir....

                Korunmaya muhtaç çocuklar hakkında, Kanunda öngörülen tedbirlerin alınması ve evlat edinme işlemi, küçüğün haklarına etkili olduğu gibi, yasal temsilcilerinin haklarına da etkilidir. Bu bakımdan davanın küçüklerin yasal temsilcisine husumet yöneltilerek görülmesi, gösterilmesi halinde onların da delillerinin toplanması gerekir. Mahkemece küçüğün yasal temsilcisine hukuki dinlenilme hakkı (HMK m.27) çerçevesinde delillerinin sorulması ve gösterdiği takdirde usulünce toplanılıp, gerektiğinde uzman bilirkişilerden görüş alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken duruşma açılmadan ve ilgililere tebliğ yapılmadan evrak üzerinde, yasal temsilcisinin savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

                  Mahkemece; 12.10.2011 doğumlu ortak çocuk Umutcan'ın velayeti, anne şefkatine muhtaç olduğu gerekçesi ile davalı anneye bırakılmıştır....

                    Aile Mahkemesinde annenin rızasının alınması ve babanın rızasının aranmaması yönünde dava açıldığını, Bakanlığın evlat edindirme faaliyetlerinin temel amacının sosyolojik, ekonomik ve psikolojik açıdan korunmaya muhtaç durumda bulunan çocukların, şartları uygun olan ailelerce evlat edinilmesinin sağlanarak söz konusu çocukların mutlu bir aile ortamında yetiştirilmeleri ile faydalı ve sağlıklı bireyler olarak topluma kazandırılması olduğunu, çocuğun yüksek yararı da gözetilerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Evlat edinme işlemleri için ananın rızasının alınması, babanın rızasının aranmaması davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı kurum vekili tarafından süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu