İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafından açılan dava ile küçüğün babası olduğunun tespitine karar verilmesi talep edildiği, açılan dava babalık davası niteliğinde olup babalık davasının görülebilmesi için öncelikle soybağının reddinin gerekli olduğu, dava konusu uyuşmazlıkta ... İrem Sarıtepe'nin başka birine soybağı ile bağlı olduğu, bu soybağı ortadan kaldırılmadan açılan babalık davasının görülmesi mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
Yerleşik Yargıtay uygulamalarında, yargılama dışında elde edilmiş babalık raporlarına özellikle hak düşürücü süre niteliğindeki dava açma süresinin öğrenme tarihinden itibaren başlaması bakımından dikkate alındığı görülmekte yani öğrenmenin yargılama dışı babalık testi ile gerçekleşmesi anında hak düşürücü sürenin başlayacağı kabul edilmektedir. Sonuç olarak, bir çocuğun kendisinden olmadığı yönündeki şüphe öğrenme açısından yeterli kabul edilemeyecektir....
Yerleşik Yargıtay uygulamalarında, yargılama dışında elde edilmiş babalık raporlarına özellikle hak düşürücü süre niteliğindeki dava açma süresinin öğrenme tarihinden itibaren başlaması bakımından dikkate alındığı görülmekte yani öğrenmenin yargılama dışı babalık testi ile gerçekleşmesi anında hak düşürücü sürenin başlayacağı kabul edilmektedir. Sonuç olarak, bir çocuğun kendisinden olmadığı yönündeki şüphe öğrenme açısından yeterli kabul edilemeyecektir. Somut olayda; soybağının reddi istenen çocuğun evlilik birliği içinde doğduğu, davalının babası olmadığını şüphelendiği iddia edilmiştir....
in babasının ... olduğunun tespitine karar verilmesinin istendiği, bildirilen yurt içi ve yurt dışı adreslerine tebligat yapılamaması nedeniyle davanın ilanen tebliğ üzerinden yürütüldüğü, nihayet ilanen tebliğe çıkarılan davanın kabulüne dair kararın 17.01.2013 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 09.01.2015 tarihinde açıldığı, bu davanın dilekçesinde davanın vekil edenin katılımı olmaksızın yürütüldüğü ve neticelendirildiği, davada DNA araştırması yaptırılmadığı, kesinleşen babalık hükmüne istinaden vekil eden hakkında icra takibi başlatıldığı ve nafaka hükümlerine uymadığından bahisle İcra Ceza Mahkemesinde cezalandırıldığı ve hakkında yakalama kararı çıkarıldığı, yakalama kararının vekil edence 01.12.2014 tarihinde öğrenildiği, akabinde 04.12.2014 tarihinde davacı vekiline yetki verildiği, vekilin yaptığı araştırma neticesinde de babalık hükmünden ve diğer kararlardan haberdar olunduğunun iddia edildiği, davalı vekilinin somut olayda yargılamanın yenilenmesini gerektirir sebep bulunmadığını...
Yerleşik Yargıtay uygulamalarında, yargılama dışında elde edilmiş babalık raporlarına özellikle hak düşürücü süre niteliğindeki dava açma süresinin öğrenme tarihinden itibaren başlaması bakımından dikkate alındığı görülmekte yani öğrenmenin yargılama dışı babalık testi ile gerçekleşmesi anında hak düşürücü sürenin başlayacağı kabul edilmektedir. Dolayısı ile bir çocuğun kendisinden olmadığı yönündeki şüphe öğrenme açısından yeterli kabul edilemeyecektir....
Aile Mahkemesi ise, küçüğün gerçek babası olduğu iddia edilen Hasbi yönünden açılan davanın babalık davası olduğundan bahisle bu davanın tefrikine karar vererek nüfus kaydında düzeltim istemine ilişkin dava yönünden asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuş ve merci tayini için dosya Yargıtay 17. Hukuk Dairesine gönderilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesince ise 16.12.2014 tarih 2014/22124-18749 E.K. sayılı ilamı ile “Aile mahkemeleri TMK''nın 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davaname ile, nüfus kaydında davalı ... ve ...'ın çocuğu olarak görünen davalı ...'ın, gerçekte davalılar .....ve ...'in gayriresmi birlikteliğinden doğduğunu belirterek davalının nüfus kaydının buna göre düzeltilmesi talep edilmiştir....
Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın, babalık sıfatı kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, kendiliğinden baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda soybağı ihtilafı ortaya çıkmadığından, açıklanan muhtevadaki davalar, sadece nüfus kayıtlarında düzeltim davasından ibaret kalacaklar ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri olacaktır....
Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır....
Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın, babalık sıfatı kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, kendiliğinden baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda soybağı ihtilafı ortaya çıkmadığından, açıklanan muhtevadaki davalar, sadece nüfus kayıtlarında düzeltim davasından ibaret kalacaklar ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri olacaktır....
Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan”kayden babanın, babalık sıfatı kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, kendiliğinden baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda soybağı ihtilafı ortaya çıkmadığından, açıklanan muhtevadaki davalar, sadece nüfus kayıtlarında düzeltim davasından ibaret kalacaklar ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri olacaktır....