"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafaka ve maddi tazminat ile lehine manevi tazminat verilmemesi yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, nafaka ve maddi tazminatın miktarı ile manevi tazminat talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Hakim, tarafların talep sonuçlarından her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurmak zorundadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, kişisel ilişki, nafaka miktarı, manevi tazminat miktarı ve maddi tazminatın hüküm altına alınması yönünden, davalı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, nafaka ve manevi tazminat yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 27.03.2018 günü duruşmalı temyiz eden davacı ... ve vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Hal böyle iken davalı erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Davacı kadın ön inceleme duruşmasında nafaka ve tazminat istemediğini belirtmiş, 04.07.2013 tarihinde ise 60.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminat isteğinde bulunmuş, mahkemece, davacı yararına 30.000 TL maddi tazminata hükmedilmiş, manevi tazminat talebi reddedilmiştir. Davacı kadının ön inceleme oturumundaki beyanı tazminat ve nafaka haklarından feragat niteliğinde olup, mahkemece, sonradan talep edilen maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilecek yerde yazılı şekilde kısmen kabulü usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.04.2015 (Pzt.)...
Ancak; TMK'nun 329/1.maddesinde; “Küçüğe fiilen bakan ana veya baba ,diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir". Aynı kanunun 337/1.maddesinde de; “Ana ve baba evli değil ise velayet anaya aittir" düzenlemeleri yer almaktadır. Somut olayda; taraflar, 05/02/2014 tarihinde kesinleşen anlaşmalı boşanma davası sonucu boşanmış, anılan bu dava sırasında, kadın, nafaka ve tazminat isteminin olmadığını bildirmiştir. Tarafların ortak çocuğu Funda 14/04/2014 tarihinde doğmuş, 25/04/2014 tarihinde baba hanesinde nüfusa tescil edilmiştir. Çocuğun doğum tarihi itibari ile anne babası boşanmış olup, çocuğa fiilen annesi bakmaktadır. TMK.329/1.maddesi hükmüne göre; "küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Babalığın Tespiti, Nafaka, Tazminat Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davada, ...'in davalı ... çocuğu olduğunun tespiti, davacı ... yararına 20.000.-TL tazminat ile ... için aylık 500.-TL nafaka talep edilmiştir. Mahkemece, soybağına ilişkin davanın kabulü ile, 17/03/2012 doğumlu ...'nun, 15/06/1970 doğumlu ... ile 18/03/1988 doğumlu ...'...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, reddedilen tazminat ve nafaka talepleri yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, tazminat miktarları ve reddedilen nafaka talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK.m.186/1), geçimine (TMK.m..185/3),...
İstinaf Sebepleri 1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ile kadının davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, tazminat taleplerinin kabulünün gerektiğini, kadı yararına nafaka koşullarının oluşmadığını, artışın yüksek olduğunu, velâyetin babaya verilmesinin gerektiğini ileri sürerek kararın kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi tazminat ve nafaka ile miktarları ve artış oranı yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, nafaka miktarlarının düşük olduğunu, velâyetlerin anneye verilmesinin gerektiğini ileri sürerek kararın kusur, tazminat, velâyet ve nafaka yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir. C....
KARŞI OY YAZISI Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmiş, davacı, kararın esasını temyiz etmemiş; nafaka, tazminat ve katkı payı yönünden bozulmasını istemiştir. Kanunda öngürülen şekil ve şartlara uygun olarak verilen anlaşmalı boşanma kararının esasını temyiz etmeyen davacının, onun fe'ileri olan nafaka ve tazminat bölümüne yönelik temyiz isteğinin incelenmesi mümkün bulunmamaktadır. Çünkü taraflar, aralarında düzenledikleri protokolü hakime sunmuşlar, duruşmada hakim tarafından bizzat dinlenmişler, "protokol şartları çerçevesinde boşanmalarına karar verilmesini" istemişler, iradelerinin serbestçe açıklandığı konusunda hakim kanaate ulaşmış, yaptıkları düzenlemede de, tarafların ve çocukların menfaatine uygun olmayan bir husus görülmemiş ve sonucunda iradelerine uygun olarak boşanmalarına karar verilmiştir....
Öncelikle belirtilmelidir ki, yoksulluk nafakası, boşanma ile yoksulluğa düşecek olan eş için verilen bir nafaka türü olup, söz konusu bu nafaka boşanma davası kesinleştikten sonra işlemeye başlar. Yoksulluk nafakası boşanmanın eşlerle ilgili mali sonuçlarından biri olup, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 175. maddesinde: “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanunun “Tazminat ve nafakanın ödenmesi” başlıklı 176. maddesi ise; “Maddi tazminat ve yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Manevi tazminatın irat biçiminde ödenmesine karar verilemez....
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafaka Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı vasisi tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, nafaka, nafaka artırım davası ve vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise boşanma davasının kabulü ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 16.09.2019 günü duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davacı-davalı ... vasisi... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....