Mahkemece; "Açılan dava Babalık, iştirak nafakası ve maddi manevi tazminat davasıdır. Davacının manevi tazminat talebinin iş bu dosyadan tefriki ile mahkememiz yeni bir esas sırasına kaydına karar verildiği anlaşılmıştır. Maddi tazminat talebinin ise TMK 304 maddesi kapsamındaki giderlere ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Bu haliyle iş bu davanın Babalık, iştirak nafakası ve TMK 304 maddesi kapsamında hesaplanan giderlerinin istemi davası olduğu anlaşılmıştır. Mahkememiz tarafından yapılan açık yargılaması sırasında; iddiaların araştırılmasına yönelik taraflardan alınan DNA örneklerinin İstanbul Adli Tıp Grup Başkanlığı tarafından yapılan inceleme sonucunda mahkememize sunulan raporda davalı T5'ın küçük Fatma'nın %99 ihtimalle babasının olabileceği tespitinin bildirildiği anlaşılmıştır. TMK 304 kapsamında davacı tarafından dosyaya sunulan EK-4 isimli belgelerden doğum ve hastane masraflarının 1.762,30.-TL, EK-3 isimli belgelerden eczane ve bebek ürünleri için yapılan masrafın 4.553,97....
Babalık davası açma hakkı anaya ve çocuğa tanınmış (TMK. m. 301/1) olup, baba olduğunu iddia eden kişinin "babalık davası" açma hakkı bulunmamaktadır. O, ancak Türk Medeni Kanununun 291. maddesinde sayılan hallerde "soybağının reddi" davası açabilir. Davacı, küçüğün babası olduğunu iddia ettiğine göre, dava, küçükle bir başka erkek arasında kurulmuş bulunan soybağının reddi isteğini de ihtiva ediyor ise de, Türk Medeni Kanununun 291. maddesinde gösterilen haller bulunmadığına göre, davanın reddi bu sebeple sonucu itibarıyla doğrudur. Açıklanan sebeple davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile sonucu bakımından usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA , aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.19.04.2012 (Prş.)...
(HMK m. 74) Vekil, açıkça yetki verilmemişse soybağının reddi davası açamaz, açılmış olan davayı takip edemez. "Soybağının reddi davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Davanın vekil eliyle açıldığı hallerde, vekile bu konuda özel yetki verilmiş olması gerektiğinden (HMK mad.74), davacı adına soybağının reddi davası açan Av.İbrahim Atlı'nın vekaletnamesindeki bu husustaki eksikliğin tamamlanması için uygun süre verilmesi veya asilin yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmesinden," (Yargıtay 8....
(HMK m. 74) Vekil, açıkça yetki verilmemişse soybağının reddi davası açamaz, açılmış olan davayı takip edemez. "Soybağının reddi davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Davanın vekil eliyle açıldığı hallerde, vekile bu konuda özel yetki verilmiş olması gerektiğinden (HMK mad.74), davacı adına soybağının reddi davası açan Av.İbrahim Atlı'nın vekaletnamesindeki bu husustaki eksikliğin tamamlanması için uygun süre verilmesi veya asilin yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmesinden," (Yargıtay 8....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı 2526 sayılı Af Kanunu gereğince nüfusa tescil edilmiş olup, sözü edilen bu kanun gereğince yapılan tescil ve soybağı düzeltmelerine karşı genel hükümlere göre dava açılabileceğinin ( 2526 sayılı Kanun md. 12), mahkemece verilen davanın reddi kararının bundan sonra açılabilecek babalık davası bakımından kesin hüküm oluşturmayacağı ve babalık davası için geçerli hakdüşürücü sürenin Af Kanuna göre kurulan soybağı ilişkisinin ortadan kalktığı tarihten itibaren işlemeye başlayacağının yasa gereği olmasına göre ( TMK. md. 303 /3 ) yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle...
Davaya konu çocuğun, kayden babası olarak görülen kişi yönünden nesebinin reddine karar verilmeden gerçek baba olduğu iddia edilen kişinin babalığına hükmedilemeyeceği, bu nedenle davacıya, çocuğun kayden babası olarak görülen kişi yönünden nesebin reddi davası açması için süre ve imkan tanınması ve açılacak davasının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden işbu davaya devam edilerek davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. Dosya içerisinde bulunan davalılar Yusuf, Yakup, Ebubekir, Necmettin ve Mehmet'in vekaletnamelerinde babalık davasını takip etmek için vekaletname genel vekaletname olup, babalık davası ile ilgili özel yetkiyi içermemektedir. Babalık davasında açılan davayı takip etmek kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Bu bakımdan vekaletname de bu hususta özel yetkiyi gerektirir (HMK m.74). Dosya içerisindeki davalıların vekillerine verdiği vekaletnamede vekillere bu yönde verilmiş özel bir yetki bulunmamaktadır....
Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır....
Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır....
İHBAR EDİLENLER :Hazine, Cumhuriyet Savcısı DAVA TÜRÜ :Babalık Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı ... tarafından kendi adına açılan babalık davasının reddine ilişkin karar Dairemizce onanarak kesinleşmiştir. Kayyım tarafından takip edilen babalık davasının kabulü ile babalığa hükmedilmiştir. Kayyım, vekil aracılığıyla değil davasını bizzat takip etmiştir. Davası reddedilen Sebahat'ın yapmış olduğu masrafların davalıdan tahsiline ve davacı ... yararına vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “Babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir (Yargıtay HGK 2013/354-1554, 18. HD 2015/1360-3281, 2015/1591-4537). Somut olayda, davacı vekili, müvekkilinin doğduğu tarihte anne ve babasının evli olmadığını, müvekkili doğmadan önce biyolojik babasının trafik kazasında vefat etmesi nedeniyle dedesi ve babaannesinin nüfusuna yazıldığını belirterek nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmiştir....