WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davaname ile, nüfus kaydında dava dışı Vahyettin ve Fatma'nın çocuğu olarak görünen davalı ...'ın gerçekte davalılar Sıddık ile Saliha'nın gayriresmi birlikteliğinden doğduğunu belirterek davalının nüfus kaydının buna göre düzeltilmesi talep edilmiştir. Aile Mahkemesince baba adının düzeltilmesine ilişkin talep tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiş olup, eldeki uyuşmazlık yönünden davanın kabul edilmesi halinde davalının hatalı kaydedilen anne adının değiştirilmesisöz konusu olacağından, dava bu niteliği itibariyle bir nesep davası değil, 5490 sayılı Kanun uyarınca hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Bu nedenle soybağı kurulmasıyla ilgili olmayan bu davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Tarsus 2....

    nun 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davacı, davalı ile gayriresmi birlikteliği olduğunu, davalının davacıya birtakım maddi ve manevi vaatlerde bulunarak kendisi ile birlikteliğe zorladığı, bu birliktelikten bir çocukları olduğu, davalının vaatlerini yerine getirmediği gibi müşterek çocuğun bakımı ve yetiştirilmesi ile ilgilenmediği, maddi manevi tüm desteğini esirgediğini, davacının bu süreçte birçok sıkıntılara katlanmak zorunda kaldığını belirterek davalının eylemleri nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararların tazminini talep ettiği anlaşılmış olup, davanın salt haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda Borçlar Kanunu kapsamında çözümlenecek olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4....

      Aile Mahkemeleri TMK'nın 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davacı vekili, müvekkilinin 3 yaşında iken gerçek babası olan ...'ün vefat ettiğini, annesi ile gerçek babası ... arasında nikah olmadığı için davacının nüfus kaydının babası ... adına kaydedilemediğini, davacının babası vefat edince davacının annesi...'ın ...adında biri ile evlendiğini ve nüfus kaydını da ..'ın üzerine kaydettiklerini, 1979 yılında dünyaya gelen davacı müvekkilinin gerçek babasının ... olduğunun ve bu nedenle gerekirse DNA testinin gerçekleştirilerek babalığının hükmen tayinine karar verilmesini talep etmiş olup, dava bu niteliği itibariyle bir nesep davasıdır....

        Buradaki ilgili kavramı “tanımanın iptalinde menfaati olan” kişileri kapsamaktadır. Tanımanın iptali davasının başarılı olabilmesi, davacının, tanıyanın baba olmadığını ispatlamasına bağlı tutulmuş olup, dava için belirli süreler öngörülmüştür. Bu konular TMK’nın 299. ve 300. maddelerinde düzenlenmiştir....

          Aile Mahkemeleri TMK'nın 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davacılar, kızları Z.. D..'ın nüfus kayıtlarında baba adının A.. D.. anne adının ise İ.. D.. olarak gözüktüğünü, Z.. D..'ın kendi kızları olduğunu beyan ederek soybağının düzeltilmesini talep etmiştir. Davanın kabul edilmesi halinde davacıların kızı Z.. D..'ın anne ve baba adının değiştirilmesinin yanında nüfusta babası gözüken kişi ile soybağının iptali de gerekeceğinden, dava bu niteliği itibariyle bir nesep davasıdır. Soybağı hukuku ile ilgili davalar 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Görev ve Yargılama Usûllerine Dair Kanunun 4. maddesinde gösterilen davalardan olup TMK'nın 282 vd. maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgili olan bu davanın aile mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....

            nun 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davacı, ölen eşiyle çocukları olmaması üzerine eşinin davalı ...'ü kendi çocuğuymuş gibi nüfusuna kaydettirdiğini, çocuğun halen kendi çocuğuymuş gibi nüfusunda kayıtlı olduğunu, ancak gerçek babasının kendisi olmadığını belirterek davalı ...'ün nüfus kaydının iptalini talep ettiği, davanın kabul edilmesi halinde davacının çocuğu olarak görünen ...'ün anne adının değiştirilmesinin yanında nüfusta babası gözüken kişi ile soybağının iptali de gerekeceğinden dava bu niteliği itibariyle bir nesep davasıdır. Soybağı hukuku ile ilgili davalar 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin görev ve yargılama usullerine dair kanunun 4. maddesinde gösterilen davalardan olup TMK.'nun 282 vd. maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgili olan bu davanın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 7....

              Aile Mahkemeleri TMK'nın 282. ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda davanın kabul edilmesi halinde davacının nüfusta babası gözüken kişi ile soybağının iptali de gerekeceğinden, dava bu niteliği itibariyle bir nesep davasıdır. Soybağı hukuku ile ilgili davalar 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesinde gösterilen davalardan olup TMK'nın 282 vd. maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgili olan bu davanın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/01/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası ana veya çocuk tarafından açılabilir. TMK'nin 295. maddesinde ise tanıma düzenlenmiştir. Buna göre, tanıma, babanın nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmî senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla olur. Somut olayda dava, baba olduğunu iddia eden kişi tarafından açılan babalığın tespiti davasıdır. TMK'nin 301. maddesi uyarınca babalığın tespiti davası ancak anne veya çocuk tarafından açılabileceğinden, davacı babalık davası açamayacaksa da; babalığın tespiti talebi tanımanın tespiti istemini de içerdiğinden, davacı, çocuğun babası olduğunu ileri sürerek mahkemeye yazılı olarak başvurduğuna göre, bu başvurunun mahkemeye yapılmış "tanıma" başvurusu olarak değerlendirilip bu çerçevede hüküm kurulması gerekirken, bu yön nazara alınmadan hatalı nitelendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                Tanımanın iptali davasında da hak düşürücü süre bulunmaktadır. TMK 300 maddesinde göre tanıyanın dava hakkı, iptal sebebinin öğrenildiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her halde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle düşecek, ilgililerin dava hakkı, davacının tanımayı ve tanıyanın çocuğun babası olamayacağını öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl ve her halde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle düşeceği, çocuğun dava hakkı ise ergin olmasından başlayarak bir yıl geçmekle, bu süreler geçtiği halde gecikmeyi haklı kılan sebep varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilecektir. Ancak bu süreler içerisinde dava açılamamasının haklı sebebi var ise bu sebebin ortadan kalkmasından itibaren bir ay içerisinde dava açılabilir. Tanımanın yapıldığı ve nüfus kayıtlarına tescil edildiği 2003 yılından, iş bu davanın açıldığı 29/09/2017 tarihine kadar 14 yılı aşkın süre geçmiştir....

                Dava, TMK'nun 297. m.sinde düzenlenen tanımanın iptali davasıdır. Davacı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; HMK'nun 33. maddesi uyarınca hakim, Türk Hukukunu resen uygular. Olayların açıklanması taraflara, hukuki nitelendirmesi mahkemeye ve hakime aittir. Somut olayda; davacı nüfusta gerçeğe aykırı olarak yaptığını iddia ettiği tanıma işleminin iptalini istemektedir. Tanımanın iptali TMK'nun 297. maddesinde düzenlenmiş olup, TMK'nun 2. kitabında yer almakta ve 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Görev, Kuruluş Ve Yargılama Usullerine dair kanunun 4. maddesindeki davalardandır....

                UYAP Entegrasyonu