WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacıya 20.05.1990 tarihinde ölen eşinden dolayı 506 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlandığı, 20.11.1995 tarihinde ölen 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan babasından da ölüm aylığı talep ettiği, Kurumun 24.04.2018 tarihli yanıtına göre davacının hem eşinden hem babasından ölüm aylığına hak kazandığı ancak aylık miktarı daha yüksek olan eşinden aylık bağlandığının bildirildiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık 506 sayılı Kanun kapsamında ölen koca ve babadan dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı noktasında toplanmaktadır. Davanın kanuni dayanağını oluşturan 506 Sayılı Kanun'un 68/VI.maddesi hükmüne göre, babasından ölüm aylığı alan kız çocuğunun evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almaya hak kazanması halinde bu aylıklardan fazla olanı ödenir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ölüm aylığı bağlanması talebine ilişkindir. Dosya kapsamından davacı davacının Ankara 13. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/98 Esas sayılı kararı ile kısıtlandığı ve kendisine T1 vasi olarak atandığı anlaşılmaktadır. Vefat eden babadan dolayı ölüm aylığı bağlanması talebi ile dava açılmış, dava devam ederken aylık kurum tarafından bağlanmış, mahkemece karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Davacıya, dava açıldıktan sonra ölüm aylığı bağlandığından davanın konusuz kaldığı, davanın açılmasına davalı kurumun neden olduğu, bu nedenle kurumun yargılama ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasında isabetsizlik olmadığı, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

Değerlendirme Davacının 4/a sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan eşinin 17.11.2017 tarihinde vefatı üzerine 4/a ölüm aylığı bağlandığı, 4/b sigortalı olan babasının 30.08.1999 tarihinde vefat ettiği, babadan bağlanan 4/b ölüm aylığının, 5510 sayılı Kanun'un 54 üncü maddesi kapsamında eşten ölüm aylığı aldığı gerekçesiyle kesilerek borç çıkarıldığı anlaşılmaktadır....

    K A R A R Davacı, davalı Kurum'a hem eşinden hem babasından dolayı ölüm aylığı almak için başvurduğunu, ancak davalı Kurum tarafından eşinin maaşı yüksek olduğu için eşinden dolayı ölüm aylığı bağlandığının beyanla babasından dolayı da ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının eşinin 01.05.2013 tarihinde, babasının 01.07.1972 tarihinde vefat ettiği, her ikisinin de ...'lı olarak çalışmalarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık; 506 sayılı Yasa kapsamında ölen eş ve babadan dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı noktasında toplanmaktadır. 506 sayılı Yasa'nın 68/I-C-a maddesi aylık bağlanma koşulları yönünden, "evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan, ......

      HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, davacının 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 03.09.1983 tarihinde vefat eden eşinden dolayı aldığı ölüm aylığı ile birlikte ayrıca 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 25.10.1995 tarihinde vefat eden babasından dolayı da ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir....

        Dosyada ki kayıt ve belgelerden 18.07.1942 doğumlu olan davacının 18.07.1958 tarihinde evlendiği, davacının babası olan ve 01.01.1963 tarihinde vefat eden 'ın 01.04.1950 – 01.01.1963 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılan 6900 sayılı Maluliyet, İhtiyarlık ve Ölüm Sigortaları Kanunu kapsamında sigortalılığının olduğu, davacının eşi olan ve 14.06.1994 tarihinde vefat eden n ise 22.08.1952 – 22.04.1982 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalığının olduğu, davacıya 23.06.1994 tarihinden itibaren ölen eşinden dolayı 506 sayılı Kanun uyarınca ölüm aylığı bağlandığı, davacının 07.06.2012 tarihinde Kuruma müracaat ederek babasından dolayı da ölüm aylığı talep ettiği, ancak Kurumun 25.06.2012 tarihli yazısı ile davacının talebini reddettiği görülmüştür. Uyuşmazlık; 506 sayılı Kanun uyarınca, ölen koca ve babadan dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı noktasında toplanmaktadır....

          HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, davacının 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 12.08.2007 tarihinde vefat eden eşinden dolayı aldığı ölüm aylığının yanında ayrıca 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 09.11.2002 tarihinde vefat eden babasından dolayı da ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Yerel mahkemece 506 sayılı Kanun’a eklenen Geçici 91. madde gereği 06.08.2003 tarihinden önce ölen babasından dolayı hak sahibi olan davacının eşinden ölüm aylığı almakta olsa dahi evliliğinin ölüm sebebi ile son bulmasından sonra babasından da ölüm aylığı talep etme hakkına sahip olması nedeniyle 30/07/2013 tarih ve 60991618 sayılı kurum işleminin iptali ile davacıya ölen eşinden dolayı bağlanan gelirin yanı sıra babası Kemalettin Doğan'dan da yetim aylığı bağlanabileceğinin tespitine karar verilmiştir....

            HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, davacının 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 23.10.1983 tarihinde vefat eden eşinden dolayı aldığı ölüm aylığının yanında ayrıca 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 01.11.1993 tarihinde vefat eden babasından dolayı da ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Yerel mahkemece 506 sayılı Kanun’a eklenen Geçici 91. madde gereği 06.08.2003 tarihinden önce ölen babasından dolayı hak sahibi olan davacının eşinden ölüm aylığı almakta olsa dahi evliliğinin ölüm sebebi ile son bulmasından sonra babasından da ölüm aylığı talep etme hakkına sahip olması nedeniyle 29.05.2012 tarih ve 66145 sayılı kurum işleminin iptali ile davacıya ölen eşinden dolayı bağlanan gelirin yanı sıra babası ...'dan da yetim aylığı bağlanabileceğinin tespitine karar verilmiştir....

              HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, davacının 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 20.04.2011 tarihinde vefat eden eşinden dolayı aldığı ölüm aylığı ile birlikte 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı iken 12.01.1990 tarihinde vefat eden babasından dolayı da ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Davacı vekili müvekkilinin 20.04.2011 tarihinde ölen eşi Ali Osman Döngel’den ölüm aylığı aldığını, babası Mehmet Özmekik’in ise 12.01.1990 tarihinde vefat ettiğini, babasının 06.08.2003 tarihinden önce vefat etmesi nedeniyle babasından da ölüm aylığı bağlanması gerektiğini ileri sürerek davacıya babasından ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile tespitin dava tarihinden itibaren hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                I-İSTEM: Davacı vekili; 1976 yılında vefat eden eşinden 5434 sayılı Yasa kapsamında ölüm aylığı aldığını, 29.10.1998 tarihinde vefat eden babasından da 2011 yılı Aralık ayında 2926 sayılı Yasa kapsamında ölüm aylığı bağlandığını, daha sonra 2926 sayılı Yasa’nın 27. maddesi gerekçe gösterilerek babadan bağlan ölüm aylığının kesildiğini, her iki ölüm aylığının da bağlanması gerektiğinden bahisle kuruma borçlu olmadığının tespiti ile kesilen ölüm aylığının tekrar bağlanmasını talep etmiştir. II-CEVAP: Davalı vakıf vekili; Kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III-MAHKEME KARARI: A-İLK DERECE MAHKEME KARARI Davanın kabulü ile, “Davacı ... T.C. Kimlik numaralı ...'ın babası ve murisi ...'...

                  UYAP Entegrasyonu