WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı ididasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır....

    Davacı, tapu kayıtlarında baba adının yazılı olmadığını, nüfus kaydına uygun olarak “...” olan baba adının eklenmesini istemiştir. Dosyada mevcut nüfus kayıtları incelendiğinde; davacı ile murisi olan dedesinin aynı ismi taşıdığı ve murisin 1894 doğumlu “... oğlu ...” olduğu, 1961 yılında öldüğü görülmüştür. 1956 yılında tapu kaydına dayalı olarak düzenlenen tapulama tutanağında davacının murisi 1310 (1894) doğumlu “... oğlu ...” adına hisse tespit edilmiş ve hükmen 22.12.1964 tarihinde oluşan tapu kaydına baba adı aktarılmamıştır.Dairemize karar düzeltme incelemesine geldikten sonra getirtilen dava konusu taşınmazlara ait tüm tedavüller incelendiğinde davacının babası ...’nın 24.02.1967 tarihinde üçüncü kişilerden hisse alımı suretiyle malik olduğu ve ...’in ölümü ile davacının intikal suretiyle 29.11.1991 tarihinde taşınmazlarda hisse sahibi olduğu ve bu suretle oluşan hisse tescilinde davacının baba adının da yer aldığı görülmüştür....

      Davacı baba kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi için işbu davayı açmıştır. Davacı baba kuaför olduğunu Cumartesi ve arefe günlerinde geç vakte kadar çalıştığını, bu nedenle kesinleşen boşanma ilamında Cumartesi günü kurulan kişisel ilişki tesisini Pazar günü olarak ve yine dini ve milli bayramların 1. günü olan kişisel ilişki tesisini, dini ve milli bayramların 2. günü olarak değiştirilmesini ve kişisel ilişkilerin yatılı olacak şekilde düzenlenmesini talep etmiştir. Mahkemece ortak çocuk ile baba arasında ayın belirli hafta sonlarında kurulan kişisel ilişki tesisi bozma ilamı doğrultusunda alınan uzman raporu uyarınca kurulduğu ve çocuğun yüksek menfaatine uygun olduğu ve milli bayramların 2. günü bulunmadığından bu hususta düzenleme yapılmamasının doğru olduğu anlaşılmakta ise de, davalı baba kuaför olup, arefe günlerinde bayram sabahı da olmak üzere yoğun olarak çalıştığı sabittir.Değişen koşullara göre kişisel ilişkinin düzenlenmesinin istenmesi her zaman mümkündür....

        Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Velayeti davacı anneye bırakılan müşterek çocuk..... 20.07.2010 doğumlu olup okul çağındadır. Çocuk ile baba arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulması doğru olmakla birlikte, tarafların farklı ilçelerde yaşadıkları da dikkate alındığında müşterek çocuğun Pazartesi günü sabah saat 09:00 da anneye teslim edilmesi çocuğun okul durumunu etkileyecektir....

          in baba adının "Durmuş" olarak düzeltilmesine, ikincisi ise; bu kayıt malikinin yasal mirasçıların Tarsus 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/954 - 1048 sayılı veraset ilamında adı geçen kişiler olduğunun tespiti ve tashihine ilişkindir. Nüfus idaresinden getirtilen kayda göre davacının murisi olan ve ismine baba adı ilavesi istenen tapu paydaşı ölü ... 01.07.1895 doğumlu olduğu, 1942 tarihinde öldüğü ve soyadı olmadığı anlaşılmaktadır. Kayda göre baba adı "Durmuş"dur. Tanık anlatımları da bu bilgileri doğruladığına göre istemin bu yöne ilişkin davanın kabulüne karar vermek gerekecektir. Bu istemin dışındaki talep ise tapu kaydında bir işlem yapılmasını gerektirecek nitelikte olmayıp bir tespit hükmünün konusu olan hususlardan bulunduğundan tespit hükmünün dışında bir tashih kararını verilmesini gerektirmez. Kurulan hükmün infaza ilişkin hüküm bölümü infazı kolaylaştırır olmadığı gibi, baba adının ilavesine ilişkin bölümüde içermemektedir....

            in yazılı olmayan baba adlarının "... ... oğlu ..." olarak eklenmesi ve yine maliklerden Fatma ...'in yazılı olmayan baba adının "..." olarak eklenmek suretiyle tapu kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davalı idare vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, tapu kaydına yazılmayan maliklerin baba isimlerinin eklenmek suretiyle düzeltilmesi isteğine ilişkindir. "Mülkiyet Hakkının Tescili" başlıklı Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde kütükte bulunması zorunlu bilgiler; malikin adı, soyadı, baba adı, edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarasından ibarettir. Görülüyor ki, bunlar arasında tapu malikinin babasının adı yanında babasının da babasının adı yani dedesinin isminin yazılması yoktur....

              a çarpması sonucu murisin vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı anne ... ve baba ... için 100,00'er TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan; davacı anne ve baba için 60.000,00'er TL, davacı kardeş İsmail için 30.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan, kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle maddi tazminat taleplerini davacı baba ... için 19.854,71 TL'ye, davacı anne Muhsine için 26.764,81 TL’ye yükseltmiştir. Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 07.05.2007 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim soyisim ve baba ismi düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.11.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava tapuda yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı 2 parsel sayılı taşınmazın tapuda yanlış yazılan soyadının ... ve yazılmayan baba adının ... ve dava konusu parselin paydaşı olarak gözüken ...’ın tapuda yazılı olmayan soyadının ... ve baba adının ... ve ... olarak yazılan adının ise ... olarak düzeltilmesini talep etti. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildi. Hükmü davalı idare vekili temyiz etti....

                  Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Somut olayda, davacı ... parsel no’lu taşınmazda 1680/94080 hisse sahibi olduğunu, baba adının ... olarak eklenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece dava konusu taşınmazda davacının hissesi bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Dosya arasında bulunan ... parsel nolu taşınmazın tapu kayıtları incelendiğinde, davacının taşınmazda hissedar olmadığı anlaşılmaktadır. Ancak davacının murisi olduğunu iddia ettiği ...'nun taşınmazda 1680/94080 hissesi bulunmaktadır. Ayrıca dosya arasındaki nüfus kayıtlarından davacının murisi ...'nun baba adının ... olduğu, davacının baba adının ise ......

                    Mahkemece, velayeti davacıya verilen ortak çocuk ile davalı baba arasında her ayın Pazar günleri haftada bir kez olmak üzere saat 10:00’ dan 18:00’ e kadar davalı babası yanında kalmak suretiyle ortak çocuk ile davalı babası arasında kişisel ilişki tesisine şeklinde hüküm kurulduğu anlaşılmakla, baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişki yetersiz kalmaktadır. Mahkemece, velayeti annede bulunan 2011 doğumlu çocuk ... ile baba arasında ayın belirli hafta sonları, yaz tatilleri ile yarıyıl tatilleri ve dini bayramlarda yatılı kalacak şekilde bir düzenleme yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu