Somut olayda, 22.08.2003 tarihinde kuruma intikal eden bağkur giriş bildirgesine istinaden vergi kaydına dayalı olarak 04.10.2000 tarihinde bağkur tescilinin başlatıldığı, vergi kaydının sona erdiği 26.06.2006 tarihine kadar bağkur sigortalılığının devam ettiği, (25.04.1983-11.12.1992) (01.06.1997-31.12.1997) (11.08.2000-26.06.2006) vergi ve (21.02.1988-05.11.2009) tarihleri arası oda kaydı olan davacı, 29.08.2003 tarihinde Kuruma intikal eden dilekçesi ile geçici 18. maddeden yararlanmak için başvurusuna Kurumca davacıya hitaben 18.11.2003 tarihli yazı ile 04.10.2000 tarihi öncesi vergiye tabi olan süreler borç tahakkuk ettirilerek 1 yıl içinde ödenmesinin istenildiği anlaşılmaktadır....
A.Ş. tarafından 1999-2006 yılları arasında tevkifat kesintileri yapılarak davalı Kuruma bildirilen listelerde yer alan 9056 sıra numaralı ... ile davacı ...’nın aynı kişi olup olmadığının tespiti ile geriye dönük sigortalılık tescilinin sağlanması noktasındadır. Dosya kapsamından, adı geçen şirket tarafından davalı Kuruma verilen ve bağkur prim kesintisi yapılan müstahsillerin numara ve isimleri ile bildirildiği tevkifat listelerinde aidiyeti istenen 1999,2000,2001,2002,2003,2004 ve 2005 yıllarına ait listede sadece “9056” müstahsil numaralı “...” ve “Aydın Köyü” kaydının bulunduğu, 2006 tarihli listede 23111 müstahsil numarasında yine “...” “... Köyü” kayıtlarının bulunduğu davalı Kurumca bu listelere göre davacı ......
Taraflar arasındaki Bağ-Kur sigortalılık tespiti ve yaşlılık aylığı bağlanması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Hukuk Dairesi Dava, bağkur sigortalılık tespiti ile yapılandırmadan faydalanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kabulüne dair karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacının ortağı olduğu ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Taraflar arasındaki sigortalılık süresinin tespiti istemine ilişkin davada ....Asliye Hukuk ( İş ) ve ....Asliye Hukuk ( İş ) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,Bağkur Sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, ....Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 05.12.2012 günlü yetkisizlik kararının, taraflara tebliğe çıkartılıp, kesinleşme şerhi verilmeden gönderildiği anlaşılmaktadır. HUMK’nun 25/II. maddesinde "iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği takdirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtay’ca belirlenir." hükmüne yer verilmiştir....
başlangıç tarihinin 24.12.1994 tarihi olduğunun tespiti ile 24.12.1994- 04.10.2000 tarihleri arası dönemde 1479 sayılı yasa kapsamında zorunlu sigortalı olduğu..." gerekçeleriyle; "Davanın KABULÜ ile, davacının vergi mükellefiyet kayıtları esas alınarak 4/b sigortalılık başlangıç tarihinin 24.12.1994 tarihi olduğunun tespiti ile 24.12.1994- 04.10.2000 tarihleri arası dönemde 1479 sayılı yasa kapsamında zorunlu sigortalı olduğunun tespitine" karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım bağkur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davacı taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dairemizce istinaf incelemesi HMK 355 ve 357. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılmıştır....
Mahkemece yapılacak iş; kurumdan davacının 1465972282 numaralı tarım bağkur sigortalılığı yönünden şahsi dosyasının tümünü celp etmek söz konusu sigortalılık yönünden 6111 ve 6552 sayılı kanun uyarınca yapılan yapılandırmalar kapsamında borcunu ödeyip ödemediği, kurum tarafından söz konusu bağkur sigortalılığının hangi tarihler arasında geçerli kabul edildiğinin tespiti ile yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre davacının talebi hakkında bir karar vermekten ibarettir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında davalı kurum vekilinin istinaf başvurusu kabul edilmeli ve yukarıda yazılı sebeplerden dolayı eksikliklerin tamamlanması amacıyla kararın kaldırılarak diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin dosyanın 6100 Sayılı H.M.K'nun 353/1- a-6 maddesi gereğince mahkemesine iade edilmesine karar vermek gerekmiş, açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Ancak, 1479 sayılı Kanunda sigortalılık hak ve mükellefiyetlerinin belirli tarihlerden başlatılmasını zorunlu kılan düzenlemelere yer verilmiş, bu kapsamda, 4956 sayılı Kanunun 47'nci maddesiyle, Bağ-Kur Kanununa eklenen Geçici 18'inci maddesine göre, 4956 sayılı Kanunun yürülüğe girdiği 02.08.2003 tarihinden önce Kurum kayıtlarına intikal eden bildirge, prim ödemesi ve sigortalılık talepleri bulunanlar yönünden 1479 sayılı Kanunun 24 ve 25'inci maddeleri çerçevesinde yapılacak değerlendirme ile 04.10.2000 tarihinden önceki döneme ilişkin sigortalılık nitelikleri belirlenirken, tescilin belirtilen tarihlerden sonra yapılması durumunda, Kanunda tanınan süreler içinde borçlanma hakkının kullananlar borçlanma şartlarına göre 04.10.2000 öncesinde sigortalı sayılacak ancak borçlanma hakkını süresinde kullanmayanlar yönünden artık geriye dönük olarak 04.10.2000 tarihi öncesine ilişkin herhangi bir sigortalılık tespiti ya da borçlanması söz konusu olamayacaktır. 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe...
Somut olayda; davacının son 7 yıl içindeki sigortalılık sürelerine göre 506 sayılı Kanun gereğince yaşlılık aylığı koşullarının değerlendirilmesi gerekmektedir. Davacının sigortalılık başlangıç tarihi 10/05/1983 tarihi olup 23/05/2002 tarihi itibariyle 19 yıl 13 gün sigortalılığı olduğundan 506 sayılı Kanunun geçici 81/B-d maddesi gereğince 25 yıllık sigortalılık süresini ve 47 yaşını doldurması ve en az 5150 gün prim ödemesinin bulunması halinde emekli olabilecektir. Davacının toplam 5576 gün prim ödemesi bulunmaktadır. Davacı 25 yıllık sigortalılık süresini 10/05/2008 tarihinde ve 47 yaşını ise 24/05/2006 tarihinde doldurduğundan 15/12/2006 tarihindeki tahsis talebi gereğince yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesi mümkün değildir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....