WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı- borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 14 İcra Müdürlüğünün 2021/25730 E.sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından müvekkil şirket aleyhine ilamlı takip başlatıldığını, icra emrine konu kararın müvekkil şirket tarafından temyiz edilmiş olup, akabinde teminat mektubu sunularak mehil vesikası alındığını, mehil vesikasının düzenlenmesinden sonra şirket aleyhine konulan hacizlerin kaldırılmasının talep edildiğini, icra müdürlüğünce 11/01/2021 tarihli kararla taleplerinin hukuka aykırı şekilde ret edildiğini, ayrıca sigorta tahkim komisyonu tarafından verilen itiraz kararı da temyiz yolu açık olarak verilmiş olup, temyiz süresi devam ederken dosya kesinleşmeden haciz işlemi uygulandığını, kesinleşmemiş karar rağmen haciz uygulanmasının haksız ve hukuka aykırılık teşkil ettiğini, İİK 36 maddesi uyarınca Yargıtay'dan tehiri icra kararı almak üzere icra müdürlüğü tarafından...

İcra Müdürlüğü'nün 2008/15140 Esas sayılı takip dosyasındaki haciz tarihlerinden sonra olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. Haciz tarihi nazara alındığında yürürlükte olan kanun hükmüne göre; haczedilen taşınmaz 2 yıl taşınır ise 1 yıl içinde satış istemek ve satış avansını yatırmak zorunludur. Aksi halde haciz düşer. Alacaklı haciz tarihinden itibaren 2 yıl içinde satış takibinde bulunmuş ve satış avansınıda yatırmıştır. İcra memuru ise taşınmazın satılması için kıymet taktiri işleminin tamamlanmadığından bahisle satış talebini reddetmiştir. Bu ret kararı sadece taşınmazın o an için satılmasına engel halinin bulunduğunu tesbit mahiyetindedir ve hakkın kaybına neden olacak bir karar değildir....

    Esas sayılı icra dosyası kapsamında düzenlenen sıra cetvelinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ihalesi şikayetçi bankaya yapılan borçluya ait tabloda şikayet olunanın ihtiyati haciz tarihinin 06.01.2011 olduğunu, müvekkilinin kesin haczinin ise 11.01.2011 tarihli olduğunu, yani şikayet olunanın ihtiyati haczi kesinleşmeden evvel müvekkili tarafından kesin haciz işlemi yapıldığını, şikayet olunan ......'nin müvekkilinin kesin haczine iştiraki için İİK'nın 100. maddesinde sayılan belgelere dayanması gerektiği halde borçlu hakkında adi belgeye dayalı genel haciz yoluna başvurduğunu, müvekkilinin takibinin ise ilama dayalı olduğunu, müvekkilinin takip tarihinin de şikayet olunanın takibinden önceki tarihli olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

      Bankası Genel Müdürlüğü'nde bulunan doğmuş ve doğacak hak ediş alacakları üzerine haciz koymak amacıyla göndermek istedikleri 89/1. haciz ihbarnamelerinin İcra Müdürlüğü'nce doğacak alacaklara haciz konamayacağı gerekçesiyle reddedilmesi üzerine, sadece doğmuş alacaklara haciz konulması talebiyle dört ayrı tarihte haciz ihbarnamesi gönderdiklerini, alacak doğduktan sonra gönderdikleri 06.01.2009 tarihli haciz ihbarnameleri dikkate alınarak sıra cetvelinin üç ve dördüncü sırasında yer aldıklarını, oysa sıra cetvelinin ilk iki sırasında yer alan şikayet olunanların dosyasından, henüz alacak doğmadan, doğacak alacaklara haciz konması talebini içeren 89/1. haciz ihbarnamesi gönderildiğini, 89/1. haciz ihbarnamesi ile henüz doğmamış alacaklara haciz konulamayacağını, bu sebeple şikayet olunanların hacizlerinin geçersiz olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir....

        Şikayet konusu mahcuz menkullerin toplam değerinin 5.980,00 TL'yi geçtiği anlaşıldığından bu husustaki mahkeme kararının temyiz kabiliyeti vardır....

          İcra Müdürlüğü'nün 2009/28830 sayılı dosyasından 25.09.2009 tarihinde gerçekleştiğini, ancak bu dosyadan borçluya gönderilen ödeme emrinin 15.09.2009 tarihinde tebliğ edildiğini ve icra takibinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi olması nedeniyle 10 günlük ödeme süresi sona ermeden taşınmazların kaydına haciz konulduğunu, bu nedenle ödeme süresi beklenmeden uygulanan hacizlerin geçersiz olduğu görüşü doğrultusunda dosyadan tevziye tabi tutulan 428.000,00 TL bedelin tamamının, davalıya ödenmesine karar verildiğini ileri sürerek, İstanbul 4. İcra Müdürlüğü'nün 2009/29918 sayılı dosyasından yapılan 23.03.2011 tarihli sıra cetvelinin iptali ile satış bedelinin her iki dosya arasında garameten paylaştırılmasına karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan şirket vekili, şikayetin reddini istemiştir....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2021 NUMARASI : 2021/106 ESAS 2021/217 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı alacaklı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu şirket tarafından tehiri icra için teminat sunulduğunu, bu teminat gereğince icra müdürlüğünce mehil vesikası düzenlendiğini, davalının teminat miktarının dosya borcunu kapsar nitelikte olduğundan bahisle aleyhlerine yapılan hacizlerin aşkın haciz olduğunu icra dairesine beyan ettiği ve hacizlerin kaldırılmasını talep ettiğini, icra müdürlüğünce talebin kabul edildiğini, borçlu şirketin ilk aşamada düzgün bir teminat mektubu sunmadığını beyanla borçlunun...

            Hukuk Dairesi'nce, satılan araç üzerine şikayet olunan tarafından konulan rehnin 23/02/2016 tarihli olduğu ve davacıların iş mahkemesinde açtıkları davaların tarihi bu tarihten önce olmakla hacze iştirak hakları bulunduğu belirtilerek, kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.Kararı, şikayet olunan ... A.Ş. vekili temyiz etmiştir.Şikayet sıra cetvelinde sıraya ilişkindir.Şikayetçiler alacaklarının işçi alacağı olduğunu, işçilik alacakları ile ilgili davaların davalıların rehin alacağından önce açıldığını, alacaklarının rüçhanlı olması nedeniyle öncelikle ödenmesi gerekçesiyle sıra cetvelini şikayet etmişlerdir.Birici sırada rehin alacaklısı ... bulunmakta olup tüm para rehin alacaklarına verilmiş 2. sıraya para ayrılmamıştır.Şikayet olunan sıra cetveli haciz sıra cetvelidir. Haciz sıra cetvelinde haciz sırasına göre sıralama yapılır....

              İcra Mahkemesi'nce, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, borçlunun üçüncü kişideki alacaklarının haciz ihbarnamesi ya da haciz müzekkeresi ile haczedilebileceği, bu alacağın ihracata dayalı KDV iadesinden doğması nedeniyle haczi kabil bir alacak olduğu ve şikayet olunanın haczinin geçerli bulunduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 13.10.2011 tarih ve 2011/433-1027 E-K. sayılı ilamıyla bozulmuştur. Bu kez, şikayet olunan vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

                Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. 1-Şikayetçi tarafça öncelikle şikayet olunanın takibinin kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapıldığı ve sunulan belgelerde alacağın vekalet ücretinden kaynaklandığına ilişkin belge bulunmadığı, İcra Müdürlüğü'nce haciz tarihinin nazara alınmadığı gerekçeleriyle sıra cetvelinin iptali istenmiş, ikinci aşama olarak alacağın vekalet ücretinden kaynaklandığının belirlenmesi durumunda, alacağın 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 166/2. maddesi kapsamında bulunmadığı ileri sürülmüştür. Mahkemece, şikayetçinin ilk aşamadaki iddiası doğrultusunda uyuşmazlık çözümlenmiş ve takip dayanağı çeklerin vekalet ücreti nedeniyle verildiğinin takip dosyasından anlaşılmadığı gerekçesiyle şikayet kabul edilmiştir. Mahkemece bu durumda şikayetçinin ikinci aşamadaki iddiasının incelenmesine gerek görülmemesi doğru olmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu