Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Genel Müdürlüğüne izafeten ... aleyhine 09/06/2015 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava; davalı idare tarafından yersiz olarak alınan ilave ağaçlandırma bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı vekili; müvekkili olan ......

    Yerel mahkemece verilen ilk karar, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunması nedeniyle bozulmuş, bozmaya uyularak 770.00 TL tazminat ve 1.131.30 TL ağaçlandırma gideri olmak üzere toplam 1.901.30 TL tazminatın haksız fiil tarihi olarak kabul edilen tutanak tarihi olan 11/04/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dilekçesinde toplam 1.901.30 TL tazminatın 01/12/2002 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini istemiş, davalı 12/05/2011 tarihli duruşmada davayı kabul ettiğini imzalı beyanı ile tasdik etmiştir. Davalı tarafından kabul edilmesine rağmen talep dışına çıkılarak faizin 01/12/2002 tarihi yerine, 11/04/2003 tarihinden başlatılması doğru olmamıştır....

      un taksirle ... yangınına sebebiyet vermeden mahkumiyetine karar verildiğini, tazminat ve ağaçlandırma giderine ilişkin 222.894.00 TL'nin davalıya yapılan tebligata rağmen ödenmediğini belirtilerek 10.494,00 TL tazminat ile 212.400,00 TL ağaçlandırma giderinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davalının 06/08/2006 günü tarlada yemek yapmak amacıyla ateş yaktığı, rüzgarın etkisi ile ateşin etrafa sıçrayarak etraftaki arazinin, hasatın ve yakınındaki ...ın yanmasına sebep olduğu, yangının istemeden çıktığı, davalının yangından sonraki söndürme çabası ve davranışları, rüzgar unsuru birlikte değerlendirildiğinde kusurunun asgari seviyede olduğu, davalının sosyal ve ekonomik durumu, tazminat ihtimalinde ekonomik olarak ciddi sıkıntıya düşecek olması, davacı ......

        Maddesi; " Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." 6831 sayılı Orman Kanunu, 113. madde de kesilen ağaç müsadere edilse dahi rayiç üzerinden tazminata hükmolunacağı, 114. madde ile kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak "ağaçlandırma masrafına" re`sen hükmolunacağı, 112. madde uyarınca, hükmedilecek tazminatın, o fiilin işlenmesi yüzünden meydana gelen bütün zararları karşılayacak suretle ve Borçlar Kanununun genel hükümleri çerçevesinde tam bir tazminat olarak hesaplanması yargı kararı ile benimsenmiş böylece Orman zararının tam karşılanmasına özen gösterilmiştir ( 10.6.1968 T. 1/12 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı ). 818 sayılı BK 53. ve 6098 sayılı TBK 74. maddesine göre hukuk hakimi, ceza mahkemesinin beraat kararı ve kusur oranına ilişkin kararı ile bağlı değil ise de maddi olguya ilişkin tespitleriyle...

        Mahkemece, davanın orman örtüsü tahribatı bulunmaması nedeni ile reddine karar verilmiştir. 6831 sayılı Kanunun 114.maddesi gereğince, her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için,bu kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca ,ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma masrafına da hükmolunur. Bu nedenle öncelikle orman suçunun sabit olup olmadığı, orman örtüsünün tahrip edilip edilmediğinin saptanması gerekir. Davalı hakkında ... Sulh Ceza Mahkemesinde açılan dava ise henüz sonuçlanmamıştır. Mahkemece yapılacak iş; davalı hakkında ... Sulh Ceza Mahkemesinde açılan davanın neticesinin beklenilmesi ve zarar kapsamı belirlendikten sonra, oluşacak sonuç dairesinde hüküm kurulması gerekir....

          Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/8 E. - 2010/126 K. sayılı kesinleşmiş ilamında da suça konu yerde yangının sadece 1,0 Hektarlık orman toprağına sırayet ettiği, herhangi bir ağaç veya ağaççığın zarar görmediği ve zararın pek hafif olduğu belirtilmek suretiyle hüküm kurulmuştur.Bu durumda davalının eylemi sonucunda herhangi bir ağaç veya ağaççığın zarar görmediği dikkate alınarak, ağaçlandırma gideri yerine zarar gören orman toprağı nedeniyle oluşan hafif zararın tespitiyle bunun hüküm altına alınması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı; düzenlenen suç tutanağına göre ağaçlandırma giderine ilişkin zararlarının bulunduğunu, her ne kadar davalının eylemi ceza mahkemesince işgal ve faydalanma olarak değerlendirilmiş ise de her türlü orman suçunda ağaçlandırma giderine hükmedilmesi gerektiğini, taleplerinin bilirkişi raporunda A ile gösterilen sahadaki ağaçlandırma giderine ilişkin olduğunu ileri sürerek, maddi zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, ceza mahkemesi kararıyla hüküm altına alınan zararı aylık taksitler halinde ödediğini ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davalı hakkında ... 1....

              Mahkemece, davalının ceza mahkemesinde taksirle orman yangınına sebebiyetten mahkum olup kararın kesinleştiği, yangın söndürmede helikopter gideri dahil masraflar yapıldığı yine ağaçlandırma gideri ve emval zararı oluştuğu kabul edilerek, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki belgelerden, davacı idarenin THK G. Havacılık iktisadi işletmesinden helikopter kiraladığı anlaşılmaktadır. Orman yangınına müdahale eden ve kiralık olduğu anlaşılan helikopterlere ilişkin davacı idare ile helikopter sahipleri arasında kira sözleşmesi tanzim edilip edilmediği, böyle bir sözleşme varsa helikopter kullanım ücretinin ne şekilde belirlendiği, hiç kullanılmasa bile kira ücretinin ödenmesinin gerekip gerekmediği, fiilen kullanımın kira ücretine etkisi araştırılmamış, helikopter kullanımından kaynaklanan yangın söndürme masrafının tamamından davalı sorumlu tutulmuştur....

                Vicdani kanının oluşturduğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelenmede; 1-Yangın sahasında yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, olayın ölü ve diri örtü yangını olduğu belirtilmiş olup, 6831 sayılı Kanun'un 110/3. maddesinde düzenlenen gerçek zararın hesabında yanan sahada hasar gören ağaç ve ağaçcıklarla, bitki örtüsüne göre oluşan zarar, ağaç ve ağaçcıkların hayatiyetini kaybedip etmediği, geride kalan emvalin değerlendirilme miktarı, yok olan canlı varlıktan ve toprağın verim gücündeki azalma gibi suç sebebiyle oluşan doğrudan zararların nazara alınması gerekip ağaçlandırma gideri ve yangın söndürme masraflarının dikkate alınmaması gerektiğine göre; ağaçlandırma gideri ve yangın söndürme masraflarından oluşan zararın sanık tarafından giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmesi, 2-Sanık hakkında 6831 sayılı Kanun’un 110/2....

                  gideri ve yangın söndürme masraflarının dikkate alınmaması gerektiğine göre; ağaçlandırma gideri ve yangın söndürme masrafları da dahil edilerek oluşan zararın sanık tarafından giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmesi, 2-Katılan ......

                    UYAP Entegrasyonu