KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....
Bozma ilamına uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin davacının maddi ve manevi zararının nitelik ve niceliğini açıkça yazması ve ispat belgelerini dilekçesine eklemesi gerektiğine, soyut beyanlar dikkate alınarak davacı lehine maddi ve manevi tazminata hükmolunduğuna ve vekalet ücretine, davacı vekilinin hükmolunan manevi tazminat miktarının düşük olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 12.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Manevi tazminat miktarına ilişkin Mahkemelerce verilen tazminat miktarlarının farklılıklarının başında, dava açanların ne miktar manevi tazminat isteyeceklerini bilememeleri, istek tutarlarının hiçbir hesaba ve hiçbir ölçüye dayanmamakta oluşu gelmektedir. Kimileri yüksek harç ödemeyi göze alarak, adeta pazarlık kapısını yüksekten açmak istercesine son derece abartılı rakamlar üzerinden dava açarlarken, kimileri de reddedilen manevi tazminat miktarı açısından yargılama gideri ödememek için, çok düşük miktarda manevi tazminat istemekte ve belki de daha yüksek tazminat alabilecekken daha az tazminat alarak hak kaybına uğramaktadırlar. Manevi tazminat davası açarken tazminat miktarını çok abartanların da, tazminat miktarını az bildirenlerin de bir kusuru bulunmamaktadır. Sorun temel olarak Manevi tazminat miktarın hesaplanma yöntemine ilişkin somut ve objektif bir yasal düzenleme, bilimsel çalışma ve yerleşik Yargı uygulamaları bulunmayışından ileri gelmektedir....
(M) 2013/14098-2014/9401 KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....
KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile maddi tazminat yönünden feragat nedeniyle davanın reddine, manevi tazminat yönünden davacı ... için 20.000,00 TL,davacı ... için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK.'nın md. 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir....
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davacılar ihtiyari dava arkadaşı olup her bir davacının ayrı ayrı maddi – manevi tazminat talebi bulunmaktadır. Yargılama sırasında davacılardan sadece ...'ın maddi tazminat talebi yönünden davadan feragat edildiği halde, davanın tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, davacı ...'ın manevi tazminat talepleri, diğer davacılar ... ve ...'ın maddi – manevi tazminat talepleri yönünden işin esasına girilerek sonucuna göre hüküm kurulmak üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 02/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, aynı yargı kararlarının uygulanmaması nedeniyle hem hizmet kusuruna dayanarak idare aleyhine idare mahkemesinde dava açmış, hem de davalıların şahsi kusurlarına dayanarak eldeki bu manevi tazminat davasını açmış, her iki davanın yargılaması sonucunda da davacı lehine manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacının, İdare Mahkemesince hükmedilen manevi tazminat miktarını tahsil etmiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafından açılan her iki davada; aynı yargı kararlarının uygulanmaması nedeniyle doğan manevi zararın, manevi tazminat adı altında bir miktar paraya hükmedilmesi ile giderilmesi amaçlanmaktadır. Manevi tazminat ise niteliği itibarıyla tektir, bölünemez ve bölümler halinde istenemez. Haksız fiilin işlenmesi ile birlikte bunun doğuracağı manevi üzüntü de gerçekleşmiş olur. Bu nedenle manevi tazminat isteklerinde kısmi dava söz konusu olamaz....
Mahkemece, maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile 4.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı marketten satın almak istediği ürünlerin üretim tarihinin satış tarihinden bir gün sonraya ait olması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece maddi tazminat talebi reddedilmiş, manevi tazminat talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacını satın almak istediği ürünlerin ayıplı çıkması nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de dava konusu olayda manevi tazminatın koşulları oluşmamıştır. Bu olay nedeniyle davacı ile davalılar arasında tartışma, ceza davasına konu olabilecek bir hareket, cismani bütünlüğüne yapılan bir saldırı söz konusu değildir. Buna göre manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....