Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın konusu; davalı tarafından davacıya satılıp teslim edilmiş olan, takip konusu iade faturasının konusunu oluşturan malların ayıplı olduğu iddiası ile davacı alıcının sözleşmeden dönme ve satım bedelinin iadesi talebi niteliğinde olduğu anlaşılmıştır. (TBK.md.227/f.l/bent 1; md.229/f. 1/bent 1) Ancak davacının bu talebinin yerinde görülebilmesi için, her şeyden önce davacı alıcı, takip dayanağı olan faturanın konusunu oluşturan ve bedelinin iadesi talep edilen makinenin ayıplı olduklarını ve süresi içinde bu hususta yasal yükümlülüklerini yerine getirdiğini ispat etmekle yükümlüdür. Alıcı muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeden ayıp nedeniyle satıcıdan mal bedeli ve zarar giderimi isteminde bulunamaz. Davacı alıcı, süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu yazılı belge ile kanıtlamak zorundadır (Yargıtay 19 HD 2015/5982 Esas- 2015/15327 Karar sayılı, 23/11/2015 emsal tarihli kararı)....

    - K A R A R - Davacı vekili, davalıdan satın alınan malzemeler ile dava dışı Bauhause adlı şirketin aydınlatma işlerini müvekkilinin yaptığını, ancak malzemelerin ayıplı olması nedeniyle işin yeniden yapıldığını, davalının müvekkiline ayıplı malzeme satışı yoluyla verdiği zarardan sorumlu olduğunu iddia ederek 49.560.-TL.zararın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, süresi içinde ayıp ihbarında bulunulmadığı gibi, satım konusu malzemenin ayıpsız olduğunu, davacının hatalı montajı nedeniyle ürünlerde arıza meydana geldiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, 14.11.2002 tarihinde davacıya teslim olunan malzemelerin montajın da alıcıya ait olduğu, satım akdi nedeniyle TTK.nun 25 ve BK.nun 207. maddesindeki ayıbın ihbarına ve ayıba karşı sorumluluğa ilişkin sürelere uyulmadığı ve 1 yıllık garanti süresinin de dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin daval.....ve....' den kamyonet satın aldığını, üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğunu müvekkilinin sözleşmenin feshi hakkını kullandığını belirterek, mal bedeli ile araç nedeniyle meydana gelen zararın faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı .....ve..... vekili, aracın arıza sebebinin kullanıcı hatası olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı..... ve ..... vekili, yargılama aşamasında araçtaki arızanın kullanım hatasından meydana geldiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

        DELİLLER -Fatura -Servis formları -Bilirkişi raporu DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan ayıp iddiasına dayalı uğranılan zararın tanzimi istemine ilişkindir. Davalı tarafça davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığı savunulmuş ise de davacının ayıp iddia edilen aracın ilk maliki olduğu ve satım nedeniyle zarara uğradığı iddiası ile dava açılmış olduğundan davalı savunması haklı bulunmamıştır. Davacı ile davalı arasında 13/04/2019 tarihinde sözleşme düzenlendiği ...kamyonetin 115.000,00 TL bedelle davacıya satıldığı anlaşılmaktadır....

          nolu BB’deki ayıp nedeniyle satış sözleşmesinin feshine ve bu taşınmaz nedeniyle ödenen 115.740 Euro ve bu miktara bu güne kadar işlemiş olan 20.000 Euro faizi olmak üzere toplam 135.740 Euro'nun ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ......

            akdedilen dava dışı kuruluşun kusurlu ve kasti tutumları ile muayene işlemlerini gerçekleştirmemesi nedeniyle davalı tarafın 73425334-110.99-E. sayılı yazı ile sözleşmeyi feshettiğini müvekkiline bildirdiğini, sözleşmenin feshi ile birlikte müvekkili şirkete yapılması gereken bakiye sözleşme bedelinin ödenmediğini, müvekkilin teminatına el konulduğunu, teminat mektubu nakde çevrildiğini, müvekkili şirketin ofis ihalelerine iştiraki 1 yıl süre ile yasaklandığını, müvekkili şirketin sözleşmenin feshi nedeniyle alacaklarını alamadığı gibi ticari itibar kaybı nedeniyle zarara uğradığını belirterek 06/11/2014 tarih ve BEA59PYS/2014-1033 sayılı ihale sözleşmesinden kaynaklanan bakiye 678.500,00 TL alacağın ve 376.758,04 TL dava tarihi öncesi işlemiş ticari faizin davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesi, 69.000,00 TL teminat mektubu bedelinin ve 36.180,57 TL'nin dava tarihi öncesi işlemiş faizin davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesine, müvekkili şirketin ticari itibarının zedelenmesi...

              GEREKÇE:Dava, satıma konusunun ayıplı olması nedeniyle misli ile değiştirilmesi veya bedelinin iadesi istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, yukarıda yazılı gerekçe doğrultusunda davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, bu karara karşı, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru sebepleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönüyle re'sen yapılmıştır.Taraflar arasındaki 03.02.2014 tarihli satım sözleşmesi kapsamında, davalının, satım konusu folyo kesme makinesi programını davacıya teslim ettiği ve davacının da 4.999,66 TL satım bedelini davalıya ödediği ihtilafsızdır....

                Zira sözleşmeden dönen alıcı, ayıplı malları iade etme yükümlülüğü altına girer (TBK.md.229/f.1)Davacı, davalıya keşide ettiği ihtarnamede; satım sözleşmesinden döndüğünü bildirmiş ve ödemiş olduğu satış bedeli ile nakliye ve gümrük masraflarının ödenmesini talep etmiştir. Davacı, dava dilekçesinde ise; davalı tarafından davacıya satılıp teslim edilmiş olan ----- ayıplı olması nedeniyle uğradığı zararın tazminin talep etmiştir. Ancak hangi zarar kalemlerine uğradığını ve hangi zarar kalemlerinin tazminini talep ettiğini detaylı olarak açıklamamıştır. Sadece, nakliye ve gümrük masrafları nedeniyle uğradığı zararları belirtmiştir. Bu durumda kanaatimizce davacı; dava dilekçesinde “TBK.md.227/f.1/bent uyarınca satım sözleşmesinden dönme, satım bedelinin iadesi ve uğramış olduğu zararların tazminini” mi talep ettiğini; yoksa “TBK.md.227/f.2 uyarınca, uğramış olduğu Zzararların genel hükümlere istinaden tazminini mi talep ettiğini” açıklamalıdır....

                  Zira sözleşmeden dönen alıcı, ayıplı malları iade etme yükümlülüğü altına girer (TBK.md.229/f.1)Davacı, davalıya keşide ettiği ihtarnamede; satım sözleşmesinden döndüğünü bildirmiş ve ödemiş olduğu satış bedeli ile nakliye ve gümrük masraflarının ödenmesini talep etmiştir. Davacı, dava dilekçesinde ise; davalı tarafından davacıya satılıp teslim edilmiş olan ----- ayıplı olması nedeniyle uğradığı zararın tazminin talep etmiştir. Ancak hangi zarar kalemlerine uğradığını ve hangi zarar kalemlerinin tazminini talep ettiğini detaylı olarak açıklamamıştır. Sadece, nakliye ve gümrük masrafları nedeniyle uğradığı zararları belirtmiştir. Bu durumda kanaatimizce davacı; dava dilekçesinde “TBK.md.227/f.1/bent uyarınca satım sözleşmesinden dönme, satım bedelinin iadesi ve uğramış olduğu zararların tazminini” mi talep ettiğini; yoksa “TBK.md.227/f.2 uyarınca, uğramış olduğu Zzararların genel hükümlere istinaden tazminini mi talep ettiğini” açıklamalıdır....

                    Satım konusu makinalarda, arıza meydana gelmesi üzerine her ne kadar eski 6762 S. Yasanın 25/3. maddesine göre bir ayıp ihbarı yapılmamış ise de, davalı kendisine ayıplı olduğu bildirilen makinaları teslim alıp, onarmıştır. Bu durumda, makinaların ayıplı olduğu davalının kabulünde olup, ayıp ihbar süreleri aranmaz. Alınan bilirkişi raporları ile de, satım konusu makinaların imalat hatalı olarak üretildikleri anlaşılmaktadır. Buna göre, makinaların iadesi ile, bedelinin istirdadına karar verilmesi gerekirken, bozma kararı hatalı değerlendirilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu