Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı taraf bu sebeple talebini ıslah etmiş, bedel iadesi istemiştir. İnfaz açısından en kolay seçenek de budur. Mahkememizce bu talep uygun görülmüştür. Satış bedeli konusunda uyuşmazlık çıkmışsa da faturanın yabancı para esasına göre ve ödeme günündeki kura göre düzenlendiği dikkate alınarak bu bedel üzerinden hüküm kurulmuştur. Bir taraf maldan diğer taraf paradan yararlandığına göre bu bedele faiz uygulanması veya kullanım/eskime bedeli tenzil edilmesi doğru olmaz. Davacı taraf mali teslim ettiğinde parasını iade almalı, mal tesliminden sonra bedel iade edilinceye kadar faiz işlemelidir. Keza davalı taraf malı almamakta direndiği takdirde temerrüt tarihinden itibaren faiz ödemelidir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahmekesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki tüketicinin korunması kanunundan kaynaklanan ayıplı mal bedelinin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı firmadan 09.07.2009 tarihinde satın aldığı koltuk takımının kumaşının zamanla yırtıldığı, davalının keşide edilen ihtara rağmen kullanım hatası olduğu gerekçesi ile değişim yahut bedel iadesi taleplerini karşılamadığını ileri sürerek, ayıplı mal için ödenen bedelin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

      Davacı tarafından, 22/09/2021 tarihinde 34.499,00 TL bedelle bilgisayar alındığı, bilgisayarın ayıplı olması nedeniyle davacı tarafından 16/02/2022 tarihinde 52.308,00 TL bedelle başka bir bilgisayar satın alındığı anlaşılmıştır.Somut olayda davacının menfi zararı yani edimin ayıplı ifa edilmiş olması nedeniyle uğramış olduğu zarar, ayıplı ifa nedeniyle almak zorunda kaldığı bilgisayar ücreti olan 52.308,00 TL ile ayıplı bilgisayar bedeli olan 34.499,00 TL arasındaki fark olan 17.309,00 TL'dir. Bilirkişi raporunda menfi zarar hesabı yapılırken davalı tarafından ayıplı bilgisayarın bedel iadesini geç ödemesi nedeniyle ödemek zorunda kaldığı faiz ve icra giderleri de hesaplamaya dahil edilmiş ise de, ayıplı ürünün salt değerinin dışındaki işlemiş faiz ve icra giderlerinin iadenin zamanında yapılmamasından kaynaklı olması nedeniyle hesaplamaya dahil edilmemesi gerektiği kanaatine varılmış ve bilirkişi heyetinin görüşüne itibar edilmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı maldan kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıdan oturma odası grubu (koltuk takımı) ve yemek odası takımı satın aldığını, her iki ürünün de ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıplı malın iadesi ile 4.100,00 TL satış bedelinin, satın alma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          İş sayılı ve 17.06.2013 tarihinde el koyma kararı verildiğini, dava dışı...’a başka bir aracın devrinin yapıldığı ve taahhütname alındığını, davalıya bedel iadesi için ihtarname keşide edildiğini, aracın hukuki ve gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, araç bedeli 171.800,00 TL’nin 08.07.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava konusu jeneratörün ayıplı olduğu yönündeki iddialarını kabul anlamına gelmemek üzere, davacı tarafça yapılan ayıp ihbarının süresinde olmadığını, davanın öncelikle bu sebeple reddini, jeneratörün ayıplı olduğunu kabul anlamına gelmemek üzere, davacının, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin kabul edilemeyeceğini, zira seçimlik hakkın orantısız şekilde kullanılmasının yerleşik yargıtay kararları ile sabit olduğunu, davacının iddiasının, ... enerji sağlama gücüne sahip jeneratörün her biri 55 kVA enerji ihtiyacı bulunan iki adet elmas telli dağ kesme makinesine enerji sağlayamadığı, sık sık stop ettiği ve sözleşme konusu maldan fayda sağlanamadığı yönünde olduğunu, oysaki hem davacının beyanlarında hem de dilekçesi ekindeki teknik raporda davaya konu jeneratörün ilk adımda %100 yük kaldırması beklenerek inceleme yapıldığını ve buna bağlı olarak hatalı tespitlerde bulunulduğunu, davacının iddia ettiği üzere, dava konusu jeneratörde...

              -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu belirterek aracın yenisiyle değiştirilmesine, mümkün olmadığı takdirde araç satış bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu ile dava konusu aracın gizli ayıplı olduğunun tespit edildiği, aracın garanti şartları arasında garanti süresi içerisinde kalmak kaydıyla 1 yıl içinde aynı arızanın 2’den fazla tekrarlanması durumunda ücretsiz olarak değiştirme işlemi yapılacağına ilişkin düzenleme bulunduğu, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu aracın ayıptan ari yenisi ile değiştirilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava ayıplı araç iddiasına dayalı olarak terditli açılan misliyle değişim veya bedel iadesi taleplerine ilişkindir....

                Davaya konu olan mobilyanın üretimden kaynaklı ayıplı olduğunun bilirkişi raporu ile sabit olduğu, davacının 6502 sayılı Kanunun 11. Maddesinde belirlenen ve tüketicinin seçimine bırakılan haklardan sözleşmeden dönme ve bedel iadesini talep ettiği, bilirkişi raporuna göre sözleşmeden dönme ve bedel iadesi koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır....

                inceleme yaptırıldığını, 6502 sayılı Kanunun ilgili maddeleri ve ----- rapor uyarınca ürünün ayıplı olduğunu ifade ederek ayıplı telefonun müvekkil şirkete iade edilerek ------ ödemiş olduğu 3.075.00 TL telefon bedelinin kendisine iadesine karar verildiği, bahse konu karardan sonra ekte sunmuş oldukları ibranameden de anlaşılacağı üzere ------ kararındaki söz konusu 3.075.00 TL bedel ------ ödenmiş olan bedel davalı taraftan talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Bedel iadesinden satıcının sorumlu olduğu mevzuatta açıkça düzenlenmiş olup, tüketicinin bedel iadesi talebinden müvekkil şirketin sorumlu tutulması mümkün olmadığını, davacı taraf dava konusu cihazlar ile ilgili şikayetlerini yasal süresi içinde müvekkil şirkete bildirmediğini, davacı davaya konu cihazları müvekkil şirketten aldığına yönelik iddialarını ispatlayamadığını, her ne kadar davacı tarafından dava dilekçesinde dava konusu cihazların müvekkil şirketten alındığına dair iddialarda bulunulmuş...

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, tüketici tarafından açılan ayıplı mal nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile manevi tazminat istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu