Mahkemece yapılan yargılama, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, dava konusu araçtaki arızaların kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı, arızaların maldan yararlanmayı sürekli kıldığı, ayıbın gizli ayıp olduğu, davacı alıcının 07.11.2013 tarihli ihtarname ile aracın ayıplı olması nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini veya malın bedelinin faiziyle birlikte iadesini talep ettiği, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi mümkün görülmediğinden; davacının ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca; ayıplı olduğu anlaşılan aracı iade ederek bedelini isteme hakkına sahip olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalılar vekillerince istinaf talebinde bulunulmuştur....
iadesi şartlarının oluşmuş bulunduğu şeklinde görüş bildirdiği; alınan bilirkişi raporunun yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu; tüketicinin maldan beklenen faydayı elde edemediği ve mağdur olduğu, satıcının bu ayıptan sorumlu olması gerektiği, davacı tüketicinin ayıplı mal nedeniyle 6502 sayılı Yasa'nın 11. maddesindeki seçimlik haklarını kullanabileceği kanaatine varılmış olup; davanın kabulü ve fakat ürünü kullanması sebebiyle davacının faiz talebinin reddine karar verilmiştir....
Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Değişik fıkra: 21.2.2007 t. 5582 s. K. M.22 Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz....
Davalı T3 A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinin konu kısmında (onarıma ilişkin) aynen ifa ve şimdilik (kısmen) 20,000TL tazminat talebinde bulunurken, sonuç ve istem kısmında ise (dava konusu) aracın değerinin ödenmesini (sözleşmeden dönme) veya aracın yenisi ile değiştirilmesini talep ettiğini, onarıma (ayıplı hizmetten sorumluluk: eser sözleşmesi) ilişkin aynen ifa ile satışa (ayıplı maldan sorumluluk: satım sözleşmesi) ilişkin bedel iadesi (sözleşmeden dönme: 6502 s. K. 11/1- a) veya misliyle değişim (misliyle değişim: 6502 s....
Davalı ...Ş vekili, dava dilekçesinde müvekkili şirketin taraf olarak gösterilmediği halde sonradan davaya dahil ettirilmesinin usule aykırı olduğunu, aracın ayıplı olmadığını, arızanın onarımla giderilebileceğini, süresinde yapılmış ayıp ihbarının bulunmadığını, davanın zamanaşımı süresinde açılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, dava konusu araçtaki arızanın aynı sebeple birden fazla kez tekrarlandığı, aküde meydana gelen arızanın onarıma rağmen giderilemediği, bu durumun alıcının maldan beklediği maddi ve hukuki menfaati önemli surette engellediği ve söz konusu ayıbın imalattan kaynaklanan gizli ayıp niteliğinde olduğu, satım sözleşmesinin tarafı olmayan davalılar ... Kollektif Şirketi ve ......
Davalı, kullanım hatası bulunduğunu belirterek davanın reddini dilemiş, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davacı dava konusu aracı 8.9.2005 tarihinde satın almış, 28.11.2008 tarihine kadar araçta arıza meydana geldiğine dair bir delil sunamamıştır. 28.11.2008 ve 4.9.2009 tarihlerinde meydana gelen arızalırın ise ... süresi geçmiş olmasına rağmen davalı tarafından ücretsiz olarak giderildiği hususuda tartışmasızdır. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/2 maddesi gereğince, tüketici ayıplı malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
olduğu kabul edilerek davanın kabulü yönünde karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme sonucunda, 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/2 maddesi gereğince, tüketicinin seçimlik haklarının olayımızda önem arzettiği açıktır.Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, ayıplı maldan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu’nun 19.01.2015 gün ve 8 sayılı kararı uyarınca Dairemiz görev alanı dışındadır. Dosyanın inceleme yerinin belirlenmesi için 11 Nisan 2015 Tarihli ve 29323 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik Yargıtay Kanununun 60/II. fıkrası uyarınca dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu’na GÖNDERİLMESİNE, 08/05/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ayıplı maldan kaynaklanan tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 03.....2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, 2.5.2005 tarihinde davalı taraftan satın aldığı aracın sürekli arıza yapması nedeniyle araçtan beklediği faydayı elde edemediğini, araçta gizli ayıp bulunduğunu, arızanın giderilemediğini ileri sürerek tespit edilecek ayıp oranında bedel indirimi ve 10.000TL tazminatın davalıdan tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, davacının aracı 2.5.2005 tarihinde satın aldığını,2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu savunmuş, mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/4.maddesinde; "... ayıplı maldan sorumluluk ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık 2010/12419-2011/2274 zamanaşımına tabidir. Ancak satılan malın ayıbı tüketiciden, satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmiş ise, zamanaşımı süresinden yararlanılmaz." hükmü getirilmiştir....