un pasif husumet ehliyetinin olmadığını, ayıp ihbar sürelerine riayet edilmediğini, bedel iadesi ve ayıpsız misli ile değiştirme taleplerinin hukuka, MK.2. ve TBK.227. maddelerine aykırı olduğunu, davacının seçimlik hakkını onarım yönünde kullandığından artık araç değişimi ve bedel iadesi talep edemeyeceğini, davacının terditli talepte bulunamayacağını beyan ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; "Davacının talebi, ayıplı üretilen aracın iadesi ile yeni araç bedelinin ödenmesi, aksi halde yeni olan bir başka misliyle değiştirilmesi istemine ilişkindir. TBK' nın 227 maddesinde satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hallerde alıcının seçimlik hakları belirtilmiştir. Davacı, 29.12.2014 tarihli ihtarnamesinde, öncelikli olarak 0 km bir başka misli ile değiştirilmesini talep ettiği, 21.09.2017 tarihli dilekçesinde de aracın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini talep ettiği görülmekle davacının talebinin bu yönde olduğu kabul edilmiştir....
DAVA KONUSU : Bedel İadesi KARAR : İstanbul 10. Tüketici Mahkemesinin 2015/1030 Esas, 2019/973 karar sayılı kararı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi isteğine ilişkindir....
olduğunu, ürünün yeniden ayıplı olmaması için kumaş değişikliğinden dolayı davalının 1.300,00 TL talep ettiğini, dikiş ücreti ile birlikte 1.500,00.TL ödemeyi kabul ettiğini, iki gün sonra işçilik masrafı için 1.000,00.TL daha talep ettiğini belirterek, ayıplı ürünün davalıya iadesi ile ücretinin tarafına geri verilmesini talep ve dava etmiştir....
Malın gizli ayıplı olduğu bilirkişi raporu ile sabit olup, bu durumda ayıplı malın ve fatura konusu malın bedelinin faizsiz olarak iadesi istenebilir. Ancak mal iade edildiği tarihten itibaren malın bedeli ödenmediği takdirde faiz isteminde bulunulabilir. Alıcı bu dönem içinde malı kullanmakta, satıcı ise mal satış bedelini elinde tutmakla semen bedelinin tenzili ve işlemiş faiz talep edilemez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, fatura bedeli olan 17.000 TL alacağa ilişkin itirazın iptaline, malın iade tarihinden itibaren işleyecek faize ilişkin hüküm kurulmasından ibaret olup, mahkemece yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklı ücret iadesi talebine ilişkindir. Dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, davaya konu satılan ürünlerin ayıplı olduğunun usulüne uygun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davacının talebinin ayıplı ürünün davalıya teslimi ile bedel iadesi talebine ilişkin olduğu, THK'nun 11/3....
Mahkemece, "...Taraflara ait deliller dosyada bulunmakta olup, davaya konu koltuk takımına ait fatura, ürün teslim formu, servis fişi ve makbuz bulunmaktadır. 6502 sayılı Yasa'nın 8. maddesinin birinci bendinde; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır." denilmiştir. Yine, Ayıplı maldan sorumluluğu düzenleyen 9. Maddenin birinci bendinde "Satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye teslim etmekle yükümlüdür.", 10. maddenin birinci bendinde de; "Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz." hükmü vardır. Yine malın ayıplı olması halinde tüketicinin seçimlik hakları 11. Maddede düzenlenmiştir....
Davacı bu hakkını, sözleşmeden dönme, ödediği bedelin iadesi şeklinde kullandığından ve dava konusu mobilyaların ayıplı olduğu anlaşılmakla, ayıplı malın iadesi ile satış bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 7.3.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna göre, B.K'nın 219. maddesine göre, satıcının ayıplı maldan sorumluluğunun bulunduğu, onarım evrakı değerlendirildiğinde garanti süresi içinde aynı arızanın ilk yıl 5 kez, farklı arızaların da 8 kez tekrarlandığı, traktörün ayıplı olduğu ve davacının bu haliyle traktörü kullanmaya zorlanamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne, traktörün iadesi karşılığında ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ....Traktör İş ve Tar. Mak. San. Tic. Ltd. Şti vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılardan... Traktör İş ve Tar. Mak. San. Tic. Ltd. Şti. vekili ile davalı ...'...
Uyuşmazlık satılan ürünlerin ayıplı olup olmadığı, tüketicinin onarım hakkını mı yoksa bedel iadesi hakkını mı kullandığı, onarım hakkının kullanılmasından sonra bedel iadesi yönünde talepte bulunup bulunmayacağı, iddia edilen ayıpların kullanımdan mı yoksa üretimden mi kaynaklı olduğu hususundadır. Mahkemece tarafların sunmuş oldukları deliller toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmış ve davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. Tüketici Kanunun 8 ile 12 maddeleri arasında ayıplı mallara ilişkin düzenlemeler söz konusudur. Tüketici Kanunu 8/1 maddesinde ayıplı malın tanımı yapılmıştır. Ayıplı mal sözleşmeye konu edilen malın tüketiciye teslimi anında taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. Tüketici Kanunun 11. Maddesi ayıplı mal sebebiyle tüketiciye tanınan seçimlik hakları düzenlemiştir. 11....