WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.. vekili, aracın teslim tarihi itibari ile 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacının yasalarda öngörülen ayıp ihbar ve muayene yükümlülüklerine uymadığını, davacının ayıp olarak nitelendirdiği hususların kullanım hatası veya müşteri memnuniyetsizliğinden kaynaklandığını, bedel iadesi talebinin hakkaniyete uygun olmadığını, aksinin kabulü halinde davacının araçtan elde ettiği faydaların ve aracın olası hasarları nedeni ile maruz kaldığı değer kaybının da hesaplanarak dikkate alınması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

    zarara uğradığı, davalı satıcının 6098 sayılı Kanun'un 219 uncu maddesi hükmü gereği satılanın ayıplı olması nedeniyle oluşan zararlardan alıcıya karşı sorumlu olduğu, satılandaki ayıbın üretim hatasından kaynaklanmasının davalı satıcının sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı, bu nedenle Mahkemece, davacının sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanması sonucunda ayıplı malın iadesi ile bedeline ve ayıplı ürünler nedeniyle oluşan zararın davalıdan tazminine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak 6098 sayılı Kanun'un 227 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca sözleşmeden dönme halinde birlikte ifa kuralı gereği, ayıplı malların davalılara fiilen iadesi tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin doğru görülmediği, davanın 1.000,00 TL dava değeri üzerinden kısmi dava olarak açıldığı, 01.11.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile de satış bedeli ve oluşan zarar kalemleri bakımından dava değerinin ıslah edildiği, davacı tarafça dava...

      malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi olduğu, dosyamızın davacısının seçiminin ve talebinin de bu yönde olduğu anlaşıldığından ve söz konusu ayıp ve sıfır km araç alan alıcının araçtan beklediği yarar gözönünde bulundurulduğunda maldan yararlanmayı kısıtlamanın yanında, onarım sonrasında araçta değer kaybına yol açan nitelikte kullanıma bağlı olmayan imalata dayalı önemli ayıp kapsamında değerlendirildiği, dava konusu aracın imalattan kaynaklanan gizli ayıplı nitelikte bulunduğundan davacının sözleşmeden dönerek satış bedelinin iadesini talep hakkının bulduğu, davalı ......

        Davacı ile davalı arasında 4.11.2006 tarihli koltuk satış sözleşmesi yapıldığı davacının davalıya yargılama aşaması dahil 1.800.00 YTL ödediği, dava konusu koltukların ayıplı olup, davacının yasal sürede ayıp ihbarında bulunduğu dosya içeriği ile sabit olduğu gibi bu hususlar mahkemeninde kabulündedir. Satılan ürünün ayıplı olması halinde tüketici 4077 Sayılı Yasanın 4.ncü maddesi gereğince, bedel iadesi içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Tüketici bu haklardan istediğini kullanabilir. Somut olayda davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullanmıştır. Ne varki bedel iadesini isteyen tüketici satışa konu ayıplı malı da iade yükümlülüğündedir. Ayıplı malı iade edilmeden bedel iadesi istenemez. Tüketici ayıplı malı iade ettiği anda ödediği bedel için temerrüt faizi isteyebilir....

          Somut olayda davacı, davalı şirketten satın aldığı soğutucu sisteminin ayıplı olduğunu ileri sürerek bedel iadesine isteminde bulunmuş, davalı ise ürünün ayıplı olmadığını servisin soğutucu sisteminin onarmasını bizzat davacının engellediğini savunmuş, mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının sözleşmeden dönerek bedel iadesi isteminin reddine, satış bedelinden 3.000,00 TL indirim yapılmasına karar verilmiş, karara karşı taraf vekillerince istinaf talebinde bulunulmuştur. Taraflar arasında malın satışı hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, malın ayıplı olup olmadığı, bedel iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarındadır. 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

          Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu ayıplı maldan sorumluluğa ilişkin olarak ise 4077 sayılı kanunun 4.maddesinin 3.bendine göre (Değişik fıkra: 21/02/2007-5582 S.K./22.mad) İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu olacakları belirtilmiştir. 4.fıkrası hükmüne göre ise; Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın 2012/-3-12832 tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir....

            Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu ayıplı maldan sorumluluğa ilişkin olarak ise 4077 sayılı kanunun 4.maddesinin 3.bendine göre (Değişik fıkra: 21/02/2007-5582 S.K./22.mad) İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu olacakları belirtilmiştir. 4.fıkrası hükmüne göre ise; Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir....

              Davacı, satın aldığı aracın ayıplı olduğunu belirterek, ödediği satış bedeli ile birlikte bu nedenle uğradığı zararlar ve yapmış olduğu masrafların tahsilini talep etmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da aracın yenisi ile değiştirilmesini isteyebilir. Aynı Kanunun 13. maddesinin 3. fıkrasında da “Tüketici Onarım hakkını kullanmışsa, ... süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yaralanamamasının süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirin mümkün bulunmadığının anlaşılması halinde, 4. maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir” hükmü bulunmaktadır....

                Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14. maddesinde de “tüketicinin onarım hakkını kullanılmasına rağmen malın tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, belirlenen ... süresi içerisinde kalmak kaydıyla bir yıl içerisinde; aynı arızanın ikiden fazla tekrarlanması veya farklı arızaların dörtten fazla meydana gelmesi veya belirlenen ... süresi içerisinde farklı arızaların toplamının 6’dan fazla olması unsurlarının yanı sıra bu arızaların maldan yararlanamamayı sürekli kılması ve tamir için gereken azami sürenin aşılması durumunda tüketicinin bedel iadesi talep edebileceği” hükmü mevcuttur. Açıklanan bu kanun ve yönetmelik hükümleri ışığında dava konusu olay değerlendirildiğinde; davacının oluşan hasar nedeniyle seçimlik hakkını tamir yönünde kullandığı ve hasarın tamamen giderildiği anlaşıldığından, sözleşmeden dönerek artık bedelin iadesini isteyemez....

                  Hal böyle olunca tüketicinin seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ile bedel iadesi isteğinde bulunması haklıdır. Davanın bedel iadesine yönelik kısmının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine dair kararın onanması hatalı olup bu nedenle davacının karar düzeltme isteminin kabulü gerekirken reddine ilişkin sayın çoğunluğun görüşlerine katılamıyorum....

                    UYAP Entegrasyonu