numarası (cep telefonu numarası ) ile kullanılmasına izin verilen cihazların ayıplı mal olarak değerlendirilemeyeceği, söz konusu cihazın yapılan eşleştirme sonucunda ... ve ... numaraları ile kullanılabildiği başka numaralarla kullanılamadığı,ayıplı mal olarak kabul edilemeyeceği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayanmaktadır. Bu durumda mahkemece dava konusu malın ayıplı olup olmadığının saptanması yönünden konusunda uzman bir bilirkişiden ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava: ayıp nedeniyle mobilya satış sözlemesinden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında, davacının, davalıdan, 26/06/2019 tarihinde, dava konusu koltuk takımını satın aldığına, satış bedelinin 10.580,00 TL olduğuna ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır. Dava konusu ürünün satış tarihi itibariyle dava konusu olayda uygulanması gereken 6502 Sayılı Kanun'un 8. maddesine göre; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır."...
TL alacaklı olduğunu, çeklerin de bedelsiz kaldığını, yine ayıplı olan 5 adet makine bedelinin de iadesinin gerektiğini, müvekkilinin kar mahrumiyetinin de olduğunu ileri sürerek müvekkilinin çekler nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalıya fazladan ödenen .. TL ile 5 adet ayıplı mal bedeli .. TL'nin davalıdan tahsiline, tespit edilecek maddi tazminat tutarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun (TKHK) kapsamında ayıplı olduğu ileri sürülen ürünle ilgili olarak seçimlik hakların kullanılmasına ilişkin olup anılan Kanun'un üçüncü kısmının ayıplı mallara ilişkin bölümünün: 8. maddesinde; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....
KARŞI OY 1- Dava, ayıp nedeniyle ayıplı mal bedelinin iadesi istemine ilişkindir. 2- Daire heyeti üyeleri arasında, satıma konu malın ayıplı olması nedeniyle, satılanın iadesi karşılığında, mal bedelinden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu konusunda bir görüş ayrılığı bulunmamaktadır. 3- Davacı taraf, satılan malın ayıplı olması nedeniyle 6502 sayılı TKHK’nın 15.maddesi uyarınca aracın misli ile değiştirilmesi, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin iadesi talebinde bulunmuştur. Şayet satıma konu araç halen üretiliyor olsaydı, yargılama sonucunda tercihine uygun olarak davacı taraf güncellenmiş değeri ile yeni bir araç sahibi olacaktı. Ancak aracın halen üretiliyor olmaması nedeniyle Mahkemece sadece aracın dava tarihindeki yeni değerine hüküm olunmuştur. Aracın ayıplı olması nedeniyle kendisinden beklenen faydayı vermediği sık sık arıza yaptığı dosya içeriği ile sabittir....
Bilgisayar Sistemleri San.ve Tic.AŞ.vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Yerel mahkemece ayıplı malın geri alınarak bedelinin iadesi davasının kabulü ile ayıplı malın iadesi ve bedeli olan 6.501,80 TL’nin satış tarihi olan 31.12.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Dava konusu ayıplı mal davacı tarafından kullanıldığı sürece ve satıcıya iade edilmeden faiz istenemeyeceği gözetilmeden mahkemece satış tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir....
olmasından ötürü dava açma zarureti doğduğunu, keza aracın değerinin piyasa değerinden çok aşağıda olup davacıyı zarara uğrattığını, şuan da aracın bedelinin piyasa da yer edinmiş olan ve güvenilirliği ile nam salmış firma olan Temsa Otomotiv'in belirlediği bedelin 60.000,00 TL olduğunu, ayıplı olarak satılan mal için ödenen bedelin iadesi talebiyle önce satıcı olan davalıya başvurulduğunu, ancak davalının ayıbını kabul etmemekle birlikte bu talebe olumsuz cevap verildiğini, satın alınan mal daha sonra ayıplı çıktığından alınan maldan umulan faydanın elde edilmediğini, ayıplı çıkan malın bedeli olan 78.703,10 TL'nin satıcıya başvurulan tarih olan 01/01/2017 tarihinden itibaren işlemiş olan ve işleyecek yasal faiziyle birlikte taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Alışveriş Merkezi olarak yazılması doğru değil ise de bu hususun HMK 301. maddesi gereğince talep üzerine veya her zaman mahallinde düzeltilebilmesi mümkün olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 3-Davacı tarafından ayıplı mal satışı sebebiyle sözleşmenin feshi, sözleşmeye konu malların iadesi ve sözleşmeye istinaden davalı şirkete vermiş olduğu senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemli davada, satışa konu malların ayıplı olması nedeniyle davacının sözleşmeden dönmesi yerinde olmakla birlikte, mahkemece ödemeler hususunda yapılan incelemenin yeterli olmadığı açıktır....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
Mahkemece, Davacının bedel iadesi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılardan .... tarafından temyiz edilmiştir. 1-İlk derece yargılama makamınca, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile ileri sürülen mütalaa ve tespitler ışığında; dava konusu araçtaki titreme şeklindeki arızanın kullanım hatasından olmadığı, araçta teknik bir sorunun olduğu, sağ-sol aks sorununun yetkili bayi veya firma tarafından orjinal parçalı değiştirilip çözülmesi gerektiği, davacının araçtaki değişmesi gerekli parçanın ücretsiz olarak orjinali ile değiştirilmesini talep edebileceği, bu durumda aracın tamirinin mümkün olduğu, ancak davacının ayıplı mal nedeniyle aracın değiştirilmesi ve ödediği paranın iadesini talep etme hakkını tercih ettiği anlaşılmış olmakla ve taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının bedel iadesi talebinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmişse de, ilk derece yargılama makamınca hükme esas alınan bilirkişi...