Maddesi gereği dava konusu aracın ayıplı olduğunun tespitine, 6502 sy. 11. Maddesi gereği davacı ve davalı arasındaki satış sözleşmesinin feshi ile araç satış bedeli olan 114.017,50-TL'nin dava konusu ayıplı aracın davacı tarafından davalıya iade tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Ayıplı aracın davalıya üzerinde herhangi bir sınırlama olmaksızın ayıpsız olarak davalıya iadesine, karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Dava, dava konusu aracın gizli ayıplı olduğu gerekçesiyle araç bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Satış tarihi itibari ile uygulanması gereken 6502 sayılı Kanun'un 8. maddesinin ilgili bölümü şöyledir; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....
Maddesi gereği dava konusu aracın ayıplı olduğunun tespitine, 6502 sy. 11. Maddesi gereği davacı ve davalı arasındaki satış sözleşmesinin feshi ile araç satış bedeli olan 114.017,50-TL'nin dava konusu ayıplı aracın davacı tarafından davalıya iade tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Ayıplı aracın davalıya üzerinde herhangi bir sınırlama olmaksızın ayıpsız olarak davalıya iadesine, karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Dava, dava konusu aracın gizli ayıplı olduğu gerekçesiyle araç bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Satış tarihi itibari ile uygulanması gereken 6502 sayılı Kanun'un 8. maddesinin ilgili bölümü şöyledir; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....
Maddesi gereği dava konusu aracın ayıplı olduğunun tespitine, 6502 sy. 11. Maddesi gereği davacı ve davalı arasındaki satış sözleşmesinin feshi ile araç satış bedeli olan 114.017,50-TL'nin dava konusu ayıplı aracın davacı tarafından davalıya iade tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Ayıplı aracın davalıya üzerinde herhangi bir sınırlama olmaksızın ayıpsız olarak davalıya iadesine, karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Dava, dava konusu aracın gizli ayıplı olduğu gerekçesiyle araç bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Satış tarihi itibari ile uygulanması gereken 6502 sayılı Kanun'un 8. maddesinin ilgili bölümü şöyledir; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....
Oysaki bu tür uyuşmazlıklarda bedel iadesi ve faiz konusunda gerek Dairemizin istikrar kazanmış kararlarına ve gerekse Hukuk Genel Kurulu (22.06.2005 tarih 2005/4-309 E 2005/391 K.) kararına göre, bedel iadesi veya aracın değiştirilmesine karar verilmesi durumunda satıcının kullanma bedeli olarak bir talepte bulunamayacağı benimsenmiştir. Sözleşmeden cayma durumunda ise, araç ayıplı dahi olsa, tüketicinin tasarrufunda bulunduğu sürece satıcı veya sağlayıcının faiz ile sorumlu olmayacağı kabul edilmektedir. Arızanın niteliği itibariyle, aracın kullanımına engel teşkil etmediği ve aracın tüketici tarafından yargılama sürecinde devamlı kullandığı durumlarda bunun menfaatler dengesine ve hakkaniyete uygun olduğu şüphesizdir....
Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; inceleme konusu araçta süreklilikle yinelenen ve bakım aralığı uyarısı vermeme şeklinde devam eden arızanın halen giderilmediği ve devam ettiği, dava konusu Opel marka aracın kullanıldıkça meydana çıkan/kendini gösteren ve kronikleşmiş hale gelen, yazılımla ilgili olduğu kanaatine varılan “bakım aralığı uyarısı vermemesi arızası” nedeniyle 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 8. maddesinde tanımlandığı şekilde, aracın "Tüketiciye teslimi amında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan mal” olduğunun anlaşılması nedeniyle gizli ayıplı olduğu, bu durumun davacı tüketicinin aracını herhangi bir şekilde kurcalaması veya aracın bilgi ekranına veya başka yerlerine müdahalesiyle meydana gelmediği ve araçtaki bilgi ekranı arızasının üretimden kaynaklandığı, aracın satın alındığı günden bugüne kadar devam eden kronikleşmiş...
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, satım konusu aracın ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi bu mümkün olmaz ise “satılanın ayıpsız bir misliyle değiştirilmesi” ve maddi tazminat istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Filtre pres plakalarının 15.930 TL. bedel ile alındığını, plakaların işletmede kullanılmaya başlanması ile plakalarda üretim hatası nedeniyle kırık ve çatlaklar oluştuğunu, ödenen bedelin iadesi talebiyle başlatılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek takibe vaki itirazın iptalini istemiş, davalı yan ise plakalarda meydana gelen kırık ve çatlamanın kullanım hatasından kaynaklandığını savunmuştur. Dosyada yer alan 18.09.2006 tarihli tespit bilirkişi raporunda 23 adet dolu, 23 adet boş plaka incelendiği, dolu plakaların tümünde, boş plakaların ise 9 tanesinde kırık ve çatlak şeklindeki hasarın üretim hatasından kaynaklandığı tespit edilmiş, mahkemece hükme esas alınan 27.11.2011 tarihli bilirkişi raporunda ise, dosya üzerinde inceleme yapılarak tespit dosyasında yapılan tespitler doğrultusunda dava konusu plakalardaki hasarın imalat hatasından kaynaklandığı bildirilmiştir. Dava konusu takibin dayanağı faturaya konu mal ise 24 adet dolu 24 adet boş P.P. Filtre pres plakasıdır....
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ ...HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ayıplı mal nedeniyle bedel iadesi davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen karar, davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 30/03/2021 tarihinde davacı vekili Av. ... ile davalı ... Otomotiv Ticaret ve Sanayi A.Ş. vekili avukat .... geldiler....
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından 18/08/2020 tarihinde sunulan istinaf dilekçesi ile; davacının bağımsız bölümü tapu kaydında tesis edilen kat mülkiyetine güvenerek satın aldığını, ancak sonradan evin kaçak yapı olduğunu öğrendiğini, bu sebeple ayıp nedeniyle bedel iadesi taleplerinin haklı olduğunu, ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı yapılan inceleme sonucunda; Dava; ayıplı taşınmaz satışından kaynaklı bedel iadesi istemli olup, satış bedelini karşılayacak miktarda davalı tarafın mal varlığı üzerine ihtiyati haciz konulması ayrıca talep edilmiştir....
Buna ilişkin beyanlarımızı saklı tutarız. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un md.11/2 uyarınca “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya da kullanılabilir.” hükmü yer aldığını, bu durumda dava dışı tüketici de talebini mevzuata uygun olarak satıcı firmaya yöneltmiş ve hakem heyeti kararı bedel iadesinin satıcı firma tarafından iadesi yönünde karar vermiştir. Müvekkil Şirket, mevzuat uyarınca tüketicinin bedel iadesi talebinin muhatabı olarak kabul dahi edilmemektedir....