A.Ş. hakkındaki davanın reddine, diğer davalı yönünden ise davanın kısmen kabulüne, 5.275,00 YTL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren faizi ile birlikte adı geçen davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin maddi tazminat ile manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. 2008/11919-2009/2639 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ...’ın tüm, davacıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, satılan mala bağlı olarak verilen hizmetin ayıplı olması nedeniyle doğan maddi ve manevi zararın tazminine ilişkin olup, olay ve dava tarihinde yürürlükte olan 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4/2 maddesinde; "Ayıplı maldan ve/veya ayıplı malın neden olduğu her türlü zarardan dolayı tüketiciye karşı satıcı, bayi, acenta, imalatçı-üretici...
Uyuşmazlık, mobilyaların ayıplı olup olmadığı, ayıplı olması nedeniyle davacının maddi ve manevi zararının oluşup oluşmadığı hususundadır. Davacı asil. Mahkemeye sunduğu 12/01/2018 tarihli dilekçesiyle davadaki talebini açıklamış, buna göre 4.000,00 TL maddi, 3.000,00 TL de manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır. Mahkemece, manevi tazminat yönündeki talep reddedilerek, bilirkişi raporunda belirlenen maddi tazminat isteminin ayıp oranında indirim yapılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 6502 sayılı yasada seçimlik haklar belirtilmiştir. Bu kapsamda davacının talebi ayıplı ürün nedeniyle uğramış olduğu maddi zarar ve manevi zararın giderilmesi husunundadır. Alınan bilirkişi raporunda, zarar miktarının 650,00 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır....
Şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye duyduğu ağır manevi acıyı belli bir oranda gidermek, bozulan ruhi dengeyi onarmak, olanak dahilinde bu dengenin yeniden elde eldilmesini sağlamak amacına yönelik olarak manevi tazminata hükmedilir. Manevi tazminatın ve kapsamının taktiri hakime ait bir hak ve görevdir. Ancak hakim bu hak ve görevini yerine getirirken Medeni Kanun'un 4.maddesi hükmünü de gözetmek suretiyle hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalarak tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını, kusurlu eylemin mağdurda uyandırdığı elem ve ızdırabın derecesini, istek sahibinin toplumdaki yerini, kişiliğini, hassasiyet derecesini, gözetmek suretiyle makul bir tazminata hükmetmelidir. Davacının tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasında yaralanmadığı da sabit olduğundan,.davacı yararına manevi tazminat talebinin 10.000 YTL olarak kabul edilmek suretiyle hüküm kurulması doğru değildir ve hükmolunun tazminat miktarı fahiştir....
Davacı vekili Mahkemece manevi tazminat talebi yönünden tanıklarının dinlenmediğini istinaf sebebi olarak ileri sürmüştür. Ancak yukarıda belirtildiği üzere manevi tazminat koşulları oluşmadığından ve bu nedenle tanıkların dinlenmesi sonucu etkili olmayacağından davacı vekilinin söz konusu istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Mahkemece maddi ve manevi tazminat talepli davaların reddine karar verilmiş ve davalılar lehine iki talep için tek vekalet ücretine hükmedilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 10/4 maddesi uyarınca maddi ve manevi tazminat talepli davalar yönünden ayrı ayrı nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, ancak davalılar tarafından istinafa gelinmediğinden bu husus kaldırma sebebi yapılmamış, söz konusu eksiklik eleştirmekle yetinilmiştir. Mahkemece maddi ve manevi tazminat talepli davaların reddine karar verilmiş, harç ve yargılama giderleri tek hüküm altında hesaplanmıştır....
Sanığın savunmasında, katılanlarla yaptıkları ücret sözleşmesine göre, Ağır ceza mahkemesinde müşteki sıfatıyla katıldıkları dosyada 5.000 TL vekalet ücreti alacağı olduğunu, dava devam ederken katılanlar adına açtığı maddi ve manevi tazminat davasında katılanların rıza ve talepleri doğrultusunda, karşı taraf ile 25.000 TL manevi tazminat üzerinden anlaştığını, aldığı 25.000 TL'den 5000 TL vekalet ücreti, katılanlara daha önce verdiğini iddia ettiği 6.255 TL ve manevi tazminatın %25'i olan 5.000 TL'yi hesaplayarak 16.255 TL'yi ve kalan 8.745 TL'yi ise devam etmekte olan ve kazanılıp kazanılmayacağı belli olmayan maddi tazminat davasını kazanacağını düşünerek uhdesinde tuttuğunu ikrar etmesi karşısında, bilirkişi incelemesi yaptırılmaması ve TCK'nın 168/2 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması nedenlerinden dolayı bozma isteyen tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir. Katılanlar ... ve ...'...
Dava, ayıplı araç satımından kaynaklı onarım bedeli , manevi tazminat, maddi tazminat talebine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının maddi tazminat talepleri yönünden aracın yetkili servis kayıtlarında davacı tarafından talep edilen servis bakım masraflarının ne amaçla yapıldığının ve aracın ayıplı olup olmadığı hususlarında otomotiv alanında uzman bilirkişiden rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle eksik inceleme,araştırma ve değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmiş olması yerinde görülmemiş, belirtilen gerekçelerle davacının istinafı yerinde görülmekle HMK'nın 353/1- a.6.maddesi gereğince kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye geri gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; 2- HMK'nın 353/1- a.6 md. gereğince, KAYSERİ 1....
Manevi tazminat ,davacıların olaydan dolayı yaşadığı elem ve üzüntünün, yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca bir nebze giderilmesini amaçlamakta olup, manevi tazminatın bu niteliği dikkate alındığında, davacılar yararına hükmedilen manevi tazminat miktarının makul seviyede kaldığı değerlendirilmekle, davalı ve davacı tarafın bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden,tarafların manevi tazminata yönelik istinaf başvurularının HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Maddesi gereği uğramış olduğu maddi ve manevi zararları talep edebileceği, maddi tazminat talebi bakımından ispat edilmiş bir zararın bulunmadığı, manevi tazminat talebi bakımından almış olduğu hizmete ilişkin daha önceden yüz kızartıcı suç niteliğindeki telefon nosunun kendisine tahsis edildiği bu nedenle toplum içinde ve çevresinde küçük düşürücü nitelikte olup davacının manevi tazminat talep edebileceği " gerekçeleriyle 1- Davanın KISMEN KABULUNE, 2- Davacının maddi tazminat talebinin REDDİNE, 3- 7.500.00.TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALILARDAN MÜŞTEREKEN VE MÜTESELSİLEN ALINARAK DAVACIYAVERİLMESİNE, 4- Fazlaya yönelik manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı ve davalı Telekom tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni" Dava, ticari alım satım sözleşmesinden ve ayıplı mal satışından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve ilgili Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yüksek (19). Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 08.11.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dava; ayıplı ifa edilen saklama sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasıdır. Mahkemenin 2017/534 Esas 2018/269 Karar sayılı ilamında; "Davanın kabulü ile ayıplı hizmetten kaynaklanan 21.000,00- TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine," karar verilmiş, bu kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine gönderilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 2018/1331 Esas 2019/1737 Karar sayılı ilamında; "davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK' nın 353/1- a-6. maddesi gereğince kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, işlem yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiş karar gereği dosya yukarıda belirtilen esasa kaydının yapılarak bu dosya üzerinden yargılamaya devam olunmuştur....