Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ; Dava, ayıptan kaynaklı seçimlik hakların kullanılmasına yönelik taleplerden ibarettir. Dosyanın incelenmesinde; davacı tarafın dava dilekçesinin 145.966,00-TL üzerinden harç ikame ederek davasını açtığı, dava dilekçesinin netice-i talebinde 6098 sayılı TBK m.227' deki seçimlik haklardan sözleşmeden dönme ve satılanı ayıplı bir benzeri ile değiştirmeye yönelik seçimlik hakları bir arada talep ettiği ve maddi tazminat talebi olarak miktarlara ilişkin herhangi bir açıklama, belirleme yapmayıp ve ayrıca miktar olarak herhangi bir talepte bulunmadığı görülmüştür....
Somut olayda, davacı, 27.12.2010 tarihinde satın aldığı aracının kilometresi ile oynanmış ve hasarlı olması nedeniyle ayıplı olduğunu iddia ederek satış bedelinin iadesi ya da ayıplı araç satılması nedeniyle 4.000,00 TL. nin davalıdan tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı bedel iadesi şartlarının oluşmadığını savunmuştur. Mahkemece, dava konusu ayıbın sadece aracın km'sinin indirilmesinden kaynaklandığı, sözleşmeden dönme yerine semenin indirilmesinin hakkaniyete daha uygun olduğu ve buna göre davacının zararının 1.500,00 TL olduğu, davacının diğer taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle sözleşmeden dönerek bedelin iadesi talebininin reddine karar verilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda dava konusu aracın kilometresinin indirilmiş olması nedeniyle gizli ayıplı olarak satıldığı tespit edilmiştir. Satıcı ayıpların varlığını bilmese bile bundan davacıya karşı sorumludur. Davalı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu bulunmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışından kaynaklanan bedel iadesi olmadığı takdirde aracın ücretsiz onarımı ile değer kaybı bedeli istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ve davalı Başaran Oto. A.Ş. vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı Başaran Oto....
Tüm dosya kapsamına göre, bilirkişi raporuna göre dava konusu makinelerin üretim hatalı olduğu, davacı tarafından ayıp nedeniyle bedel iadesi istediği de dikkate alındığında, davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı ve bu durumda doğan menfi zararının tazmini talep edebileceği, davacının talep ettiği makinelerin ayıplı çıkması nedeniyle çamaşır yıkama hizmetini dışarıdan alması nedeniyle ödediği bedelin sözleşme kurulmasaydı da ödeyebileceği bir bedel olduğu müspet zarar olduğu, müspet zararların sözleşmenin ayakta tutulduğu durumlarda istenebileceği dolayısıyla ödenen miktarın tazminini talep edemeyeceği kanaatiyle istinaf isteminin HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu araçtaki arızanın giderildiği, söz konusu arızanın araçta güvenli sürüş kabiliyetini ortadan kaldıracak, taşıttan faydalanmamayı sürekli hale getirecek derecede bir imalat hatasının varlığından söz edilemeyeceği, araçta önemli bir ayıp olmadığı, arızaların belgeler ışığında garanti kapsamında giderilmiş olduğunun tespit edildiği, düzenlenen her iki raporun birbiriyle örtüştüğü ve dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle dava konusu araçta imalat hatası bulunmadığı ve aracın ayıplı olmadığı, araçtaki arızanın giderilmiş olduğu olayda ilk baştaki onarımdan kaynaklanan servis kusuru bulunduğunun açık olup bunun araçtaki ayıp olarak yorumlanmasının mümkün olmadığından dava konusu aracın ayıplı olmaması nedeniyle davacı tarafın bedel iadesi talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Bu nedenlerle müvekkil bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onanını haklarından genel hükümlere göre yapılan masraflar m Ödenmesini talep etmektedir. Müvekkil İş bu araç için bilirkişi raporunda da sabit olduğu üzere 11.330,00 TL masraf yapmıştır. Yine müvekkil tespit için de 1.500,00 TL masraf yapmıştır, îş bu masrafın müvekkile Ödenmesini talep etmekteyiz. 1- Müvekkil tarafından aracın ayıplı olması sebebi ile tamir masrafı olarak yapılan 11.320,00 TL ile 1.500,00 TL tespit masrafı olmak üzere toplam 12.820,00 TL’nın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili fle müvekkile Ödenmesini; Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesin; karar verilmesini müvekkilimiz adma saygıyla talep ederiz." şeklinde talep ettiği görülmüştür." şeklinde talep ettiği görülmüştür. Dava; araç alım satım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasıdır....
Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklı bedel iadesi istemine ilişkindir. 6502 sayılı MADDE 12 – “(1) kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zaman aşımına tabidir.” hükmü gereğince aracın satışından itibaren iki yıldan fazla bir süre geçmiş ise de, ayıbın satıcının ağır kusuru veya hilesi ile gizlendiği durumlarda zaman aşımı süresi uygulanmaz....
A.Ş'den satın aldığını, ancak bilgisayarın ayıplı olması nedeniyle satış bedelinin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ayıplı bilgisayarın davalılara iadesine, satış bedeli 2.034.21 YTL'nin dava tarihinden değişen oranlarda yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılarca temyiz edilmiştir. Dava konusu bilgisayarın ayıplı olduğu ve davacı tüketicinin 4077 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereği bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullandığı ayıplı bilgisayarın halen davacı yedinde olduğu dosya içeriği ile sabit olup, mahkemeninde kabulü bu yöndedir. Davacı sözleşmeden dönme hakkını kullanarak bedel iadesini istediğine göre kendi yedinde olan bilgisayarı da davalıya iade ile yükümlüdür. Bilgisayarı iade etmedikçe bedelin istirdadınıda isteyemez....
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda araçta meydana gelen arızanın kullanıcı kaynaklı olmadığı bu nedenle gizli ayıplı olduğu, aracın onarımının yapıldığı belirtilmiştir Davalı tarafından bilirkişi raporuna itiraz da servisin işe başlamadan önce müşteriden yazılı olarak onarım izni alması gerektiği, bu nedenle aracın hem iş emrinde hem de araç teslim formuna davacı müşteri tarafına imza atıldığının, iş emri açılış ve kapanış formuna hiçbir çekince, itiraz eklemeden aracın teslim alındığı, bilirkişi raporunda müşterinin yazılı onarım izni alınmadığı tespitinin doğru olmadığı beyan edilmiştir. 6502 sayılı yasanın 11/1 maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklar da tüketici; bedeli iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
birlikte değerlendirildiğinde; "...Taraflarca sunulan dilekçe ile taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde: Dava; ayıplı araç satışından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....