Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada davacı, 2. el araç satışından kaynaklanan ayıplı ifa nedeniyle araçta oluşan değer kaybının tahsili amacıyla eldeki davayı açmıştır.Somut uyuşmazlıkta ne davacı taraf nede davalı taraf davalının galericilik faaliyeti ile iştigal ettiğine dair iddiada bulunmamış,dosya kapsamında bulunan belgelerde de bu hususa rastlanmamıştır. Bilindiği gibi görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir....

    Dava, tüketicinin açtığı ayıplı araç satışından kaynaklı aracın ayıpsız misli ile değişimi talebine ilişkindir....

    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delilerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2.Dava ayıplı aracın değişimi talebine ilişkin olup, davacı, davalıdan satın aldığı aracın bir kısmının boyasının orjinal olmadığını iddia etmiş, davalılar ise sorunun kullanıcı hatasından kaynaklı olduğunu, her hangi bir imalat hatası olmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile aracın ayıpsız misli ile değişimine, değer kaybı olan 2.500,00 TL nin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine hükmedilmiştir. Dava konusu aracın ayıplı olduğu mahkemenin de kabulündedir. Ancak dava konusu araç davacı elinde iken kazaya uğramış ve aracın uğradığı hasar sonucu araçta değer kaybı meydana gelmiştir....

      Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu ıslah dilekçesinde; değer kaybı için--- olarak açtıkları belirsiz alacak davasını --- daha arttırarak toplamda---- faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

        Davacı vekilinin 17/11/2021 tarihli beyan dilekçesi ile; Aracın gizli ayıplı olarak satımından dolayı satış bedelinden indirim yapılmasına, Araçtaki ayıp nedeniyle yapılan masrafların ve tespit edilen değer kaybı ile birlikte aracın hasarı nedeniyle 24 günlük zaman diliminde aracın kullanılmamasından kaynaklanan zararın ödenmesine, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL'nin ihtarın çekildiği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesini talep etmiş olduğunu, bu talebindeki 10.000,00 TL'nin şimdilik; Ayıplı aracın hasar ve onarım bedeli olarak 7.000,00 TL, Ayıplı aracın satış bedelinden indirim bedeli olarak (değer kaybı) 2.600,00 TL, Aracın kullanılmama bedeli olarak 400,00 TL'nin fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla ihtarın çekildiği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak müvekkili tarafa verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Davalı tarafından hükme esas alınan bilirkişi raporuna vaki itirazda da ileri sürüldüğü üzere ve bu bilirkişi raporu içerisinde “..inceleme esnasında var olan hasar 20.06.2015 tarihinde başka bir aracın arkadan çarpması ile gerçekleşmiş ...” ifadesinden ve bilirkişi raporuna ekli dava konusu araca ait keşif esnasında alınmış fotoğraflardan da anlaşıldığı üzere dava konusu araç davacı tüketici kullanımındayken kaza geçirmiş olup, bu kaza nedeniyle oluşacak değer kaybı araç ayıplı da olsa ürünün satıcısına yüklenemez. O halde, Mahkemece, aracın geçirdiği bu kaza nedeniyle uğradığı değer kaybı bilirkişi raporu ile saptanmalı, eğer davacı araç tamir ettirdiyse sadece bu değer kaybının, tamir ettirmediyse tamir bedeli ve aracın değer kaybının davalıya ödenmesi şartıyla, davanın kabulüne karar verilmelidir. 2-Bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....

            Esas sayılı takip dosyasına ilişkin davalılar tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile, davalılar ... ve ... yönünden 400,00 TL değer kaybı asıl alacağı, 151,20 TL kazanç kaybı alacağı ile 205,71 TL ekspertiz ücreti yönünden itirazın kısmen iptali ile takibin bu miktarlar bakımından devamına, davalı sigorta şirketi yönünden 400,00 TL değer kaybı alacağı ile 205,71 TL ekspertiz ücreti alacağı yönünden itirazın kısmen iptali ile takibin bu miktarlar bakımından devamına, kabul edilen 756,91 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar yıllık %9 ve değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine, alacak miktarı likit ve belirlenebilir olmadığından davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin reddine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/53 ESAS - 2021/39 KARAR DAVA KONUSU : Ayıplı araç satışından kaynaklı tazminat KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davacı vekili ve davalı taraflarca süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu aracı 28/11/2018 tarihinde davalılardan T4 ile yaptığı araç satış sözleşmesi sonucunda satın aldığını, işbu sözleşmenin Manisa 1....

              Kazanın oluşumunda davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Kazara davacıya ait araçta 15.749,30 TL tutarında hasar oluşmuştur. Davacıya sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme mahsup edildiğinde davacının bakiye 2.136,82 TL hasar bedeli alacağı kalmıştır. Davaya konu araçta kaza nedeniyle değer kaybı da oluşmuştur. Bilirkişi tarafından hesaplanan 5.000,00 TL değer kaybı mahkememizce yerinde görülmüştür. Bu nedenle davanın KABULÜ ile 5.000,00 TL değer kaybı, 2.136,87 TL hasar bedeli alacağı olmak üzere toplam 7.136,87 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir....

                Kazanın oluşumunda davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Kazara davacıya ait araçta 15.749,30 TL tutarında hasar oluşmuştur. Davacıya sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme mahsup edildiğinde davacının bakiye 2.136,82 TL hasar bedeli alacağı kalmıştır. Davaya konu araçta kaza nedeniyle değer kaybı da oluşmuştur. Bilirkişi tarafından hesaplanan 5.000,00 TL değer kaybı mahkememizce yerinde görülmüştür. Bu nedenle davanın KABULÜ ile 5.000,00 TL değer kaybı, 2.136,87 TL hasar bedeli alacağı olmak üzere toplam 7.136,87 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu