Satışa konu aracın ayıplı olduğu mahkemece alınan 27.05.2008 tarihli bilirkişi raporu ile gerekse davacının 28.12.2004 tarihinde servise yaptığı müracaat esnasında tutulan tutanakla sabit olmuş olup servise yapılan bu başvuru süresinde ayıp ihbarında bulunulduğu anlamındadır. Dairemiz ve Yargıtay uygulamaları bu yönde olup, bu durumda 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK’nun 4/2 maddesi gereğince malın ayıplı çıkması halinde 2010/10296-14900 tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, ayıp oranında indirimi ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, bu seçimlik haklarından birini kullanabilecektir. Aynı şekilde tüketici bu haklarından birini kullandığını belirterek dava açabilecektir. Davacının bedelin iadesini istemekle sözleşmeden döndüğünün, seçimlik hakkını bu yönde kullandığının kabulü gerekir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” Bu yasal düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından birisi de ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür....
K A R A R Davacı, mülkiyeti davalıya ait aracı noter satış sözleşmesi ile 38.535,00 TL bedelle satın aldığını, aracı kullanmaya başladıktan bir süre sonra aracın pert kaydının olduğunu, ön kaputunun değiştirildiğini ve araç airbaglerinin bulunmadığını öğrendiğini, aracın bu haliyle gizli ayıplı olduğunu, satıcının ayıba karşı sorumluluğu gereği taraflar arasında düzenlenen satış sözleşmesinin davacı tarafından haklı sebeplerle fesh edildiğinin tespiti ile satış bedeli olan 38.535,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu aracın davacı tarafından davalıya teslimi koşulu ile 34.000,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı araç satışına ilişkin bedel ve yapılan zorunlu masrafların iadesi davasıdır....
Davalılar ,davanın reddini dilemişlerdir., Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, aracın yenisi ile değiştirilmesine, bu mümkün olmaz ise ayıplı aracın davalılara iadesi ile aracın fatura bedeli olan 25.033,70 TL nin iade tarihinden faizi ile ,dava dışı araçta meydana gelen 7920 Tl zararın 29.11.2005 tarihinden faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiş ,hüküm,davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun 4/2 maddesi gereğince malın ayıplı çıkması halinde tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, bu seçimlik haklarından birini kullanabilecektir. Aynı şekilde tüketici bu haklarından birini kullandığını belirterek dava açabilecektir. Davacı dava dilekçesinde öncelikle aracın değiştirilmesini, mümkün olmaz ise bedel iadesini talep etmiştir....
Davaya konu aracın sol arka kapı menteşesinde ve menteşe vidasında çizikler ve rütuş boyalarının bulunması ve bilirkişi raporuna göre bunun düzeltilmesi için gereken bedelin 100 TL olması, davaya konu araçta bulunan çiziklerin konumu, yeri, büyüklüğü, aracın kullanılmasına ve değerine etkileri, giderilmesi için gereken bedel nazara alındığında, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini ve yahut sözleşmeden dönmeyi gerektirir boyutta bulunmadığı kanaatine varılıp iyi niyet kuralları göz önünde bulundurulduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de davacının istinaf ve temyiz dilekçelerinde ayıp oranında indirim de talep ettiği nazara alındığında mahkemece, aracın sol arka kapı menteşesinde ve menteşe vidasında yer alan çizikler ve rütuş boyalarının bulunmasına ilişkin ayıbın giderim ve var ise araç değeri üzerinde oluşturacağı değer düşüklüğüne ilişkin ayıp nedeniyle seçimlik haklardan, bedel indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken...
Her ne kadar davalı vekili tarafından söz konusu ayıbın aracın sürüş güvenliğine etkisi olmadığını ve onarılabilir nitelikte olduğunu iddia ederek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkının kullanılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu bildirerek davanın reddini talep etmiş olsa da; aracın ayıplı olduğu, bu ayıbın satın alındıktan kısa bir süre sonra ortaya çıktığı, ülkemizdeki tüketicilerin gelişmiş ülkelere nazaran çok yüksek bedeller ödeyerek araç satın aldıkları, buna bağlı olarak da araçtan bekledikleri faydanın arttığı, davacının satın aldığı sıfır araçta kısa sürede böyle bir ayıbın çıktığı, bu haliyle tüketiciden bu aracın kullanımının beklenemeyeceği, keza ayıp cüzi bir miktar ile tamir edilse dahi araçta bu sorunun tekrar edip etmeyeceğinin kesin olmadığı, tamir edildiği takdirde aracın ikinci el değerinin önemli derecede düşeceği hususları tamamı beraber değerlendirildiğinde; tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkının hakkaniyete uygun olduğunu, kanaat getirilerek...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, ayıplı satış nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. 6502 sayılı Yasa'nın "Tüketicinin seçimlik hakları" başlıklı 11. maddesinde ayıp nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları tek tek sayılmıştır. Buna göre; " (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” şeklinde yapılan düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından biriside ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici yasa ile kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür. Davacı eldeki davada ayıplı ürün bedelinin tahsilini istemekte olup, yasa gereği bu talepte bulunma hakkı vardır. Dava konusu ürün ayıplı olduğu içinde davacıya talebi doğrultusunda bedelin iadesi gerekir. Mahkemece, dava konusu ürünün davalıya iadesi koşulu ile ödenen bedelin malın davalılara iade tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken, davacının talep etmediği ücretsiz onarıma dair karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir....
Mahkemece bilirkişi raporu gereğince, satın alınan koltuk takımlarında esaslı ayıpların bulunmadığı, ayıpların davalıya, davacı tarafından yasal süre içinde bildirildiği, koltuklardan birindeki 3 cm boşluk ve koltuk kırlentlerindeki ve yastıklarındaki ayıpların basit ve çok az masrafla giderilebilecek açık ayıplar olduğunu, kullanıcı hatası olmadığı, tamir nedeni ile koltuklarda meydana gelecek değer kaybının 200 TL olduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin reddine, davanın bedel indirimine yönelik olarak kabulü ile 200,00 TL bedel indirimine ilişkin alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 25.04.2009 tarihinde davalıdan satın aldığı koltuk takımının, sol tarafında oturma kısmı ile bazası arasında 30 cm lik açıklığı ve yastıkların kumaşında saptanan ayıpları tespit ederek, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi süresinde davalı tarafa bildirmiştir .....
DELİLLER VE GEREKÇE : Davacı vekili tarafından faturalar, watsap yazışmaları, araç satış sözleşmesi, dekontlar delil olarak sunulmuş, mahkememizce makine mühendisi bilirkişiden rapor aldırılmış ve tüm deliller toplanmıştır. Davacı vekili 12/06/2023 tarihli dilekçe ile, günümüzdeki yüksek enflasyon sebebiyle sözleşmeden dönme hakkının kullanılması ile araç bedelinin davacı şirkete ödenmesinde hukuki yarar kalmadığını, bu nedenle dava dilekçesinin neticei talep kısmındaki araç satış sözleşmesinden dönme hakkının kullanılmasına ilişkin taleplerinden feragat ettiğini bildirmiştir. Dava, araç satış sözleşmesi kapsamında araca yapılan onarım bedelinin tahlisine ilişkin alacak davasıdır....